Kamusal sağlıkta önemli hizmet
Uzmanlar, son 1 yılda biri Güney Kıbrıs’tan olmak üzere 9 hastaya ameliyatsız operasyon yaptı.
Aort kapağının kireçlenmesiyle meydana gelen, erken yorulma, nefes darlığı, göğüs ağrısı ve çarpıntı gibi belirtileri olan “Aort Darlığı” rahatsızlığı artık yurt dışından uzman gelmeden, Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi hekimlerince ameliyatsız tedavi edilebiliyor.
Uzmanlar, son 1 yılda biri Güney Kıbrıs’tan olmak üzere 9 hastaya ameliyatsız operasyon yaptı.
Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde düzenlenen ve Sağlık Bakanı Faiz Sucuoğlu’nun da katıldığı basın toplantısında operasyonla ilgili bilgiler aktarıldı. Toplantıda, Başhekim Dr. Bülent Dizdarlı ile kalp ve damar cerrahları da hazır bulundu.
Basın toplantısında, kesi yapılmadan, kasıktan girilerek gerçekleştirilen ve “TAVİ” adı verilen aort kapakçığının ameliyatsız değiştirilmesi operasyonunun bir süre yurt dışından gelen uzmanların desteğiyle yapıldığı ancak bu uygulamanın artık uzman desteği olmadan sadece Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi hekimleri tarafından gerçekleştirildiği açıklandı.
“Devlet Hastanesi’ne gelen, şifa bulup Güney’e dönen hastalar var”
Basın toplantısında ilk sözü alan Sağlık Bakanı Faiz Sucuoğlu, dönem dönem hastanelerde yapılan başarılı girişimleri halkla paylaştıklarını söyledi.
Kuzey Kıbrıs’taki devlet hastanelerinde yapılan, başarıyla devam eden ve özelliği olan operasyonları ve tedavi yöntemlerini kamuoyuyla paylaşmaya devam edeceklerini ifade eden Sucuoğlu, basın toplantısının da bu amaçla düzenlendiğini söyledi.
Güney Kıbrıs da dahil olmak üzere sadece Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde yapılan belli başlı operasyonlar olduğunu kaydeden Bakan Sucuoğlu, “Güney komşumuzdan da bu ameliyatlar için Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ne gelen, şifa bulup Güney’e dönen hastalar var” dedi.
“Operasyonları yurt dışından gelen uzman desteği ile değil, kendi ekibimizle gerçekleştiriyoruz”
Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcısı, Kalp ve Damar Cerrahı Dr. Hasan Birtan, yaklaşık bir yıldır aort kapakçığı operasyonlarının, “Transkateter Aort Kapak İmplantasyonu” adı verilen “TAVİ” metoduyla ameliyatsız şekilde yapıldığını söyledi.
Bu güne kadar biri Güney Kıbrıs’tan olmak üzere 9 hastaya bu yöntemle müdahale yapıldığını kaydeden Birtan, bu operasyonun önceleri yurt dışından gelen uzman eşliğinde gerçekleştirildiğini ancak bunu artık kendi ekipleriyle yaptıklarını belirtti.
Dr. Birtan, “Güney’den de hastamız oldu. Başarılı bir şekilde operasyonu yaptık ve kendisini 48 saat sonra taburcu ettik” dedi.
Berlin ve Brüksel’de eğitim alındı
Dr. Hasan Birtan, TAVİ metoduyla ilgili Berlin ve Brüksel’de eğitim aldıklarını da kaydederek, “Göğüs açılmadan, lokal anestezi ile kasıktan girilerek yapılan bu operasyon, risk grubundaki hastalara fayda sağlıyor. TAVİ sonrasında hastalar, 48 saat içinde taburcu edilebiliyor. Tabii ki bunun da diğer operasyonlar gibi riski var” şeklinde konuştu.
TAVİ’nin 2002-2004 yıllarından beri dünyada ileri risk grubundaki hastalara uygulandığı kaydeden Birtan, ileri yaştakilerin, ileri derecede obezitesi olanların, akciğer solunum problemi yaşayanların ve yatağa bağımlı olanların risk grubunda olduğunu söyledi.
Risk grubundaki kişilere klasik aort kapak ameliyatıyla müdahale edilmesinin çeşitli komplikasyonları beraberinde getirebileceğini kaydeden Birtan, bu metotla kişilerin iyileşmesinin çok daha erken olduğunu belirtti.
Birtan, TAVİ metodunun, hastanedeki rutin operasyonlar arasına girdiğini kaydetti.
Zaim: “Bu metot yüksek risk grubundaki hastalar için umut
Kalp ve Damar Cerrahı Dr. Çağın Zaim tıptaki gelişmelerin insan ömrünü uzattığını belirtti.
“Aort darlığı birçoğumuzun nenesinin, dedesinin yaş grubunda görülen bir rahatsızlıktır” diyen Zaim, “İnsanlar yaşlandıkça aort kapağında kireçlenme ve aşınma bulguları daha sık görülüyor. TAVİ, kalp damar cerrahisinde teknolojinin geldiği en son noktalardan biri. ‘Ameliyata alırsak ölür’ dediğimiz yüksek risk grubundaki hastalar için umut” şeklinde konuştu.
Çalışmaların, bu operasyonun yaşam kalitesini artırdığını gösterdiğini söyleyen Dr. Zaim, “Ev işlerini yapamayacak kadar yorulan insanlar, bu operasyondan sonra gündelik işlerini kolayca tamamlayabiliyor. Bu, mutlaka yararlanılması gereken bir tedavi” dedi.
Başarılı işler devam edecek
Göğüs Kalp ve Damar Cerrahı Uzmanı Dr. Ramadan Kamiloğlu ise, kalp ve damar cerrahisi servisinin çalışmalarına işaret ederek, “Burası adadaki en komple merkez. Rum tarafında dahi böyle bir merkez yok. Hem açık kalp ameliyatları, hem invaziv, hem endovasküleri yapan bir merkez yok. Merkezi devrettiğim kişiler başarıya koşuyor. Bunu görmek gurur verici” dedi.
Yeniliklere koşmanın maddi ve manevi destekle mümkün olduğunu söyleyen Kamiloğlu, “Sağlık Bakanlığı’nın verdiği maddi ve manevi destekle hevesli, çalışkan ve genç arkadaşlarımız bundan sonra başarılı işlere imza atmaya devam edecek. Bundan eminim” şeklinde konuştu.