Özür dilemek ve o özrün gereğini yapmak!

Hele de devletlerin, doğrudan ya da dolaylı olarak karıştıkları kolektif suçlar için özür dileyerek bu özrün gereğini yapmaları!
Biz ve bizler gibi az gelişmiş sözde ‘medeniyetçikler’,  ellerimizdeki kirleri kendimizden bile fellik fellik saklayaduralım, her fırsatta burun kıvırmayı marifet saydığımız gerçek ‘medeniyet’, geçmişiyle yüzleşmeyi ve hesaplaşmayı sürdürüyor.
Nazi Almanyası’nın işlediği suçlar nedeniyle özür dileyerek, işlenen suçlarla ilgili adalet mekanizmasını çalıştırarak ve savaş mağdurlarını olabildiğince tazmin ederek, dünya barışına kanımca çok önemli bir katkı sağlayan Almanya Federal Cumhuriyeti, savaşın bitmesinin üzerinden 68 yıl geçmesine rağmen, savaş suçlularını kovalamaya devam ediyor.
İkinci Dünya Savaşı sırasında Polonya’da, büyük çoğunluğu Yahudi olmak üzere bir milyondan fazla insanın katledildiği Auschwitz toplama kampında çalışan 30 görevli aleyhinde adli işlem başlatılmak üzere.
Polonya’daki diğer bir Nazi Kampı Sobibor’da görev yaptığı sırada 28 bin kişinin ölümünde sorumluluğu bulunduğu gerekçesiyle, Alman mahkemesinin Ukraynalı John Demjanjuk’u 5 yıl hapse mahkum etmesi, toplama kamplarında görev yapanlar konusunda var olan yasal durumu değiştirdi. Hakim, doğrudan cinayete karıştığı konusunda net kanıt olmasa da, Demjanjuk’un kampta yaptığı önemsiz görevin dahi toplu cinayetlere yardımcı olduğuna hükmetmişti.
İki yıl önce hükme bağlanan Demjanjuk davası öncesinde Alman mahkemeleri, şüphelilerin vahşete şahsen iştirak edip etmediğini dikkate alıyordu.
Ve şimdi Baden-Wuerttemberg Eyaleti Adalet Bakanlığı 49 kişi hakkında yürüttüğü kovuşturma neticesinde, 30 kamp çalışanı hakkında ileri işlem yapılması kararına vardı.
Diğer 19 kamp görevlisinin 9’unun öldüğü, geriye kalanlarının da yurt dışında yaşadığı tespit edilmiş. Mahkemeler Almanya’nın çeşitli bölgelerinde yaşamakta olan 30 kişi hakkında işlem yürütecek.
Nazi savaş suçlularını araştıran Amerikan kökenli bir Yahudi kuruluşu olan Simon Wiesenthal Merkezi’nin Haziran ayında Berlin’de başlattığı poster kampanyası, benzeri kanun kaçaklarına ait kanıtlar toplama amacında.
Sloganları, ‘Geç, fakat çok geç değil’!
Auschwitz kampının girişinin gösterildiği posterlerin üzerinde, ‘Nazi savaş suçluları milyonlarca masumu öldürdü. Bazıları hâlâ hayatta ve özgür. Onları mahkemeye götürmemize yardım edin’ yazıyor. İşe yarayacak bilgiler için 25 bin Euro’ya varan ödüller de vadedilmiş.
Hakkında dava okunacak düzeyde yaklaşık 60 eski kamp çalışanının hâlâ Almanya’da ve hayatta olduğu düşünülüyor. Merkez yetkilileri, toplama kamplarında çalışan tüm eski görevlilerin oradaki faaliyetlerini yeniden incelemeyi planladıklarını açıkladılar. Bu incelemeye Rusya’da, Belarus’ta ve Brezilya’da bulunan arşivler de dahil edilecek.
Mayıs ayında, 93 yaşındaki eski bir Auschwitz çalışanı da Güney Almanya’da tutuklandı ve 1941-1945 yılları arasında kampta gerçekleştirilen kitle ölümleri nedeniyle yargılanıyor. Litvanya doğumlu Hans Lipschis adındaki bu kamp görevlisi suçsuz olduğunu, kendisinin kampta sadece aşçı olarak çalıştığını iddia etse de, Simon Wiesenthal Merkezi’nin en çok aranan Naziler listesinin dört numarası!
1940-1945 yılları arasında Auschwitz’te görev yapan 7 binden fazla Nazi görevlisinin bugüne kadar sadece birkaç yüzü yargılanmış.