Kimisi 6, kimisi de 8 bin Euro para ödeyerek Kıbrıs’ın kuzeyine portakal kesim işçisi olarak getirilen yabancı uyruklu işçiler kötü yaşam koşullarına maruz kalıyor, emekleri sömürülüyor. YENİDÜZEN’e konuşan emekçiler, “Maaş almıyoruz, pasaportumuz yok. Biz buraya sadece çalışmak için geldik. Kandırıldık. Bize yardım edin” diyerek yetkililere seslendi. Geçtiğimiz hafta Özgür Gazete'nin gündeme taşıdığı trajedide ağır insan hakları ihlalleri yaşanıyor.

Hüseyin ÖZBARIŞCI

Ailelerine daha iyi bir yaşam koşulları sağlamak için Kıbrıs’ın kuzeyine çalışmaya gelen portakal kesim işçilerinin, adadaki yaşam koşulları son günlerde ülkenin gündeminde…

Maaşlarını alamadıklarını ve pasaportlarına el konulduğunu iddia eden portakal kesim işçileri, bu mağduriyetin giderilmesini istiyor.

YENİDÜZEN’e dert yanan emekçiler, “Şu anda kendi imkânlarımızla geçiniyoruz. Ülkemizdeki ailelerimizden yardım alıyoruz” ‘KKTC’ makamlarından yardım talep ettik.” İfadelerini kullandı.

Amaçlarının sadece çalışmak olduğunu anlatan emekçiler, Kıbrıs’ın kuzeyine nasıl geldiklerini ve buradaki yaşam koşullarını anlattı.

YENİDÜZEN’e konuşan İnsan Hakları Platformu Avukatı Yağmur İzcan ise, bu konunun ciddi bir konu olduğunu söyledi, “Bu bir insan ticareti meselesidir” dedi.

Öte yandan, CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy, CTP Milletvekili Ürün Solyalı ve CTP Güzelyurt İlçe Başkanı Çağlar Gulamkadir de işçilerin yaşam sürdüğü kampa giderek, emekçileri dinledi, CTP Genel Akansoy ayrıca Güzelyurt Polis Müdürü Enver Eren ile de görüştü.

Yerde yemek yapıyorlar, yerde yatıyorlar

Kıbrıs’ın kuzeyine çalışıp para kazanmak için gelen yabancı uyruklu işçiler, maaş alamadıkları gibi kötü yaşam koşullarıyla da karşı karşıya… İşçilerin yaşam koşullarını yerinde inceleyen YENİDÜZEN, emekçilerin nasıl bir yaşam sürdüğünü de gözlemledi. Yaklaşık 100 kişinin yaşam sürdüğü söz konusu noktada işçiler, yemeklerini yerde yapıp yiyor, kimisi dışarıda yerde yatıyor… Söz konusu işçilerin yaşam koşullarını geçtiğimiz hafta Özgür Gazete gündeme taşımıştı.

EMEKÇİLER NE DEDİ? EMEKÇİLER NE DEDİ? EMEKÇİLER NE DEDİ? EMEKÇİLER NE DEDİ?

“Kendi imkanlarımızla, ailemizden yardım alarak geçiniyoruz”

Portakal işçisi olarak getirilen yabancı uyruklu kesim işçileri, YENİDÜZEN’e konuştu, hem maaş alamadıklarını, hem de ellerinden pasaportların alındığını söyledi. Kıbrıs’ın kuzeyine gelecekleri dönemde kendilerine koşulların anlatıldığını belirten işçiler, ellerinde buna dair bir yazılı belge bulunmadığını dile getirdi.

YENİDÜZEN’in ziyaret ettiği işçiler şöyle dert yandı:

“Bizim için her şey çok zor. Henüz maaşımızı alamadık. Hem maaş alamıyoruz, hem de elimizde pasaportumuz yok. Buraya ailemiz için geldik. Buraya gelirken bize asgari ücretle çalışacağımız söylendi. Gelmeden önce anlatılan koşullar böyle değildi ama elimizde yazılı bir belge yok. Mağdur olmamıza rağmen yetkililer bizimle hiç temas kurmadı. Daha önce paramızı alıyorduk ama şu anda para almıyoruz,  kendi imkanlarımızla geçiniyoruz. Ülkemizdeki ailelerimizden yardım alıyoruz.”  

“Alacağımız para Euro…”

Cypfruvex LTD. Genel Müdürü Cemal Redif’in “işçilerin alacakları para Bangladeş parası” açıklaması üzerine işçilere bu yönde soru sorulurken, işçiler, “Alacağımız para Euro üzerinden olacak” dedi.

Söz konusu yerde yaklaşık 100 kişi yaşadıklarını aktaran emekçiler, 6 ay sonra kendilerine başka işyerlerinde çalışacaklarının söylendiğini ancak bu işyerlerinin nereleri olduğunun belirtilmediğini ifade ettiler. Bangladeş uyruklu emekçiler, “Buraya geleceğimiz zaman komisyoncularımıza 6 ya da 8 bin Euro ödedik. Bunun yarısını Bangladeş’te, yarısını da Kıbrıs’ta verdik. Elimizde bu parayı ödediğimize dair ülkemiz bankalarından faturamız mevcut. Bangladeş parası değil, alacağımız para Euro… 6 ay başka yerde işleyemiyoruz. Elimizden pasaportlarımız da alındı. Bize 6 ay sonunda başka yerde işleyebileceğimiz söylendi ama hangi işte çalışacağımız söylenmedi. Barınma koşullarımız da kötü.”

“Son gelen işçiler, sağlık kontrolünden geçirilmedi”

Emekçiler son olarak, “Birçok kişi günlük olarak çalışıyor. Son gelen çalışanlar sağlık kontrolünden de geçirilmedi ve direkt olarak işe başlatıldı.” ifadelerini kullandı.

Avukat Yağmur İzcan:

“Bu bir insan ticareti meselesidir”

Konu hakkında YENİDÜZEN’e açıklamalarda bulunan İnsan Hakları Platformu Avukatı Yağmur İzcan, işçilerin hem emek sömürüsüne, doğrudan ve dolaylı şiddete maruz kaldığını aktararak konu hakkında ciddi bir soruşturma açılması gerektiğini söyledi. Söz konusu emekçilerin yeni bir iş yaşam vaadi ile kendilerinden takriben 8 bin Euro alınarak kandırılarak ülkeye sömürülmek için getirildiğini anlatan İzcan, “Bu işçiler adada insanlık dışı bir yaşama maruz kalıyor” dedi. İşçilerin pasaportlarının elinden alınarak fabrikada tutulduğunu belirten Avukat Yağmur İzcan, “Bu konu öyle birkaç kişi parasını alamadı meselesi değil. Yüzlerce kişiden, binlerce Euro’dan bahsediliyor. İnsan haklarına aykırı durumlar var, kötü yaşam koşulları var, şiddetler, tehditler var. Bu bir insan ticareti meselesidir. Bu iş Güzelyurt Polis Müdürlüğü’nün tek başına yürüteceği bir mesele değil. Polis Genel Müdürlüğü devreye girmeli, bu insanlar kandırılarak buraya getirildi. Hasta olanı hasta yatağından kaldırıp tarlaya götürdüler, emekleri sömürüldü. Siyasiler de, idare de bu konu da siyasi irade göstermek zorundadır. Ölü taklidi yaparak bu iş ört pas edilemez” ifadelerini kullandı. Avukat Yağmur İzcan, konunun basına yansımasıyla birlikte şikâyetlerin sürdüğünü aktararak, şikâyette bulunan işçilerin tehdit edildiğini de belirtti.

CTP heyeti yaşam koşullarını yerinde izledi, işçilere söz verdi:

"Yanınızdayız, konunun yakın takipçisiyiz"

Öte yandan, dün ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) heyeti de söz konusu emekçilerin kaldığı yeri ziyaret etti. CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy, Milletvekili Ürün Solyalı ve CTP Güzelyurt İlçe Başkanı Çağlar Gulamkadir’in bulunduğu heyet, işçilerin yaşadığı sorunları dinledi. İşçilerle konuşan CTP Genel Sekreteri Asım Akansoy kendisini tanıtarak, işçilerin yanlarında olduklarını belirtti ve konunun yakından takipçisi olacaklarını söyledi.

CTP Genel Sekreteri Akansoy sonrasında Güzelyurt Polis Müdürü Enver Eren’i makamında ziyaret ederek konu hakkında bilgi aldı.