Kartal liderliği sevdi
Lider Yenicami önemli bir deplasmana konuk oldu. Güzel bir zeminde ve güzel bir havada oynanan Gençler Birliği – Yenicami karşılaşmasında gülen taraf Yenicami oldu.
Deplasmanda oynanmasına rağmen çok arzulu ve istekli bir oyun ortaya koyan Yenicami, oyuna tempolu başladı. Yenicami, özellikle ilk devrede Gençler Birliği’ni kendi sahasına hapsetti. Oyun nerdeyse tamamen Gençler Birliği'nin sahasında oynandı. Fakat siyah beyazlılar, bu kadar baskılı oynamasına rağmen şuursuz ataklarla iki pozisyonun dışında fazla pozisyon bulamadı.
Gençler Birliği, özellikle ilk devrede korkak bir oyun oynadı. Rakibinin üzerine gelip baskı yapmasına yardımcı oldu. Kendi saha ve seyircisi önünde daha cesur oynaması gerekiyordu. Nasıl ki yediği golden sonra, rakibinin üzerine yüklendi ve en az üç net gol pozisyonu yakaladı, ilk devrede de kapalı savunma yerine hücumda etkili olmalıydı.
Aslında Yenicami kapalı savunmaları açmakta zorlanan bir takım. Gençler Birliği bunu düşünmüş ve rakibine pozisyon vermemek için kapalı savunma anlayışını tercih etmiş olabilir. Fakat golü kalesinde gördükten sonra bunu çıkarmanın da Yenicami gibi güçlü müdafaası olan bir takıma karşı da zor olacağı düşünülmeliydi.
Unutulmasın ki, en iyi savunma hücumdur. Hele kendi evinizde oynuyorsanız ofansif anlayışınızın daha iyi olması lazımdır.
Yenicami, topu yere oturtup ayağa oynadığı zaman, daha net ve kolay pozisyonlar bulabiliyor. Gereksiz top sürmeler ve top tutmalar, takımın hücum gücünü düşürdüğü gibi, yorulmasına da neden oluyor. Halbuki kendileri yerine topu koşturtsalar, çok daha verimli netice alacaklar.
Nitekim ikinci yarıda erken gelen golden sonra ve özellikle Hascan'ın oyuna girmesi ile topu yere oturttular, daha çok pas yaptılar ve sonunda ikinci golü de buldular.
Yenicami güçlü fiziği, hırslı oyunu ve son dört haftada elde ettiği galibiyetlerle, özgüvenini tavan yapmış bir takım. John'un cezalı olması sonucunda, önemli bir silahından yoksun olarak çıktığı zor deplasmandan bile, üç puanla dönebilmek önemli bir başarıdır. Hem de, rakibine üstünlük kurarak oynamak. Bunu başarmak gerçekten çok önemli bir avantajdır.
Bu sezon, takımlar arasında pek de fark olmadığı söyleniyor. Aslında doğru bir tespittir. Şu anki görüntü bizlere bunu gösteriyor. Deplasmanda veya evinde oynamak takımlar için çok da önemli değildir. Önemli olan inanç, arkadaşlık, hırs ve özgüvenin yüksek olmasıdır. İşte altıncı hafta dolarken Yenicami’yi diğer takımlardan ayıran en önemli özellik budur.
İlk maçta aldıkları mağlubiyeti üzerlerinden erken atmışlar. İnançlarını kaybetmemişler ve bugün liderlik koltuğunda oturuyorlar. Takım olmak sadece sahada futbol oynamakla olmuyor. Yönetim, teknik heyet ve futbolcu üçgeni iyi kurulmuş bir takım ligi sonuna kadar götürecektir. Yenicami de onların başında geliyor.
Dünkü maçta Yenicami takım olarak çok iyiydi. Mücadeleci ve inançlıydı. Hataları yok muydu? Elbette ki vardı. Ayağında fazla top tutmalar ve top kayıpları vardı. Ama geçmiş maçlara göre daha azdı. Savunma her zamanki gibi güven veriyor. Hüseyin Sadıklar’ın sağ bek’te olması takıma güç katmıştır. Çağdaş her geçen gün üzerine koyarak ilerliyor. Tansel iki gol atarak klasını göstermiştir. Erbay ve Halil ikilisi hakikaten mükemmel uyumlu. Adil ve Ünal çok koştu çok çalıştı. Mehmet Altın güçlü fiziğini ekonomik kullanamıyor her aldığı topu dripling yaparak ileriye taşımak istiyor ve bu zaman zaman hatalar yapmasına neden oluyor.
Kısacası Yenicami her geçen hafta hatalarını düzelterek oynamaya gayret gösteriyor. Böyle yaptıkları sürece maratonu sonuna kadar götürebilecek bir takım olduklarını da göstermiş oluyorlar.