Aktivistlerin mücadele ağı Dayanışma, KKTC’de kadın cinayetlerinin ve erkek şiddetinin ardı kesilmek yerine gün geçtikçe artan bir ivme yaşadığını belirterek, “kadın cinayetleri politiktir” iddiasında bulundu.

Dayanışma’dan yapılan yazılı açıklamada, yetkililerce işin ciddiyetinin anlaşılmadığı, yaşam hakkına sahip çıkacak, var olan şiddeti ortadan kaldıracak gerekli çalışmaların yapılmadığı; etkin soruşturma, ivedilikle adaletin tesis edilebilmesi, caydırıcı cezalar gibi öncelikli ve zaruri önlemlerin ısrarla alınmadığı ileri sürüldü.

Lefkoşa’da yer alan kadın sığınma evinin açıldığı ilk günden tam kapasite doluluk oranında olmasının acil müdahale gerektiren şiddet vakalarının sayısının azımsanamayacak derecede olduğunun bir göstergesi olduğu savunulan açıklamada, yetkili tüm mercilere şiddet önleme merkezleri gibi koruyucu ve önleyici tedbirler alınması ve yeterli sayıda sığınma evleri açılması çağrısında bulunuldu.

Dayanışma açıklamada şunlar kaydedildi:

“Yaşanan taciz, tecavüz ve/veya kadın cinayetlerinin tümü politik olup, önüne geçilmesi, sona erdirilmesi yetkililerin görevidir. İktidarlar tarafından ellerinde bulunan çeşitli araçlarla sınırları çizilen cinsiyet rollerinin, toplum içinde devlet eliyle inşası cinayetleri engellemek yerine önünü açmaktadır. Kadın cinayetleri karşısında iktidarın dilini kullanarak söylem kuran birçok basın kuruluşunun da sorumluluğunun farkına vararak neye taraf olduklarını doğru kurgulamaları gerekmektedir. Kadın cinayetlerini, aile kurumu üzerinden tanımlayarak meşrulaştırmak, kavga eden çiftler için olması muhtemel ya da beklenen bir sonuç gibi göstermek yaşanılan şiddetin normalleştirilmesi sonucunu doğurmaktadır. Şiddet olaylarının meşru hiçbir sebebi olamayacağı gibi çiftler arasında yaşanacak tartışmaların şiddete dönmesi, ölümle sonuçlanması kabul edilemez…

Kadını ikincil konuma sokan, aile kurumu içine mahkûm eden, erkeğin malı, hizmet edeni görerek, toplumsal yargılarla kısıtlayan, namus üzerinden okuyan, toplumsal cinsiyet rollerinin eşitsizliğinde etkisi olan tüm kurum ve kişiler cinayetlerin bir parçasıdır. Sahip olduğunuz hiçbir değer, sahip olduğumuz candan kıymetli değildir.”

BU AKŞAM EYLEM YAPILACAK…

Bu arada Dayanışma bu akşam saat 17.30’da DAÜ çemberinde toplanarak “Bir Kişi Daha Eksilmeyeceğiz” eylemiyle kadın cinayetlerine karşı protesto eylemi düzenleneceğini de duyurdu.

Bağımsızlık Yolu da, Mağusa’da yaşanan kadın cinayetinin, üzüntü ve öfke yarattığını belirterek, cinayetin, devletin kadınları koruyamadığının göstergesi olduğunu belirtti.

Bağımsızlık Yolu adına Cansu Nazlı’nın yaptığı yazılı açıklamada, kadınların kaderine razı bırakıldığına vurgu yaparak, “Şiddet kaderimiz değildir” ifadesi kullanıldı.

Nazlı, dün yaşanan kadın cinayetine karşı tüm üye ve sempatizanlarını bugün saat 17.30’da Mağusa’da  DAÜ çemberinde gerçekleştirilecek eyleme katılmaya çağırdı.

Eylemi düzenleyen örgütler şunlar: 

DAÜ Mor Kadın Platformu, FEMA, DAÜ Unicorn LGBTQ Kulübü, Kuir Kıbrıs Derneği, Dayanışma, Baraka Kültür Merkezi, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Platformu, Kadın Eğitim Kolektifi, Bağımsızlık Yolu