Fehime ALASYA

'Emirname' kalktı, dosyalar yığıldı, yargı ‘dur’ diyene dek 9’u Mağusa, 26’sı İskele Belediyeleri’nde toplam 35 dosya işleme alındı. 

Mağusa Belediyesi’nin kasasına 6 Milyon 100 bin TL girdiği öğrenilirken, İskele Belediyesi’ndeki rakam açıklanmadı. Öte yandan bölgedeki bazı kişiler İskele Belediyesi’ne 40 ila 48 Milyon TL arasında bir paranın girdiğini iddia etti.

Hem İskele hem de Mağusa bölgesindeki vatandaşlar ‘yabancılaşma’ ve beraberinde gelen sorunları dile getirerek ‘yok oluyoruz’ endişesini belirtti, ‘planlı-programlı’ yapılaşma talep etti.

Emirnamenin kaldırılması ve belediyeler tarafından İnşaat Ruhsatlarının olduğu dosyaların işleme alınmasını ‘düzmece’ olarak değerlendirdi.

‘Eğitimde yabancı dil’ kaosu ise adeta plansız yapılaşmanın taze meyvesi olarak nitelendirildi.

Onlarca yeni gökdelenin bulunduğu İskele bölgesinde okullardaki durum hem eğitimcileri hem de velileri rahatsız eder aşamaya geldi.

Bölgede bulunan okullardan 700 kişilik Bekirpaşa Lisesi’nde 170’i Türkçe bilmeyen yabancı uyruklu öğrencilerden oluşuyor. İlköğretimde ise toplam 674 kişilik üç ilkokulun içinde 230 öğrenci Türkçe bilmiyor.

“Yeşil alan ve çevre korkusu büyük dert”

Yeşilin ve çevrenin korunması gerektiğinin altını çizen İskeleliler, sahil ve denizin temizliği için duyduğu endişeyi paylaştı. Genel olarak yapılaşmanın olması gerektiğini kaydeden bölgeliler, ‘planlı yapılaşma’ talep etti.

Bölgede çok ciddi ve büyük yatırımlar olduğuna değinen vatandaşlar, planlı yatırım, güvenilir bir imar planı için çok geç kalındığına değindi.

“En büyük suçlu devlet”

Bugüne dek yapılaşmada gelinen aşamada eğitim, hayat pahalılığı, yerli vatandaşın konut sahibi olması gibi alanların çok olumsuz etkilendiğine değinen bazı İskeleliler, yetkililerin daha çok kaos oluşmadan duruma el atmasını istedi.

Bölgedeki yapılaşmanın en büyük suçlusunun devlet olduğunu kaydeden bazı vatandaşlar, “Yerli insanlar konut sahibi olamıyor, göçmen kuşlar konacak kıyı bulamıyor” diyerek ülkedeki genel imar sıkıntısına değindi.

HEM İSKELE’DE HEM MAĞUSA’DA VATANDAŞ DERT KÜPÜ…

Günay Damlar:

“Bize nefes alacak doğa bırakmadılar, hava alacağımız yer kalmayacak”

“Betonlaşmaya karşıyım, bize nefes alacak doğa bırakmadılar, hava alacağımız yer kalmayacak diye korkuyoruz. Yapılaşma, gelişme illaki olacak ama planlı olması, yeşil alanı ve çevreyi koruması gerek. Sahillerimizin temizliği, denizlerimizin korunması çok önemli…”

Ali Özören:

“Ciddi yatırımlar yapıldı, çok geç kalınmış planlama var”

“Bölgede tıkanmış bir sistem var ve bunun için bir günlük emirname iptali formülü geliştirdiler. Hatalar bu yolla örtülmüş olmalı. Ciddi yatırımlar yapıldı, çok geç kalınmış planlama var. Planlı bir yapılaşma, çevreyi, yeşili, sahilleri, denizleri koruyan bir imar planı şart. denetim şart… 4 tane otopark verilen izne 8 tane ağaç dikme şartı konmalı, çevre yüksek derecede önemsenmeli.”

Nermin Güçlü:

“Planlı bir yapılaşma olsa, kimse buna karşı olmaz”

“Çevremizi katlettik, gelecekte bize nefes alacak yer kalmayacak, sahillerde koca koca binalar… Planlı bir yapı olsa kimse buna karşı değil ama planlı bir yapı yok, keşke olsa…”

Hüseyin Yorgancı:

“Göçmen kuşlar konacak kıyı bulamıyor, yerli insanlar konut sahibi olamıyor”

“Bölge gelişmeye başladı, yapılaşmaya karşı değiliz ama alt yapı, kanalizasyon, çevre, yeşil alan gibi şartlar yerine getirilmeli. Tüm bu şartlar yerine getirilsin, devlet de bunları denetlesin. Herkes üzerine düşeni yapmalı. Bu yapılaşmanın en büyük suçlusu devlet. Kimse gizli gizli bina dikmiyor. Elbette yapılaşma olacak ama doğru bir temel üzerine, yeşili, çevreyi, doğayı, vatandaşı koruyarak. Yerli insanlar konut sahibi olamıyor, göçmen kuşlar konacak kıyı bulamıyor.”

Hüseyin Öztörel:

“Yabancılaşıyor ve yok oluyoruz, bölgedeki çarpık yapılaşma içinden çıkılamaz bir hal aldı” 

“Emirname iptali ve ara emri ile bölgede çok karışık bir durum yaşanıyor. Tamamen düzmece bir senaryo. 40 Milyon TL’nin üzerinde belediyenin kasasına girdiği konuşuluyor, durumlar içinden çıkılmaz hal alacak. Konut fiyatları uçtu, 50 metrekarelik bir kişilik küçük bir daire fiyatı en az 65 Bin Sterli oldu. Açık pazardaki fiyatlar bile ateş pahası, alım gücü yerlerde çünkü yabancılara göre endeksleniyor. Piyasa fiyatlarını artık yabancılar belirliyor. Alışveriş için bile Lefkoşa’ya giden insanlar var. Bu akaryakıt ücretini bile dahil ettiğinizde karlı kalıyor, bölgedeki fiyatlar o kadar yükseldi ki…

Burada şirketler artık ev satmıyor, yaşam satıyor; galeri, araç yıkama, benzin istasyonu, kasap, berber, bar, pastane, cafe, her şey içinde satıyor. Küçük esnaf kalmadı, herkes batıyor. Bölgede İranlı ekmek fırını açılıyor, sadece İran ekmekleri yapacak. Bu zeminimizin kaydığının göstergesidir. Yabancılaşıyor ve yok oluyoruz. Tüm emlakçılar yabancı... Açık pazarda dahi Türk göremez olduk. Pazar fiyatları yanına Euro fiyatları yazılıyor. Cuma pazarı artık Rus pazarı oldu. Bölgedeki çarpık yapılaşma içinden çıkılamaz bir hal aldı.”  

Mürşüt İmam:

“Çocuklarla açık havada gidebileceğimiz oyun alanı, bir park bulamıyoruz”

“Yüksek ve gösterişli binalar, dikine büyümek şehirlerde elbette ki olması gereken ama bu gösterişin altı dolu olmalı. Tüm altyapılar, yangın acil durumları, yeşil alan ve çevreye önem vererek bu yapılmalı. Evden çıktığımız zaman çocuklarımla açık havada gidebileceğimiz devlete ait bir oyun alanı, bir park bulamıyoruz. Planlı ve denetim altında bir büyüme, yapılaşma gerek. aksi halde yıllar içinde bu durum kaos yaratır.” 

Şahin Hasan:

“Bir parka gidip dakikalarca yürümek istiyoruz ama böyle büyük bir park yok”

“Yeşil alanın önemi artık dikkate alınmalı, buna göre gelişim veya imar planı olmalı.

Büyük apartmanlar yapılırken çevre katledilmemeli. Bölgede yapılan binalar sadece betondan ibaret, yeşil alandan eser yok, bunlar devlet tarafından denetlenmeli. Bir parka gidip dakikalarca yürümek istiyoruz ama böyle büyük bir park yok, yeşil alan hiç önemsenmiyor”

Anıl Ceylan:

“Yeşil alan ve park hiç yok, her yer beton”

“Bölgede ne yeşil alan ne de şehir planlaması var. Yeşil alan çok az parklar hiç yok, her yer beton… Burası bir çöl gibi…”

Emine Karahasan:

“Sadece bina veya arsa satışı değil, geleceğimiz söz konusu, artık yok oluyoruz”

“Artık herkes yurt dışından gelenlere odaklı çalışıyor, onların alım gücüne göre piyasa yukarıya çekiliyor. Pazarda, esnafta, her yerde, hayat pahalılığı bu nedenle çok fazla diye düşünüyorum. Artık yok oluyoruz, sokaktaki herkes artık yabancı, her yerde; okulda, yolda, sahilde… Çocukların okulunda 28 kişiden 10’u yabancı. Okulda Ruslar, İranlılar çok fazla. Devlet gelişim, yapılaşma, yanında tüm bunları da dikkate almalı. Sadece bina veya arsa satışı değil, geleceğimiz söz konusu”

Hakan Sarı:

“Yabancılar arttıkça alım gücümüz düşüyor, eriyor, yok oluyoruz…”

“Mağusa’daki emlakçıların artık hepsi yabancı, Türk bulmak çok güç, kiralık dükkan arıyorum ama bulduğumun da yanına yaklaşamıyorum, her şey ateş pahası çünkü piyasa yabancıların elinde. Yabancılar arttıkça alım gücümüz düşüyor, eriyor, yok oluyoruz… Devletin tedbir alması şart ama nerde?”

Mağusa’da 9 dosyadan, 6 Milyon 100 bin TL belediye kasasına!

Emirname iptali ardından önceki gün Mağusa Belediyesi’ne toplam 9 dosya müracaatı yapıldı. Bahsi geçen 9 dosyadan toplamda 6 Milyon 100 bin TL belediyenin kasasına girdi.

Emirname kaldırılıyor diye akşamüzeri haber aldıklarını, akabinde sabahına yazılı bildiri ile haberdar olduklarını anlatan Mağusa Belediyesi Başkanı İsmail Arter, dün işleme alınan 9 dosyanın da çoğunun 2018 ve 2019 yılından kalma eski projeler olduğunun altını çizdi.

Arter, “tüm ilgili dairelerden vizeleri alınmıştı, sadece ruhsat aşamasında oldukları için bize başvurdular. Toplamda 6 Milyon 100 bin TL belediyenin kasasına girdi” dedi.

“Kasaya giren para kullanılmayacak”

Söz konusu paranın bir yerde bekletileceğini ve kullanılmayacağını kaydeden Arter, mahkeme kararına göre hareket edeceklerini belirtti. Arter, “İptal, geçersiz kararı üretilmesi durumunda bu paranın iadesi konuşulacak. Her ihtimale karşı dokunmuyor ve harcamıyoruz.” şeklinde konuştu.

“Mağusa’da imara açık çok alan olmadığı için bölgede büyük sıkıntı yaşamadık”

Bölgedeki imar planına ilişkin görüşlerini de paylaşan Arter, şöyle devam etti:

“Ben 2014 yılında başkan olduğum zaman seçim kitapçığımın ilk sayfası Mağusa İmar Planı idi. Şehrin çarpık yapılaşmamamsı için disiplin altına almak istedik anacak Girne daha önemlidir diye diye çalışmaya 2016 yılında başladılar.

İmar Yasası da güncellenmedi, mevcut haliyle çalışmaya başlandı ve Mağusa, Yeni Boğaziçi- İskele İmar Planı dendi ama her bölgenin kendine has özellikleri var, ayrı ayrı olmalıydı. Karmaşık bir durum ortaya çıktı. 2014 yılındaki hedefimize ulaşamadık. Yine de Mağusa’da imara açık çok alan olmadığı için bölgede büyük sıkıntı yaşamadık. Hala boşluk ve kargaşa devam ediyor, yetkili makamların açıklamasını bekliyoruz. Ardından yasal zeminde kararlar alacağız.”

İskele Belediyesi’ne bir günde 26 dosya, kasaya giren rakam açıklanmadı!

İskele’de ise ara emrine dek belediyeye toplamda 26 dosyanın müracaatının olduğu öğrenildi, bahsi geçen işlemler için belediyenin kasasına toplamda kaç para girdiği ise açıklanmadı.

Öte yandan bölgeden edinilen gayri resmi bilgi, belediyenin kasasına en az 45 Milyon TL girdiği yönünde oldu. İskele Belediye Başkanı Hasan Sadıkoğlu ise, hem dün hem de önceki gün, konuyla ilgili YENİDÜZEN’in telefonlarına yanıt vermedi. 

Yeni Boğaziçi’ne dosya başvurusu yok, yetkisi bulunmuyor

Bölgedeki bir diğer belediye olan Yeni Boğaziçi Belediye Başkanı Mustafa Zurnacılar, durumdan duyulan endişesini dile getirerek “Fasıl 96’ya dönülmesini benimsemediklerini kaydetmişti. YENİDÜZEN’e önceki gün konuşan Zurnacılar, belediyenin inşaat ruhsatı verme, dosya alma yetkisinin bulunmadığını kaydetmişti.

Bir diğer plansızlık: Eğitimde ‘yabancı dil’ kaosu!

• Okullardaki durum hem eğitimcileri hem de velileri rahatsız ediyor, vatandaş tedirgin…
• İskele’deki okullardan 700 kişilik Bekirpaşa Lisesi’nde 170 öğrenci Türkçe bilmeyen yabancı uyruklu öğrencilerden oluşuyor. İlköğretimde ise toplam 674 kişilik üç ilkokulun içinde 230 öğrenci Türkçe bilmiyor.

İskele bölgesinde bulunan okullardan 700 kişilik Bekirpaşa Lisesi’nde 170’i Türkçe bilmeyen yabancı uyruklu öğrencilerden oluşuyor.

İlköğretimde ise toplam 674 kişilik üç ilkokulun içinde 230 öğrenci Türkçe bilmiyor.

İskele’deki ilkokullardan ise İlker Karter İlkokulu’nda 412 kişinin 135’i yabancı, Suat Günsel İlkokulu’nda 180 kişinin 64’ü yabancı, Maarif Anaokulu’nda ise 82 kişinin 31’i yabancı öğrenci.

Mağusa’da da benzer sorun olduğunu ifade eden KTOEÖS Başkanı Ozan Elmalı, Canbulat Özgürlük Ortaokulu’nda ve Canbulat Lisesi’ndeki öğrencilerin yüzde 13’ünün Türkçe bilmeyen yabancılardan oluştuğu bilgisini verdi. Elmalı, “Bu ada genelinde çok sık karşılaştığımız bir sorun ama özellikle yeni yapılaşmanın olduğu alanlarda çok büyük bir sıkıntı haline gelmeye başladı” yorumunu yaptı.

Hem öğretmenlerin hem de öğrencilerin bu durumdan rahatsız olduğunu ifade eden Elmalı, “Okullarda öğrenciler arasında gruplaşma oluyor. Öğretmenler tedirgin. Hem Türkçe bilen çocukların eğitim kalitesi düşüyor hem de Türkçe bilmeyen çocuklar eğitim alamıyor. Aileler bu durumdan rahatsız.” dedi.