1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Kafeste doğan kuşlar gibi
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Kafeste doğan kuşlar gibi

A+A-

 

“Şimdi ne olacak” diyor, televizyon stüdyosundan meslektaşım.
“Yeni süreçte partiler istişareler yapacak mı? Görev kime verilecek?”
Gülümsüyorum.
“Yapmışlardır” diyorum...
“İstişareleri önceden yapmışlardır.”
Burada, orada, bir yerlerde...

*  *  *

“Yeni bir süreç” yok.
“Yeni bir dönem” de.
Eskimiş hepsi!
Yine öyle olacak.

*  *  *

“İstişare” güzel bir kelime.
“Danışma” demek.
Şimdi “talimat” deseniz olmaz.
Ayrıca.
Talimatla yönetildiğimize de inanmıyorum.
Samimiyetle inanmıyorum.
Çok daha beterdir halimiz.
Çünkü talimatta bir taraf etken değil edilgendir, masumdur, mağdurdur.
Oysa bizde bir “razılık” hali var.

*  *  *

Yaşadıklarımızı “sıradanlık” diye özetliyorum.
Hayatımızı kuşatmış büyük bir “sıradanlık” var.
Siyasette, kültürde, altyapıda...
Toplumda, örgütlerde, kafalarda...
Kendi içine kapanmış ucube bir yapıda, bağlı ve bağımlı olmaya alıştırılmış, istikrarlı bir istikrarsızlıkla dönüp, dövünüp duruyoruz.

*  *  *

Başka bir yerden bakabilmeliyiz.
Ne varsa öğretilmiş, unutarak.
Ne varsa dayatılmış, reddederek.
Ne varsa ezberlenmiş, bozarak.
“KKTC” gibi görmeden (!)

*  *  *

“Böyle gitmez” deyince kızıyorlar.
Gitmiyor!
İnatla ve ısrarla, örneğin barışı “müzakere” sananlar var.
“Masa”ya bakarak “ama biz ne yapalım” diyorlar.
Bir kez de hayatı değiştirmeyi denesek ya...
Süreci değil!
“Seçim”
i bir başına demokrasi sanmak gibi bir fasit dairede dönüyoruz. “Hükümet kurduk, hükümet bozduk” diye “devlet” sahibi olduğumuzun yanılsaması içinde yaşıyoruz. Bayrak törenlerinin ve resmigeçitlerin kolaycılığında avunuyoruz.

*  *  *

Kafeste doğan kuşlar gibiyiz.
Ah “uçmayı” bir deneyebilsek.

 

 

 

Bu yazı toplam 2710 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar