Kadınlar sokakta: “Özgürlük, irademizde!”
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamında kadınlar Lefkoşa'da yürüyüş düzenlendi.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kapsamında kadınlar Lefkoşa'da yürüyüş düzenlendi.
Kumsal Park'ta toplanan kalabalık, Kuğulu Park'a yürüdü.
Çok sayıda kadın örgütünün destek verdiği yürüyüşte, "Ocakta zıkkım, sokakta direniş var", "İstanbul Sözleşmesi Yaşatır", "Özgürlük irademizde" yazılı pankartlar bulundu.
Yürüyüşte, "Kadın, Emek, Özgürlük" ve "Görünmeyen Emek, Sesini Yükselt" sloganları atıldı.
Kalabalık, Dereboyu bölgesinin en işlek noktalarından birinde durarak, "isyan" sloganları attı, "Yaşasın kadın dayanışması" diye haykırdı.
Polis, Saray önünde etten duvar ördü. Eylemciler; muhafazakarlaşmaya, tarikatlara, Ahmet Ünsal'a ve kulliyeye karşı 'isyan' diye haykırdı.
Muhafazakarlaşmanın en başta kadınları, çocukları ve LGBT+ları etkilediği vurgulanan açıklamada, iktidardaki zihniyetin, yurt hakkını tüm toplumun elinden aldığına vurgu yapıldı.
Açıklamada, savaşı yaşayan Kıbrıslı kadınlar olarak Filistin'deki kadınlara destek belirtildi, Kadınların barışa doğru umutla yürüdüğü vurgulanan açıklamada, talepler açıklandı.
Cumhurbaşkanlığı önünde yapılan basın açıklamasının tam metni şu şekilde:
Sömürüye karşı inatla, barışa doğru umutla sokaktayız!
Devletin sosyal politikalar alanından geri çekildiği, ekonomik krizin, dinsel gericiliğin, muhafazakârlaştırmanın boy gösterdiği çarpık düzen en başta biz kadınları, çocukları, emekçileri ve LGBTİ+’ları hedef alıyor. Sosyal hizmetler yerine Din İşlerine bütçe ayıran, Sığınma Evi açmak yerine İlahiyat Koleji açmaya kalkan, ders kitaplarına müdahale ederek çocuklarımızı yobazlığa teslim etmeye çalışan, hastane, okul, yol yapmak yerine Külliye yapmaya devam eden, rant uğruna ekolojik sistemimizi talan ederek inşaat sektörünü semirten ve topraklarımızı yabancılara satan zihniyet yurt hakkımızı da gasp etmeye devam ediyor. Yaşadığımız emek sömürüsünün, yaşamın her alanında uğradığımız eşitsizliklerin ve ayrımcılıkların, rant düzeninin aramızdan aldığı canların, doğamızı talan edip yaşarken bizi nefessiz bırakan neoliberal muhafazakar politikaların hesabını sormaya geldik! Kadınlar olarak devletten ve patronlardan alacaklıyız! Öte yandan, yakın coğrafyamızda İsrail’in sayısız savaş suçu işlediği, soykırım boyutuna varan saldırıları karşısında Filistin halkı ile dayanıştığımızı belirtmek istiyoruz. Kadınların olağan zamanlarda uğradığı eşitsizlik, ayrımcılık ve şiddetin savaş dönemlerinde çok daha derinleştiğini ve arttığını savaş deneyimi yaşayan kadınlar olarak çok iyi biliyor, Filistinli kız kardeşlerimizle yürekten dayanışıyoruz. Milliyetçilik ve militarizmin ülkemizde yarattığı şiddeti en derinden yaşayan kadınlar olarak, bizleri yırtık bir coğrafyada yaşamaya mahkûm etmek isteyenlere karşı inadımızı kuşanıyoruz. Dün olduğu gibi bugün de barışta ısrar ediyor, yurdumuz Kıbrıs'ı birleştirmeye kararlı olduğumuzu haykırıyoruz. Hayatlarımızı ırkçı ve ayrılıkçı hamasetleri ile kuşatma altına almaya kalkan tüm otokratik güçlere karşı dirayetimizi bileyerek sokağa çıkıyor ve "SÖMÜRÜYE KARŞI İNATLA, BARIŞA DOĞRU UMUTLA" yürüyoruz. Çünkü biliyoruz ki, yeni bir yaşamı yaratma, eşit ve özgür bir kültürü örme gücüne ve becerisine sahip olan biz kadınların, yoksullaştırma politikalarına, emek sömürüsüne, güvencesiz çalıştırılma koşullarına, ayrımcılığa, savaşlara ve muhafazakarlaştırmaya karşı en temel hak ve özgürlüklerimizin ve barışın tesisi için mücadele etmekten başka seçeneği yok! 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde de tüm bunların üzerine artan mücadele azmimizle yürüyoruz!
Emeğimizi ve bedenimizi sömüren, toplumumuzun çağdaş, laik ve demokratik yapısına saldıranlara "DUR" demek için safları sıklaştırmaya devam ediyoruz, bilinsin ki taleplerimiz gerçekleşene kadar oturduğunuz koltuklarda size rahat vermeyeceğiz!
Hamile kadınların işten atılmasının yasaklanması başta olmak üzere kadınların doğurganlık hakları derhal güvence altına alınsın. Doğum kontrol yöntemlerine, smear testlerine, HPV aşılarına ve güvenli kürtaj hizmetine erişim ücretsiz hale getirilsin.
Her iki ebeveynin de dönüşümlü kullanabileceği şekilde "Ebeveyn İzni" yasalaşsın! Hem kamu hem de özel sektörde kadınların maruz kaldığı cinsiyet ayrımcılığını ortadan kaldırılsın!
Asgari ücret ve sosyal yardım maaşı insani koşullarda geçinmeye uygun hale getirecek düzenlemeler yapılsın!
Özel sektörde sendikalaşmanın önünü açacak düzenlemeler derhal hayata geçirilsin!
Kamusal kreşler ve etüt merkezleri yanında nitelikli yaşlanmayı mümkün kılacak yaşlı bakım merkezleri, kamusal aşevleri ve çamaşırhaneler açılsın!
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi derhal teşkilatlandırılsın!
Kadınların en temel insan haklarının gasp edildiği ve insan ticaretine ev sahipliği yapan ve gayrı yasal gece kulüpleri kapatılsın!
İnsan haklarına ve toplumsal cinsiyet eşitliğine dair dersler müfredata dâhil edilsin!
Din İşleri ve Evkaf İdaresine ayrılan bütçe Sosyal Hizmetlere tahsis edilsin!
Her bölgeye Kadın Sığınma Evleri ve Şiddet Önleme- Danışma Merkezleri açılsın!
2011 yılında mevzuatımızın bir parçası olan İstanbul Sözleşmesi (Avrupa Konseyi Kadına Yönelik Şiddet ve Ev içi Şiddetin Önlenmesi) ilgili kurumlarımız tarafından uygulanması ve Ev İçi Şiddeti Önleme Yasası'nın mevzuata uygun şekilde yasallaşması sağlansın.
Çocuk İzlem Merkezleri kurulsun!
Alo 183 İhbar Hattına altyapı kazandırılsın ve vardiyalı sisteme geçilsin!
Din İşleri Başkanı Ahmet Ünsal derhal görevden alınsın, anayasal düzenimizi tehdit eden faaliyetlerinden ötürü, kendisine verilen istisnai vatandaşlık iptal edilsin!
8 Mart Organizasyon Komitesi
Alevi Kültür Derneği
Anonim Gençlik
Bağımsızlık Yolu
Baraka Kültür Merkezi
BES
CTP Kadın Örgütü
HAKSEN
Kadın Eğitimi Kolektifi
KTAMS
KTMMOB
KTOEÖS
KTÖS
Kuir Kıbrıs
Mülteci Hakları Derneği
TDP- TOCEK
YKP
Destek Veren Örgütler:
Basın-Sen
CTP Gençlik Örgütü
DAÜ-SEN
Lefkoşa Türk Belediyesi
Girne Emekçi Kadınlar Panayırı