“Kayıp” Fuat Mulla Salih toprağa verildi…
*** Baf’ın Konia köyündeki gömü yerini bir Kıbrıslırum okurumuzla birlikte Kayıplar Komitesi’ne biz göstermiştik…
“Kayıp” Fuat Mulla Salih dün düzenlenen askeri bir törenle Lefkoşa Şehitliği’nde toprağa verildi. 1967 yılında Baf’tan alınarak “kayıp” edilen Fuat Mulla Salih’ten geride kalanların bulunmasında bir Kıbrıslırum okurumuz önemli bir rol oynadı. Yazılarımızı sürekli okuyan bu Kıbrıslırum okurumuz Baf’tan “kayıp” Kıbrıslıtürkler’le ilgili yazılarımızdan hareketle, geniş araştırmalar yaparak, bizimle birlikte Kayıplar Komitesi’nin Kıbrıslıtürk ve Kıbrıslırum yetkililerine Fuat Mulla Salih’in Konia köyündeki gömü yerini göstermişti. Göstermiş olduğumuz noktada Kayıplar Komitesi tarafından yürütülen kazılarda bir “kayıp” şahıstan geride kalanlara ulaşıldı ve yapılan DNA testleri sonucunda bu kalıntıların “kayıp” Fuat Mulla Salih’e ait olduğu anlaşıldı.
Böylece 47 yıl aradan sonra “kayıp” Fuat Mulla Salih’ten geride kalanların ailesine dönüş süreci başlamış oldu ve dün Lefkoşa Mezarlığı’nda yapılan askeri bir törenle “kayıp” Fuat Mulla Salih’ten geride kalanlar mezarlıktaki Lefkoşa Şehitliği’ne defnedildi.
Fuat Mulla Salih “kayıp” edildiği zaman geride 11 çocuk ve gözü yaşlı eşini bırakmıştı…
Törene çeşitli sivil ve askeri yetkililerin yanısıra Fuat Mulla Salih’in ailesi ve sevenleri katıldı.
Cenaze namazının ardından Fuat Mulla Salih’in naaşı kortej eşliğinde mezar başına taşındı. Kızı Alev Özbayrak burada bir konuşma yaptı.
Özbayrak, babasının hasretle hatırlandığını ifade ederek, kendisini işine ve evlatlarına adayan yeri doldurulamayacak bir kişi olduğunu söyledi.
Fuat Mulla Salih’in bugün gurur duyulacak evlat ve torunlara sahip olduğunu ifade eden Özbayrak’ın yaptığı konuşma, cenaze törenine katılanları duygulandırdı.
Konuşmanın ardından Fuat Mulla Salih’in tabutunun üzerindeki bayrak ve fotoğraf ailesine teslim edildi ve naaşı toprağa verildi.
Mezara çiçeklerin sunulması ve dua okunmasıyla tören sona erdi.
ÖYKÜSÜNÜ 2007 YILINDA KALEME ALMIŞTIK…
“Kayıp” Fuat Mulla Salih’in öyküsünü 2007 yılında bu sayfalarda kaleme almıştık. O günlerde YENİDÜZEN’de “Kıbrıs: Anlatılmamış Öyküler” yazı dizimizde konuşan Nuri Sılay da aynı gün alınarak “kayıp” edilmek istenmiş ancak bir Kıbrıslırum arkadaşı Nuri Sılay’ın hayatını kurtarmıştı. Nuri Sılay 2007’de bu sayfalarda yayımladığımız anlatısında şunları akatarmıştı:
“*** 24 veya 25 Temmuz 1967’de, Kasaba’da bazı Kıbrıslı Türkler’i toplamışlardı. Beni de alıyorlardı ancak son anda kereste tüccarı bir Rum arkadaşım beni sakladı ve canımı kurtardı. Yoksa ben de “kayıp” olacaktım.
*** Daha sonra bir Rum arkadaşım bana Ayyorgi muhtarı ve oğlu (Şükrü Redif ve Şefik Şükrü), Demirci Fuat (Fuat Mulla Salih), Recep Gürler’in babası Ali Bey ve Mehmet Ziba’nın öldürülüp içine atıldığı kör kuyuyu gösterdi.
*** Ayyorgi muhtarı ve oğlu, pasaport yenilemek için Kasaba’ya gitmişlerdi.
*** Bu Rum arkadaşımın bana anlattığına göre, Rumlar, bu beş kişiyi Kasaba’nın dışında Vasiliko denilen bölgedeki bir sebze bahçesine götürüp öldürmüşler ve bana gösterdiği kör kuyuya atmışlardı.
*** Bu bahçe, bir zamanlar bir sebze bahçesiydi, havuzu vardı, sulaktı, orada sebze yetiştirirlerdi. Ama sonra terkedilmişti ve oradaki kuyu kurumuştu, içinde su yoktu yani kör kuyuydu.
*** Arkadaşımın bana anlattığına göre, insanları öldürüp kuyuya attıktan sonra, o bölgede öyle bir koku varmış ki, oradan geçilmezmiş...”
Ancak Fuat Mulla Salih’ten geride kalanlar Nuri Sılay’ın tarif etmiş olduğu kuyuda değil, Kıbrıslırum okurumuzun göstermiş olduğu Konia’da ıssız bir noktada bulundu. Nuri Sılay’ın sözünü ettiği kuyu ise henüz kazılmadı.