1. YAZARLAR

  2. Ünal Fındık

  3. Kasulidis’ten Anastasiadis’e Tokat Gibi Yanıt
Ünal Fındık

Ünal Fındık

Kasulidis’ten Anastasiadis’e Tokat Gibi Yanıt

A+A-

Gazetemiz Yenidüzen’in genç ekibinden sevgili Tünay Mertekçi geçtiğimiz Çarşamba günü bana göre çok önemli bir röportaja daha imza attı.

Kıbrıs Cumhuriyeti’nin çeşitli mevkilerinde görev yapan, 2008’de Disi partisinden cumhurbaşkanı adayı olan ve son dönemde de 2 kez Anastasiadis döneminin dışişleri bakanı olan İoannis Kasulidis ile yapılan röportaj gerçekten herkesin okuması gereken önemli bir belge niteliğindedir.

Kasulidis bu röportajda çok önemli saptamalar yaptı. Hem Rumların 2004 referandumunda neden hayır dedikleri konusunda yerinde bir saptama yaptı. Hem de Temmuz 2017’de çözüme çok yaklaşmış olmamıza rağmen Anastasiadis’in neden masayı devirdiği konusunda çok yerinde bir tespit yaptı.

Kıbrıs sorununun bugüne kadar neden çözülemediği sorusuna iki kelime ile özetleyebileceğini belirten Kasulidis “Bilinmezlik korkusu ve Güven eksikliği” ifadelerini kullandı.

Kasulidis ayrıca güvensizlik konusunu yaygınlaştıran ve insanları bilinmeyen konusunda korkutmak için çaba harcayan politikacılar var” dedi.

Bu konu özellikle Rum tarafında çok yaygındır. Çünkü ortak devletimiz olan Kıbrıs Cumhuriyeti devletini, kendi devletleri olarak kabul eden ve neredeyse 60 yıldır böyle yaşam süren Kıbrıslı Rumlar için “bilinmezlik korkusu” çok yaygındır.

Üstelik BM ve AB üyesi olan Kıbrıs cumhuriyeti devleti, tanınmış ve AB üyesi olmanın avantajlarını da sonuna kadar kullanarak, güneyde yaşayan yurttaşlarının refah ve mutlu yaşam sürmesini sağlıyor.

Bu durum bilinmezlik korkusunu daha da artırmaktadır. Halbuki kuzeyde tanınmamış ve dünyadan soyutlanmış bir devlet çatısı altında yaşamak çok daha zor olduğundan Kıbrıslı Türklerde bilinmezlik korkusu, Rumlardakinden çok daha azdır diye düşünüyorum.

Bu nedenle Rumlar, Kıbrıslı Türklerden daha fazla statükocudur. Çünkü çözümle birlikte kaybedecek çok fazla şeyleri olacağı konusunda bazı politikacılar tarafından, özellikle siyasi yelpazenin sağında yer alan politikacılar tarafından, statükonun her türlü çözümden daha iyi olduğu konusuna ikna edilmeye çalışılıyorlar.

Bu da Kasulidis’in dediği “bilinmezlik korkusu” aslında statükoyu beslemektedir.

*****

Kasulidis’in ikinci saptaması gerçekten kulağa küpe olacak bir saptamadır.

Bilindiği gibi Kasulidis 1997-2003 yıllarında, Galfkos Kliridis’in ikinci döneminde dışişleri bakanı olarak görev yaptı. 2008 seçimlerinde Disi’nin cumhurbaşkan adayı oldu. Seçimi Akel lideri Hristofyas kazandı.

2013’te ise Disi başkanı Anastasiadis aday oldu ve seçimi kazandı. Anastasiadis de dışişleri bakanı olarak Kasulidis’i görevlendirdi.

2018’de seçimi yeniden kazanan Anastasiadis bu dönemde Kasulidis’le değil, Hristodulidis’le çalışmayı tercih etti. Ancak Hristodulidis 2023 seçiminde cumhurbaşkan adayı olacağı için Ocak 2022’de görevinden istifa etti. Bu tarihten Anastasiadis’in görev süresi sonu olan 28 Şubat 2023’e kadar bir kez daha dışişleri bakanı olarak görev yaptı.

Bu nedenle röportajda Kasulidis’in “Seçimler yaklaştığında politikacılar hesap yapar ve barışa yönelik liderlik etme cesaretini ve devlet adamı özelliğini kaybederler” tespiti tam da Temmuz 2017’de Crans Montana’da masayı deviren Anastasiadis için yapılmıştır.

Kasulidis elbette bu tespiti Anastasiadis için yaptım demedi. Ama Şubat 2018’de seçime gidecek olan Anastasiadis’in çok yaklaşıldığı halde neden sonuca gitmek yerine masayı devirdiğini açıklamaktadır.

Anastasiadis Crans Montana’da çözümü değil, seçimi düşündüğü için masayı devirdi. Kasulidis de yukarıdaki tespiti ile tam da bunu söylemektedir.

Bugün yeniden Crans Montana’da kalınan yerden müzakerelerin yeniden başlamasını talep eden Hritodulidis için de bu saptama kulağa küpe olacak bir saptamadır.

Gerçek liderler, liderlik etme cesaretini ve devlet adamlığı özelliğini seçimler yaklaştığında da korumalıdırlar. Bu olmadan çözüm ve barış mümkün olmayacaktır.          

Bu yazı toplam 1237 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar