“Aşık oldu, kızı vermediler, vurdu!”
Türk filmi değil bu !..
‘Utanç’ dizisi, ‘yarınsız’ arkası…
Ve ‘platosu’ Maraş değil,  ‘açık’ pazar burası (!)
***
“Aşık oldu, kızı vermediler, vurdu!”
Bu kadar basit olsa keşke...
***
Kız ‘aşık’ değil, ‘kurban’dı !..
Kimseler sürmedi kanını alnına...
‘Devlet’ eliyle çıkmıştı satışa…
‘Yasalar’da uyutulan bir aymazlıkla bedenini sunuyordu, ‘patron’un hürmetine!..
Üstelik ‘temiz tertipli’ olsun diye bu beden, ‘devlet’ veriyordu ‘sağlık’ hizmetini, ‘mecburi.’
Utanmasa, oturacak, prezervatif dahi dağıtacaktı kapı başında…
‘Sosyal’ değil, buraya yazmayım şimdi, bu ‘devlet’in adına ne dendiğini !..
***
Bir bakar  mısınız manzaraya.
Sözüm ona bizi “koruyan ve kollayan” birisi çekti tetiği!..
Tutuklayamadık dahi !..
Malum, “Geçici ezici madde…”
“Dağ başını duman almış” bir kere…
Ateş ‘kes’medi sabahın körü, ağır bir parfüm kokusu kaldı, ‘ezilmiş’ bir bedenle birlikte geriye...
***
Vurulmuş.
Gözlerine değil !..
Sömürüye…
İnsan hakları yüzyılında, umarsız bir ‘sessizliğe’…
***
26 yaşındaydı ‘devlet gözetiminde bedeni pazarlanan’ kadın.
Bir diğeri, ‘içkisini döküyordu’ bu ‘sarhoş’ düzeninin ‘ayılmayı’ bilmez bekçilerine…
Öldüler, peş peşe!..
- ki cenazelerini dahi belki bulunmayacak kaldıracak kimse -
Şimdi, renkli ışıklar altında, ‘bir eksik’ kalacak ‘beden sömürü sergisi…’
Ve bu gece, kaldığı yerden devam edecek ‘mesai’…
Ne de olsa ‘yas’ı tutulmaz bu âlemin.
En yakın arkadaşı, kim bilir, göz yaşı akıtacak, mecburen girdiği bir başka adamın koynuna...
***
Öldü!..
El konmuş pasaportunu, emanete alınmış paralarını ve gençlik hayallerini gönderiniz ülkesine…
Girerken adaya ‘sağlık kontrolü’nden geçmişti nasılsa…
Çıkarken…
Yıkayınız yeter…
Ne geçici makyajı, ne de barut artığı kalmasın bedeninde…
Nasılsa bu gece ‘ışıklar’ yanacak yine…
Önce ‘dağ’da!..
‘Bayrağımız’ ışıldasın diye ‘gururla’…
Ve sonra şehirler arası yollarda…
Onca ‘kiri pası’ örtmek için neonlar arasında, ‘cumhuriyet’in şerefine…
Ve küfrediniz bu pezevenk düzene…

* BAŞLIK, eski dönemin SAĞLIK BAKANI’nca söylenmiştir.