Kartal’a son dakika şoku…
Haftalardır başkansız ve yönetimsiz bir şekilde şampiyonluğa yürüyen Yenicami, dün Girne’de Doğan Türk Birliği (DTB) ile karşılaştı. Maçın uzatma dakikasında kendi kalesine attığı golle de karşılaşmadan beraberlikle ayrıldı.
Güzel bir zemin, iyi bir havaya rağmen oynanan futbol yürekler acısıydı. Liglerimizin iki kaliteli takımının maçında, gerçeği söylemek gerekirse kötü bir futbol vardı. Maça gelirken hiç böyle bir oyun beklemiyordum.
Her iki takımın da önemli eksikleri vardı. DTB’den Kenan ve Makusa'nın ilk 11’de olmaması, hücum gücünü tamamen düşürdü. Belli ki DTB'nin teknik sorumluları, hafif sakatlıkları bulunan bu oyuncuları fazla riske sokmak istemedi. Çünkü Çarşamba günü oynayacakları kupa maçı, onlar için daha önemliydi.
Ancak ilk yarının sonunda Aydın’ın sakatlanıp oyundan çıkması ile Kenan ikinci devrede oyuna alındı, ancak bir şey yapamadı. Makûsa da oyunun son 10 dakikasında oyuna girdi, o da varlık gösteremedi.
Alınan bu önlem, Yenicami’nin işini kolaylaştırdı. Zaten fizik olarak güçlü bir savunmaya sahip Yenicami, mevcut DTB forveti karşısında fazla zorlanmadı.
Buna karşılık Yenicami'nin de önemli eksikleri vardı. Cezalı olan Ünal ve hafif sakatlığı bulunan Hüseyin Sadıklar ilk 11’de yer almadı. Bir de oyunun 15’inci dakikasında sakatlanan Uğur oyundan alınınca, her iki takımın da gol atması mucizelere kalmıştı.
Nitekim Yenicami’nin ilk devrede attığı gol, Neval'in akıl dolu pasından geldi. İlk devrede, bu hareketten başka kayda değer hareket yoktu. Tamamen pas hataları ile dolu bir karşılaşma izledik.
İkinci devre maçın temposunda biraz yükselme oldu. Fakat oyun kalitesinde herhangi bir değişiklik olmadı. 90 dakikada DTB pozisyon bulamazken, Yenicami de oyunun kontrolünü elinde tutmasına rağmen hiç bir atağını olgunlaştıramadı. Maç boyunca tüm ataklar cılız ve etkisizdi.
Karşılaşmanın uzatma dakikasında gelen golün dışında, maça damgasını vuracak ve anlam katacak hiç bir olay yoktu.
Kısacası futbol adına tat vermeyen, pas hataları yüksek bir maç izledik. Yenicami, sportif anlamda şampiyonluğa koşarken, ne yazık arkasında yönetim yok.
Büyük ve geçmişi başarılarla dolu bir camiaya bu yakışmıyor. Futbolcular, performans düşüklükleri olsa da, sahadaki görevlerini yerine getiriyorlar. Fakat camia maalesef hala daha takıma ve şampiyonluğa sahip çıkma noktasında hiçbir adım atamıyor.