6 ay sonra yaş haddinden emekliye ayrılacak bir kişinin müdür atanmasının toplum vicdanında açtığı yara kanamaya devam ediyor.
Zira bu atama ile söz konusu kamu çalışanının emeklilik ikramiyesi 61 bin TL artacak ve aylık emekli maaşı da 1,140 TL yükselecek.
Öyle de oldu.
Bir süredir gündemde konu…
İlginç bir atama ile karşı karşıya toplum…
Tam bir UBP taktiği ile tuhaf bir atamayı konuşuyoruz 10 gündür.
6 ay sonra yaş haddinden emekliye ayrılacak bir kişiyi  müdür atamıştı UBP…
Daha önce, eski hükümet döneminde Maliye Bakanlığı’nda üst düzey göreve atanmak istemiş ancak ataması yapılmamıştı.
UBP tarafından yapılan atama ile Nüfus Kayıt Dairesi’ne “Müdür” olmuştu söz konusu şahıs.
Neden?
Bu atama ile söz konusu kamu çalışanının (6 ay sonra)  emeklilik ikramiyesi 61 bin TL artsın ve aylık emekli maaşı da 1,140 TL yükselsin diye!.
Bu atama Cumhurbaşkanı Akıncı'nın önüne gelmiş geçen hafta, ne yazık ki imzalamıştı!..
Atamanın nedeni ortaya çıkınca Cumhurbaşkanı bu konuya hassasiyet göstermiş ama atamanın da önüne geçememiş.
Keşke imzalamasaydı demekten kendimi alamıyorum.
Zira bu atama söz konusu kamu çalışanının (6 ay sonra)  emeklilik ikramiyesi 61 bin TL artacak ve aylık emekli maaşı da 1,140 TL yükselecek.
Tam bir oyun açıkçası…
Kamu Görevlileri Yasası açık oysa, ‘bir kamu çalışanı kamuda yapmış olduğu görev içerisinde en üst mevkisi ne ise onun mevkisi üzerinden emekli maaşı ve ikramiyesi alır’.
Bu tartışmalı atamada söz konusu çalışan müşavir olmadı ancak ekstradan kendisine sağlanacak haklardan da yararlanmış oldu.
Neden müşavir olmadı peki?
Çünkü yasa der ki "bir kamu görevlisi kendini atayan bakan tarafından görevden alınırsa müşavir olmaz, eski görevine döner"…
                                                                   

***

Bu atama ve görevden almalar sürerken ilginç gelişmeler de yaşandı.
Konuyu gündeme taşıyan CTP Milletvekili Birikim Özgür’e mesaj gönderdi ve kızgınlığını dile getirdi.
Söz konusu şahıs Birkim Özgür’e ilettiği mesajda  “ŞİMDİ MUTLU OLDUN ZAVALLI” yazdı.
Dahası Birikim Özgür’e ortak bir dost aracılığıyla haber gönderdi:
“GÖRDÜĞÜM YERDE BAŞINA ŞİŞEYLE VURACAĞIM”…
Çok ciddiymiş. Kızgınmış!
Birikim Özgür kızgınlığının sebebini öğrenmek için Meclis’te ilgili bakana meselenin iç yüzünü sormuş bu kez…
Birikim Özgür’e ilgili bakanın verdiği yanıt ilginç:
“4-5 ay sonra emekli olacağını bizden gizledi. Ne ben ne Başbakan ne de Cumhurbaşkanı bu durumu tespit edebildik. Öğrendiğimiz anda hemen görevden aldım”.
Bu gelişmelerden şunu anlıyoruz; Cumhurbaşkanı Akıncı'nın bu hükümetin bakanlar kurulu listesini onaylarken ifade ettiği “müşavir yaratmama” çağrısını ikinci planda artık.
Zira Akıncı'dan beklenen atamalar konusunda çok daha titiz olmasıydı.
UBP-DP üçlü kararnameleri hazırlayıp gönderiyor, Cumhurbaşkanı da gecikmeksizin imzalıyor mealinde bir manzara var, ne yazık ki.
Evet evet, Akıncı imzayı attı, müdür iki gün göreve devam etti ve devletin kasasından binlerce TL çıkmış oldu.
Bu kadar basit.
Israrla altını çizerim ki; Akıncı'dan beklenen bu değildi, önümüzdeki günlerde daha hassas olmasını bekliyoruz.
Dedim ya, bu atama hasbelkader oldu, geçti bitti.
Ancak bundan sonrasına odaklanmak gerek artık.
CTP’nin bu ve buna benzer çirkinlikler yaşanmasın diye Meclis’e sunduğu yasa önerisinin UBP-DP Azınlık Hükümeti tarafından reddedildiği de kayda geçirmek gerekiyor.
Evet, çok kötü günlerden geçiyoruz.
Evet milletvekillerimizin kafasında şişe kırmaktan bahseden kişilerin devlete yönetici atandığı günlerden geçiyoruz.
Evet, milletvekillerimizin bile can güvenliği tehlikede…
İçinde yalan olmayan bir gerçeği toplumla paylaşan bir vekilin başında şişe kırmaktan bahseden biri, kim bilir sıradan vatandaşa neler yapar?
Umarım bu yaşadıklarımız bundan sonraki günlerimizi için ders olur.
Hem Cumhurbaşkanı için, hem de hükümet için…Umarım…
Ve bir an önce bu müşavirlik konusuna el atılmalı, toplum vicdanı daha da yaralanmadan…
Bir an önce…

--------------------------------------------------------------------------------

• BİR GEZİ…
‘İstanbul gezisi’nde devletin kasasından harcanan para ne kadar? AÇIKLAYIN!

Başbakan Özgürgün’ün kalabalık bir heyetle kızının mezuniyet törenini bahane ederek İstanbul gezisine çıkması ve tüm masrafları devlete ödetmesinin yankıları sürüyor.
Konu dün sosyal medyada fazlaca tartışıldı.
Hatta meclis gündemine bile geldi konu.
Şimdi Başbakan’dan ve bürokratlarından beklenen şudur: İstanbul’daki HARCAMA KALEM KALEM açıklanmalıdır.
Nerelere ne kadar ödendi?
Uçak biletleri ne kadar tuttu?
Oradaki ekstra 5 bin TL’lik Özel Kalem Müdürü’ne teslim edilen acil avans harcırah dışında DEVLETİN KASASINDAN ne kadar HARCAMA YAPILDI?
Şimdi eğer şeffaf olduğunu iddia ediyorsa bu ekip KALEM KALEM açıklama zamanıdır.
Hadi bakalım, görsün memleket, sosyal medyadan fotoğraf paylaşıp “biz iyiyiz böyle” demekle oluyor mu?
Okey, iyisiniz de, benim vergilerimle keyif yapma hakkını kim verdi size, onu da açıklayın bari!..
Biz de bilelim, değil mi ama?

------------------------------------------------------------------------

• BİR RAPOR…
Fikri Ataoğlu’na artık iptal etmek düşer!

Bir süredir Sevgili Meltem Sonay’la birlikte Girne Antik Liman’daki yasa dışı kiralamayı gündeme getiriyoruz, takip edenler detayını bilir.
Dün nihayet Ombudsman Emine Dizdarlı konuya ilişki raporunu açıkladı: “Kiralama yasa dışı, tüzüğe aykırı, derhal sözleşme iptal edilmeli. Bakanlık hatalı”
Raporun ayrıntılarını gazetemizden okuyabilirsiniz.
Şimdi gözler bu haberleri gündeme taşırken bizlere feveran eden dönemin Turizm Bakanlığı Müsteşarı, şimdilerin Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Kemal Deniz Dana’ya çevrildi.
Hadi Sayın Dana, açıklayın bakalım, NEDEN YASA DIŞI bir devire imza attınız, neden bu duruma yol açtınız?
Söz sırası sizde?
Haa bir de şimdinin Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu’na da büyük görev düşüyor.
Sözleşmeyi iptal etmek gibi bir görevi var yeni bakanın…
Gözler şimdi yürütmede, hadi bakalım bu yasa dışılıkta ısrar edecek misiniz, etmeyecek misiniz?
İzleyeceğiz sizi…