Kaçak göçmenleri hızla sınır dışı edeceğiz
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, hükümetinin kaçak göçle mücadelede daha fazla kararlılıkla mücadele edeceğini belirterek, oturma izni olmayanların süratle sınır dışı edilmeye başlandığını söyledi.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, hükümetinin kaçak göçle mücadelede daha fazla kararlılıkla mücadele edeceğini belirterek, oturma izni olmayanların süratle sınır dışı edilmeye başlandığını söyledi.
Scholz, Federal Meclis’te yaptığı konuşmada, ülkesinin Rusya’nın işgalinin ardından ülkelerini terk eden Ukrayna vatandaşlarına ise gerekli korumayı sağlamaya devam edeceğini bildirdi.
Olaf Scholz, “Bu savaş karşısında sorumluluğumuz doğal olarak AB’deki Ukrayna vatandaşlarına koruma sağlamayı da içeriyor. Hükümetin her kademesi ve yerel yönetimler bir yılı aşkın bir süredir bu konuda çok başarılı işler yapıyor.” dedi
Rusya’nın işgalinin ardından Almanya bir milyondan fazla Ukrayna vatandaşına kucak açtı. Bunun dışında çoğu Suriye, Afganistan ve Türkiye’den 200 binden fazla kişi geçen yıl sığınma başvurusu yaptı.
Konuşmasında yasal göçle mücadelede AB seviyesinde önlemler alınması gerektiğini vurgulayan Scholz, ülkesinde sığınma başvurusu reddedilenlerin sınır dışı edilme süreçlerinin hızlandırılması gerektiğini savundu.
Scholz, “Almanya’da oturma izni olmayanlar en kısa zamanda ülkelerine dönmeli.” dedi.
Almanya’ya yönelik düzensiz göçü düşürmek istediklerini kaydeden Scholz, “Artık kendilerini kaçakçıların eline ve hayatı tehdit eden kaçış yollarına teslim eden daha az insan görmek istiyoruz.” ifadesini kullandı.
Almanya’da göçle ilgili araştırmalar yapan Mediendienst isimli kuruluşa göre, geçen yıl sonu itibarıyla 240 bin kişinin sığınma başvurusu incelenme aşamasında.
Şu ana kadar 168 bin kişinin başvurusu reddedilirken, ülkesine geri dönenlerini sayısının yaklaşık 13 bin civarında olduğu tahmin ediliyor.
Scholz: AB birlikte hareket edince daha güçlü
Konuşmasında enerji sorununa da değinen Scholz, Almanya’nın son 8 ayda enerji tedarikini yeniden düzenleyerek Rus gazından ve petrolünden bağımsız hale geldiğini belirtti.
Almanya'da gazdan tasarruf edildiğini ve 2022’de bir önceki yıla göre yüzde 18 daha az tüketildiğine dikkati çeken Scholz, gaz fiyatlarının Rusya-Ukrayna savaşı öncesi dönemdeki seviyenin altına düştüğünü dile getirdi.
Scholz, "Şimdi güçlü yeni bir enerji altyapısı inşa etmek önemlidir çünkü bu krizde Avrupa, birlikte olduğumuzda ve birbirimizi desteklediğimizde güçlü olduğunu ispatlamıştır." dedi.
Brüksel’de 23-24 Mart'ta düzenlenecek Avrupa Birliği (AB) Liderler Zirvesi’nde enerji konusunun kapsamlı şekilde ele alınacağını ifade eden Scholz, Avrupa’yı sadece gelecek kışa değil, gelecek yıllara birlikte hazırlayacaklarını vurguladı.
Ukrayna’ya mühimmat sağlama konusunda kararlar alınacak
Rusya-Ukrayna savaşına da değinen Scholz, Ukrayna’yı özgürlük ve toprak bütünlüğü mücadelesinde gerektiği sürece destekleyeceklerini yineledi.
Scholz, Ukrayna’ya gerekli mühimmatı hızlı bir şekilde sağlamanın özellikle önemli olduğunu vurgulayarak, AB Liderler Zirvesi’nde Ukrayna’ya daha iyi ve sürekli mühimmat sağlanabilmesi konusunda başka önlemlerin alınması için kararlar alınacağını söyledi.
Rusya’ya karşı en son 10. yaptırım paketinin kabul edildiğini anımsatan Scholz, Rusya’ya yaptırım baskısını sürdüreceklerini ve üçüncü ülkelerin bu yaptırımları delmemesine dikkat edeceklerini anlattı.
AB’nin rekabet yeteneği
Scholz, AB Lider Zirvesi’nde AB’nin rekabet edebilirliği konusunu da ele alacaklarını belirterek, AB’nin rekabet yeteneğinin ekonomik başarı ve gelecekte jeopolitik bir aktör olması için önemli olduğunu vurguladı.
Scholz, uzun vadede Almanya’nın rekabetçi ekonomiye ancak Avrupa’nın bir bütün halinde güçlü olduğunda sahip bulunabileceğini kaydetti.
Scholz, “Almanya’da oturma izni olmayanlar en kısa zamanda ülkelerine dönmeli.” dedi.
Almanya’ya yönelik düzensiz göçü düşürmek istediklerini kaydeden Scholz, “Artık kendilerini kaçakçıların eline ve hayatı tehdit eden kaçış yollarına teslim eden daha az insan görmek istiyoruz.” ifadesini kullandı.
Almanya’da göçle ilgili araştırmalar yapan Mediendienst isimli kuruluşa göre, geçen yıl sonu itibarıyla 240 bin kişinin sığınma başvurusu incelenme aşamasında.
Şu ana kadar 168 bin kişinin başvurusu reddedilirken, ülkesine geri dönenlerini sayısının yaklaşık 13 bin civarında olduğu tahmin ediliyor.