“Kapıların kademeli açılmasına yönelik niyet ve kriterler belirlenmeli”
Teknik Komiteler Genel Koordinatörü Meltem Onurkan Samani, İki Toplumlu Sağlık Teknik Komitesi’nin yarın toplanıp iki tarafın verilerini değerlendirmesinin beklendiğini söyledi
Ödül Aşık ÜLKER
Cumhurbaşkanlığı Siyasi İşler ve Tarih Özel Danışmanı, Teknik Komiteler Genel Koordinatörü Meltem Onurkan Samani, İki Toplumlu Sağlık Teknik Komitesi’nin yarın toplanıp iki tarafın verilerini değerlendirmesinin beklendiğini söyledi.
Geçişlerin modalitesinin belirlenmesi ve epidemiyolojik haritaların değerlendirilmesi konusunda iki liderin mutabık kaldığını belirten Onurkan Samani, iki taraf arasında öncelikle Güney’de çalışan, eğitim ve tedavi gören Kıbrıslı Türkler, Kuzey’de çalışıp Pile’de ikamet eden Kıbrıslı Türklerle, daimi ikametgahları Kuzey’de olan Rum ve Maronitlere yönelik bazı kısıtlamaların kaldırılması ve diğer insani durumlardan dolayı geçiş yapacaklarla ilgili çalışılması hususunda prensipte anlayış birliği sağladığını hatırlattı.
Meltem Onurkan Samani, 22 Mayıs’ta Cumhurbaşkanlığı’nda yapılan toplantıda, Cumhuriyet Meclisi Başkanı, hükümet ve mecliste temsil edilen parti başkanlarının sağlıkla ilgili tedbirlerin alınması kaydıyla, Güney’le geçişlerde aşama aşama bir açılıma gidilmesi konusunda hem fikir olduklarının ortaya çıktığını vurguladı.
Onurkan Samani, Rum tarafının bu konudaki tedbirleri kendi açısından düşündüğünü ve açıkladığını kaydederek, “Sağlık Teknik Komitesi’nin yarın toplanıp, iki tarafın verilerini değerlendirmesi beklenmektedir. Bu arada Kıbrıs Türk tarafının da geçiş kapılarının kademeli açılması ve durumları aciliyet arz eden işçiler, hastalar, öğrenciler gibi gruplara yönelik niyet ve kriterlerini belirlemesi gerekmektedir” diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı Siyasi İşler ve Tarih Özel Danışmanı Meltem Onurkan Samani geçişlerin tamamen açılması konusunda da şunları söyledi:
“Durumun da şu andaki gibi seyretmesi halinde, ki Güney ve Kuzey benzer durumdadır, Güney de salgını kontrol altına almış görünüyor, geçişler acele etmeden ve gerekli tedbirleri alarak başlayacaktır diye düşünüyorum. Pek çok sektör de bunu bekliyor, geçişler sadece söylenen kategorilerle sınırlı kalmayacaktır. Arasta esnafı, turizmciler, marketler, benzinciler, oteller, casinolar Güney’den gelecek turistleri bekliyor. Güney’den de bu konuda talepler olacaktır. Dolayısıyla bu açılımların iki tarafta da engellenemeyeceğini düşünüyorum. Önemli olan kontrol altında olabilmek, tedbirli olabilmek, gerekli önlemleri almaktır. Komitelere bu konularda yetki verilmeli ki tedbirler uyumlaştırılabilsin. Ancak o şekilde geçişler açılabilir.”
“Sorunlara birlikte çözüm buldukça toplumların birbirine olan güveni artar”
Soru: Teknik komitelerin önemi ve görevi nedir?
Onurkan Samani: Teknik Komiteler, Kıbrıs’ta iki tarafın kabul edip imza atacağı bir çözüme ulaşana kadar liderlikler nezdinde iki toplumu temsil eden yapılardır. Çözümsüzlük sürecinde iki tarafın doğrudan iletişim ve işbirliğini olanaklı kılan en önemli mekanizmalardır.
Müzakerelerin devam ettiği ve etmediği süreçlerde insani, kültürel ve teknik konularda işbirliği projelerini sürdüren yapılardır. Müzakere masasında çözümün siyasi ve hukuksal metinleri görüşülürken, teknik komiteler hem anlaşmaya ulaşabilmenin ortak karar alabilme ve birlikte uygulayabilme kültürünü yaratmaya yönelik, hem de çözümün yaşayabilmesi için gerekli olan iyi niyet ve uzlaşı kültürünü geliştirmeye de yarar. Teknik komitelerin değerini bilmek ve güçlendirmek gerekir. İki taraf cumhurbaşkanları nezdinde toplumları temsil ettiklerinden aynı zamanda iki tarafın aynasını yansıtırlar. Ortak sorunlara birlikte çözüm buldukça, iki tarafın üzerinde mutabık kaldığı projeleri hayata geçirebildikçe sadece bir sorunu çözmüş olmazlar, toplumların birbirine olan güvenini de artırmış olurlar.
Çözümün modeli bellidir, bu da iki toplumlu, iki kesimli, siyasi eşitliğe dayalı federasyondur ama çözümün modeli ne olursa olsun, çözüm durumunda veya çözüme ulaşmadığımız dönemde bu küçük adada barış için gerekli güveni yaratabilmek durumundayız.
Teknik komitelerin tümü olmasa bile, çoğunun müzakere süreçlerinden bağımsız olarak çalışabildiğini söyleyebilirim, bunda Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın rolü büyüktür. İki tarafın liderliklerinin teşvik edici olması gerekir. Bazı teknik komiteler kendi çalışmalarını bir nevi kurumsallaştırdıkları, başkan ve üye profilleri de istekli olduğu için daha verimli çalışabilmektedir. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, Sayın Mustafa Akıncı’nın döneminde, komitelerin aktif olabilmesi ve daha verimli çalışabilmesi için özel gayret gösterdik, itekleyici ve süreci sürükleyici olduk.
“Kıbrıslı Rum eşbaşkan ve üyeler kapıların kapanmasına yönelik siyasi kararı bizden öğrendi”
Soru: Koronavirüs sürecinde ne oldu da geçişler durdu, kapılar kapandı. Öncelikle bunu hatırlatır mısınız?
Onurkan Samani: 2020’ye COVID-19 ile girdik. Bu virüsün dünyayı tehdit etmeye başlamasıyla Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Rum lider Anastasiades’i telefonla arayarak, dünyanın da, ülkemizin de ciddi bir tehditle karşı karşıya olduğunu, WHO’nun uyarılarının bu yönde olduğunu, dolayısıyla konuyu ciddiye alıp, birlikte mücadeleye girilmesini, virüsün sınır tanımayacağını, işbirliği içerisinde alınacak tedbirlerin koordinasyonunun sağlanması gerektiğini kendisine söylemişti. Acilen İki Toplumlu Sağlık Teknik Komitesi’nin iki lider başkanlığında toplanmasını ve tedbirlerin sağlıkçıların, uzmanların önerileri doğrultusunda alınmasını, siyasetin teknik olarak sağlığın söylediklerini takip etmesini önermişti. Sayın Anastasiades buna sıcak bakınca böyle bir toplantı 3 Şubat 2020 tarihinde Ledra Palace Hotel’de gerçekleşmişti. İki toplumlu komitenin ortak değerlendirmesi “bu virüsün yurtdışından geliyor olması, dolayısıyla iki tarafın kendi deniz ve havalimanlarını kontrol etmesi durumunda, geçiş kapılarının kapatılmasına gerek olmayacağı” yönündeydi. Geçiş kapılarında alınacak bazı tedbirlerle geçişlerin devamının sağlanabileceği görüşülmüştü. Hatta şaşırdığım için çok net hatırlıyorum, geçiş kapılarına termal kamera konmasına bile gerek olmadığı yönünde teknik görüş bildirilmişti. Fakat daha sonra, teknik komite görüşlerinin hilafına, Güney Kıbrıs bazı geçiş kapılarının kapatılması kararını almıştı. Hatta komitenin Kıbrıslı Rum eşbaşkanı ve Kıbrıslı Rum üyeleri kapıların kapanmasına yönelik siyasi kararı bizden öğrenmişti. Daha sonra bizim taraf da Güney’deki vakaları görerek tüm kapıları kapatma kararı aldı.
Kültürel Miras Teknik Komitesi...
Soru: Koronavirüs salgını sürecinde teknik komitelerin çalışmaları nasıl etkilendi?
Onurkan Samani: Kapılar tamamen kapandıktan sonra teknik komitelerin bazıları telekonferansla, telefonla bağlantısını sürdürdü. Teknik komitelerin başlamış olan çoğu projeleri devam ettirildi. Örneğin Kültürel Miras Teknik Komitesi hiç aksatmadan toplantılarını yapmaya devam etti. Bazı restorasyon ve güçlendirme projeleri sıkı kapanma döneminde, işçiler ve uzmanlar proje yerine gidemediği için aksadı, surların tamiri kaldı. Ama en azından planlama konusunda görüşmeleri devam etti. Bu kurumsallaşmış bir teknik komitedir. Her yürüttükleri program projelendirilmiştir, bütçesi ve takvimleri bellidir.
Eğitim Teknik Komitesi...
Eğitim Teknik Komitesi de bu süreçte projelerini devam ettirdi. Cumhurbaşkanı Akıncı ile Rum lider Anastasiades döneminde kurulmuş olan Eğitim Teknik Komitesi çok önemli eğitim programları sürdürmektedir. “Imagine” adıyla gerçekleştirilmekte olan programda her iki taraftan öğrenciler, öğretmenler, hatta okul müdürleri bir araya gelerek barış kültürü eğitimi üzerinden aktiviteler, eğitsel faaliyetler yapıyor, karşılıklı geçişler, okul ve çalışma gezileri düzenleniyordu. Bu süreçte “Imagine” projesinin bir araya gelme ve geziler kısmı uygulanamadı ama diğer çalışmalar devam etti. Geçtiğimiz gün Internet üzerinden bir “webinar”yani web-semineri düzenlendi. İki taraftan 17’şer öğretmen katıldı. Semineri Almanya’dan iki uluslararası uzman verdi. Bu süreçte farklı yöntemlerle uzak mesafeleri bir araya getirme avantajı olduğunu da gördük. COVID-19 süreci maksadımızın hasıl olması için daha kolay araçlar keşfetmemizi sağladı.
Eğitim Teknik Komitesi’nin yeni bir büyük projesi de “Edu-Bites”tır. İki tarafın uzmanları bu proje kapsamında ortak ders planları hazırlanmasına yönelik olarak çalışmalarına bu süreçte aksatmadan devam etti. Aralık sonuna kadar 30’dan fazla ders planı geliştirilmesi hedefleniyor. Web sitesi üzerinden öğretmenler bu ders planlarını hem sınıflarında uygulayabilecekler, hem de materyallerden yararlanabilecekler. Öğretmen eğitimleri de yapılacak. Ailelerin de yer alabileceği bir proje üzerinde daha çalışıyoruz.
Sağlık Teknik Komitesi...
Soru: Koronavirüs sürecinde diğer komitelere göre Sağlık Teknik Komitesi’nin çalışmaları daha görünürdü. Komitede alınan kararla Güney’den medikal malzeme ve ilaç geldiğini de biliyoruz...
Onurkan Samani: COVID-19 sürecinde bazı komitelerin görevleri tamamen Sağlık Teknik Komitesi’ne aktarılmış oldu. Bu süreçte komiteler arasında en aktif komite Sağlık Teknik Komitesi oldu doğal olarak. Mesela İnsancıl İşler Teknik Komitesi’nin yapabileceği tüm konular Sağlık Teknik Komitesi’ne geldi. Güney’de tedavi gören hastaların durumlarının değerlendirilmesi, Kuzey’de bulunmayan ilaçların Güney’den temin edilmesine yönelik bağlantıların kurulması, başvuruların değerlendirilmesi, iki taraf sağlık yetkilileri ile diğer bakanlıklar arasında koordinasyonun sağlanması konularında komite eş-başkanları ile genel koordinatörler olarak ben ve muhatabım mesai mevhumu dışında çalıştık. Süreçte Sayın Cumhurbaşkanımızı sürekli bilgilendirerek onun da yetkilendirmesi ve teşvikiyle mümkün olduğunca insanlarımıza yardımcı olmaya çalıştık. İki tarafın sağlık bakanlıkları, Kıbrıs meselesi nedeniyle doğrudan görüşemediği için, İki Toplumlu Sağlık Teknik Komitesi bakanlıkların dolaylı temasını mümkün kılabildi ve insani konularda işbirliğini sağladı. Komite bu süreçte çok farklı konularda da çalıştı. Örneğin Güney’deki havalimanlarına gelen Kıbrıslı Türkler’in Kuzey’e geçişi, Güney’deki tahliye seferleriyle yurtdışına gidecek kişilerle ilgili koordinasyon sağlanması gibi. Sağlık Teknik Komitesi açısından yoğun bir süreçti ve hala bitmedi.
Basına yansıyan ilaç ve malzeme konusu komitenin çalışmalarının sadece bir kısmıydı. UNDP ve AB’nin katkılarıyla sağlanacak malzemelerin neler olabileceği konusunda iki taraf ın ihtiyaçları listelendi. Bu malzemeler peyderpey gelmeye devam ediyor. Bu konuda Cumhurbaşkanlığına bağlı Komite, Sağlık Bakanlığı ve AB Koordinasyon Ofisi birlikte çalıştı.
“Hükümet ve mecliste temsil edilen parti başkanları hem fikir”
Cumhurbaşkanlığı Siyasi İşler ve Tarih Özel Danışmanı, Teknik Komiteler Genel Koordinatörü Meltem Onurkan Samani, Cumhurbaşkanlığı’nda yapılan toplantıda, Cumhuriyet Meclisi Başkanı, hükümet ve mecliste temsil edilen parti başkanlarının sağlıkla ilgili tedbirlerin alınması kaydıyla, Güney’le geçişlerde aşama aşama bir açılıma gidilmesi konusunda hem fikir olduklarının ortaya çıktığını vurguladı.
Soru: Liderler 8 Haziran tarihinde bazı kesimlerin belli şartlarda geçişlere başlayacağını duyurdu. Sonrasında Cumhurbaşkanlığı’nda konuyla ilgili bir toplantı yapıldı ve hem hükümet hem de muhalefetin bunun olmasından yana olduğu ortaya çıktı. Ancak Sağlık Bakanı “Güney’de 14 gün vaka çıkmaması” şartını ortaya attı, cuma gün Bakanlar Kurulu sonrasında bu konuda tek kelime edilmedi. Pazartesi Sağlık Teknik Komitesi’nin bu konuda toplantısı var. Kıbrıs Türk tarafı olarak masaya ne götüreceğiz?
Onurkan Samani: Aylarca süren kapanmanın ardından dünya ve AB bazı kriterlere ve tedbirlere dayanarak bazı açılımlara gitmeye başladı. Gerek içeride gerekse ülkeler arası açılımlar kaçınılmaz hale gelmeye başladı. Aylar süren kapanma ekonomilere ciddi hasar verdi. İnsanlar işsiz ve parasız kaldı. Bazı sektörler iflas riski altında. AB birbiriyle benzer epidemiyolojik verilere sahip ülkeler arasında sınırları açma planlamalarını ilan etmeye başladı. Bir ayı aşkın bir zamandır Kuzey’de pozitif vaka yok, dolayısıyla bizde de kendi içimizde açılımlar başladı. Güney’de de durum kontrol altında görünüyor ve vaka sayısı çok azaldı. Bizden “daha kötü” durumdaki ülkeler açılımlar yapıyor. Güney’de çalışan yaklaşık 1500 kişi yardım alabileceklerini düşündükleri her yere başvurdular, baskı uyguladılar. Herkes kendilerine sempati duydu. Güney’de eğitim gören çocuklarımız var. Onlar ve aileleri de benzer taleplerle geldi. Pile’deki vatandaşlar da bu süreçte bazı mağduriyetler yaşadı. Kuzey’de ikamet eden Rumların ve Maronitlerin gidip gelmesi konusu da var.
Cumhurbaşkanı Akıncı ile Rum lider Anastasiades bu konuları 21 Mayıs’taki telefon görüşmelerinde ele aldılar. Aslında bu telefon görüşmesinden önce 13 Mayıs tarihinde gerçekleştirilen iki toplumlu videokonferans toplantısında İki Toplumlu Sağlık Teknik Komitesi’nin Kıbrıslı Türk başkan ve üyeleri geçişlerle ilgili açılımlar konusunu sağlık açısından birlikte değerlendirmeye başlamak üzere daha sık toplantı yapılmasını önermişlerdi. Bu arada Rum tarafı bu konudaki tedbirleri kendi açısından düşündü, önerilerini hazırladı ve Rum lider, Cumhurbaşkanı Akıncı’yı 21 Mayıs’ta aradı. İki lider, öncelikle, Güney’de çalışan, eğitim ve tedavi gören Kıbrıslı Türkler, Kuzey’de çalışıp Pile’de ikamet eden Kıbrıslı Türklerle, daimi ikametgahları Kuzey’de olan Rum ve Maronitlere yönelik bazı kısıtlamaların kaldırılması ve diğer insani durumlardan dolayı geçiş yapacaklarla ilgili çalışılması hususunda prensipte anlayış birliği sağladı. Rum lider 8 Haziran’dan itibaren Rum tarafının hazır olacağını, söz konusu kategorilerde yer alanların ilk geçişlerinde sunulmak üzere son 72 saat içerisinde yapılan PCR testlerinin negatif çıktığını gösteren belge istediğini, sonrasında ise rastgele testler yapılmasını düşündüklerini, mobil telefonlara da bir temas takip aplikasyonun yüklenmesini isteyeceklerini söyledi. Zaten Başbakan Tatar da Sağlık Bakanı’na bu konuyu görüşmesi için yetki verdiğini açıklamıştı.
“Sağlık Bakanlığı’ndan epidemiyolojik veriler talep edildi”
Sonrasında da Cumhurbaşkanı, Cumhuriyet Meclisi Başkanı, hükümet ve mecliste temsil edilen parti başkanlarıyla bir toplantı yaptı ve sağlıkla ilgili tedbirlerin alınması kaydıyla, geçişlerde aşama aşama bir açılıma gidilmesi konusunda hem fikir oldukları ortaya çıktı. Geçişlerin modalitesinin belirlenmesi ve epidemiyolojik haritaların değerlendirilmesi konusunda da liderler mutabık kaldı. Sağlık Teknik Komitesi’nin Kıbrıslı Türk üyelerinin ihtiyaç bildirmesi üzerine Cumhurbaşkanlığı, Sağlık Bakanlığı’ndan epidemiyolojik verileri resmi bir yazıyla talep etti. Bu röportajı gerçekleştirdiğimiz şu sıralarda henüz bu veriler elimize ulaşmamıştır. Ancak Sağlık Bakanlığı Müsteşarı ilgili verilerin hazırlanmakta olduğunu Cumhurbaşkanlığı Müsteşarına iletmiştir. Biliyorsunuz komitenin yarın toplanıp, iki tarafın verilerini değerlendirmesi beklenmektedir. Bu arada Kıbrıs Türk tarafının da geçiş kapılarının kademeli açılması ve durumları aciliyet arz eden işçiler, hastalar, öğrenciler gibi gruplara yönelik niyet ve kriterlerini belirlemesi gerekmektedir.
“Geçişler sadece söylenen kategorilerle sınırlı kalmayacak”
Soru: Uçuşlarla ilgili bazı açılımlar yapılacağı açıklandı. Güney’le geçişlerin tamamen açılması, yeniden başlaması konusunda öngördüğünüz bir tarih var mı?
Onurkan Samani: Geçişlerin kademeli olarak başlaması konusunda liderler bir anlayış birliğine vardılar. Ancak Sayın Cumhurbaşkanımız Mustafa Akıncı, açılımların rotasını çizecek olanın sağlık olduğunu her fırsatta hatırlatmaktadır. Dolayısıyla epidemiyolojik verilere dayalı bilimsel değerlendirmelerin ışığında alınacak tedbirlerle hareket edilmesi önemlidir. Durumun da şu andaki gibi seyretmesi halinde, ki Güney ve Kuzey benzer durumdadır, Güney de salgını kontrol altına almış görünüyor, geçişler acele etmeden ve gerekli tedbirleri alarak başlayacaktır diye düşünüyorum. Pek çok sektör de bunu bekliyor, geçişler sadece söylenen kategorilerle sınırlı kalmayacaktır. Arasta esnafı, turizmciler, marketler, benzinciler, oteller, casinolar Güney’den gelecek turistleri bekliyor. Güney’den de bu konuda talepler olacaktır. Dolayısıyla bu açılımların iki tarafta da engellenemeyeceğini düşünüyorum. Önemli olan kontrol altında olabilmek, tedbirli olabilmek, gerekli önlemleri almaktır. Komitelere bu konularda yetki verilmeli ki tedbirler uyumlaştırılabilsin. Ancak o şekilde geçişler açılabilir.
“Şimdi yaraları birlikte sarma zamanıdır”
Soru: Son dönemde çıkan yangınlarla ilgili Güney’den destek istendi. Bu süreç nasıl gelişti?
Onurkan Samani: İki taraftaki yangınlar ve afetlerle ilgili komite Kriz Yönetimi Teknik Komitesi’dir. Kriz Yönetimi Teknik Komitesi’nin Rum eşbaşkanı itfaiyeden emeklidir. Komite yangınlarla ve diğer doğal afetlerle ilgili bir işbirliği mekanizması üzerinde çalışmıştı hatta tatbikat yapılması konusu da gündeme gelmişti. Son yangınlarda bir ilk gerçekleşti, yangınla ilgili Güney’den yardım istenmesi hususunda hükümet Cumhurbaşkanı’ndan iki kez talepkar oldu. Cumhurbaşkanımız Rum lideri arayarak yardım talebimizi iletti ve Rum tarafı da iki talebe de olumlu yanıt verdi. Ancak ikincisinde yangın kontrol altına alındığından söz konusu yardımın gelmesine gerek kalmadı. Çözüm olana kadar, otomatik olarak harekete geçebilecek bir mekanizma kurulabilir hatta kurulmalıdır. Bu süreçte gerek COVID-19 salgını, gerekse yangınlar işbirliğinin önemi konusunda bize ders vermiştir. Şimdi yaraları birlikte sarma zamanıdır. Önümüzdeki günlerde iki toplumlu Çevre Teknik Komitesi iki tarafta Kıbrıs’ın florasına uygun bir yeniden yeşillendirme çalışmasına başlayabilir örneğin...
Soru: Son olarak ne söylemek istersiniz?
Onurkan Samani: Koronavirüs sürecini iyi atlattık ama ekonomik, ruhsal ve sosyal anlamda bazı yaralar açıldı. Şimdi yaraları sarma zamanıdır, tedbirli bir şekilde ve birlikte yaraları iyleştirebilmeliyiz.