1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. “Kayıp” Ömer Hasan Depreli, Tekke Bahçesi’ne defnedilecek…
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

“Kayıp” Ömer Hasan Depreli, Tekke Bahçesi’ne defnedilecek…

A+A-

26 Aralık 1963’te Küçük Kaymaklı’daki evinden bazı Kıbrıslırumlar tarafından alınarak öldürülen ve “kayıp” edilen, naaşı önce Lefkoşa Genel Hastanesi morguna konan, Lefkoşa’nın çeşitli yerlerinde öldürülmüş ve naaşları morgta toplanmış diğer Kıbrıslıtürkler’le birlikte bulunduğu yerden alınarak Ayvasıl Kıbrıslıtürk mezarlığı dışındaki toplu mezarlara gömülen ve Kayıplar Komitesi kazılarında ondan geride kalanlar Tekke Bahçesi’nde üzerinde “Meçhul” yazan bir mezarda bulunan “kayıp” Ömer Hasan Depreli 26 Aralık 2017 Salı günü, askeri törenle Tekke Bahçesi Şehitliği’ne defnedilecek.

“Kayıp” Ömer Hasan Depreli için önce, Küçük Kaymaklı Camisi’nde sabah saat 09.30’da cenaze namazı kılınacak, ardından Tekke Bahçesi Şehitliği’nde düzenlenecek askeri törenle, kalıntılarının çıkarılmış olduğu, üzerinde “Meçhul” yazan mezara defnedilecek. Ama artık o bir “meçhul” olmayacak, “kayıp” olmayacak,  kabrinin üstünde “Ömer Hasan Depreli” yazacak ve 54 yıl yani yarım asrı aşkın bir süre sonra, evlatlarının, torunlarının, akrabalarının, hayatta olan arkadaşlarının ve yakınlarının gidebileceği, çiçek koyabileceği bir kabri olacak…

sss.jpg
Ömer Hasan Depreli

Hatırlanacağı gibi 26 Aralık 1963’te Küçük Kaymaklı’daki evinden bazı Kıbrıslırumlar tarafından alınarak öldürülen ve naaşı Lefkoşa Genel Hastanesi’ne konan Ömer Hasan Depreli, morgta bulunan diğer Kıbrıslıtürkler’le birlikte burada bekletilmiş, Kıbrıslırum yetkililer bir liste yaparak, kimliklerini tanımlayabildiklerinin isimlerini veya kimlik yerine geçebilecek bilgileri bu listeye yazmışlar, bu listeyi Kızılhaç aracılığıyla Kıbrıslıtürk yetkililere iletmişlerdi. Kıbrıslırum yetkililer, Kıbrıslıtürk makamlardan morgta bulunan 21 veya 22  Kıbrıslıtürk’ün naaşlarını gelip almaları talebiyle bu listeyi iletmişler ancak Kıbrıslıtürk  yetkililer morga gitmemişler, naaşları almamışlar ya da alamamışlardı.

Kıbrıslırum yetkililer de morgta bulunan bu naaşları Ayvasıl Kıbrıslıtürk mezarlığı dışına çukurlar kazarak onları toplu mezarlara gömmüşlerdi.

13 Ocak 1964 tarihinde Kıbrıslıtürk yetkililerin bu toplu mezarları İngiliz askerleri ve Kızılhaç eşliğinde açacağı anlaşılınca, Ayvasıl’da öldürülüp de yine bu şekilde bir toplu mezara gömülen dokuz Kıbrıslıtürk’le ilgili katliamın ortaya çıkmasını gizlemek isteyen Kıbrıslırum makamlar, “sayıyı tutturma” yani hastaneden buraya götürülüp gömülmüş olan 21 sayısının üstünde başka bir naaşın bulunmamasını sağlamak üzere gecenin karanlığında burada bir operasyon düzenleyerek, toplu mezarlardan birisini boşaltmış ve tahminen dokuz kişinin naaşını alıp gitmişti…

13 Ocak 1964 tarihinde burada Kıbrıslıtürk yetkililer adına Dt. Hüsrev Dağseven kazı yürütmüş, toplu mezarları kazmış ve 21 veya 22 Kıbrıslıtürk’ün naaşlarını çıkarmıştı.

Bu kez de Kıbrıslıtürk yetkililer ellerinde Lefkoşa Genel Hastanesi morgunda bulunanların listesi bulunduğu halde bunu “kayıp” yakınlarından gizleyerek, sözkonusu 21 kişiyi “Ayvasıl şehidi” olarak Tekke Bahçesi’ne – ailelere de haber vermeksizin – defnetmişlerdi.

On yıl önce bu konuda belgeleri ve röportajlarıyla bu sayfalarda yayın yapınca, “kayıp” yakınları ve okurlarımız, bazı “kayıplar”ın Tekke Bahçesi’ne gömülü olduğunu öğrenmişti.

Kayıplar Komitesi bizim yayınımızdan iki yıl sonra yani 2009 senesinde Tekke Bahçesi’nde kazıya başlamış fakat aynı gün bu kazı “izinsiz” olduğu gerekçesiyle durdurulmuş ve kapatılmıştı.

Gerek “kayıp” yakınları, gerekse biz bu sayfalarda Tekke Bahçesi’ndeki “meçhul” mezarların kazılması için on yıl süreyle mücadele etmiştik…

Küçük Kaymaklılı “kayıp” yakınları da Ali Zeybekoğlu önderliğinde Küçük Kaymaklı Eğitim, Kültür ve Dayanışma Derneği’ni kurarak Tekke Bahçesi’ndeki “meçhul” mezarların kazılması için mücadele etmiş, yetkili makamlarla görüşmüş, taleplerini yazılı olarak iletmişlerdi.

Sonuçta Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Halil Sadrazam, Kayıplar Komitesi Kıbrıslıtürk Üye ofisi yetkilileri ve dönemin İçişleri Bakanı Asım Akansoy’un destek ve girişimleriyle Tekke Bahçesi’nde kazı yapılmasına, bu kazıların sadece Ayvasıl’dan getirilerek buraya defnedilenlerin “meçhul” veya “Ayvasıl” ibareli mezarlarda yapılmasına “izin” çıkarılabilmişti.

İşte Ömer Hasan Depreli de bu “meçhul” mezarlardan birisinde yatmaktaydı ve hekim olan oğlunun kliniği on yıl süreyle Tekke Bahçesi’ne bakmasına karşın, ne Dr. Hüseyin Depreli, ne de diğer evlatları ve yakınları bundan habersiz bırakılmışlardı.

Ömer Hasan Depreli’nin ailesinin acısını paylaşıyoruz.

Biz de onun cenaze törenine katılarak küçük tabutuna çiçekler koyacağız…

“Nihayet sevdiklerine kavuştun” diyeceğiz ona…

“Rahat uyu Ömer Hasan Depreli” diyeceğiz…

Ömrü evlatlarını besleyip büyütmek için sürekli çalışmayla geçen Ömer Hasan Depreli, en nihayet huzura kavuşacak… Bir nebzecik de olsa, ailesi de… Çünkü “belirsizlik” ortadan kalkacak…


Girne’de dört “kayıp”tan geride kalanlara ulaşıldı…

Kayıplar Komitesi Kıbrıslıtürk Üye Ofisi’nden aldığımız bilgilere göre, halen Girne’de devam etmekte olan eski Avrasya oteli civarındaki kazılarda arkeologlarımız dört “kayıp”tan geride kalanlara ulaşmış bulunuyor ve kazılar genişletilerek devam ediyor…

Hatırlanacağı gibi bundan dokuz yıl önce yani 2008’de  bazı okurlarımız bu bölgede toplu mezar olduğu yönünde tanıklıklarını bize aktarmışlar ve biz de bu sayfalarda buna geniş yer vermiş, aynı şekilde Kayıplar Komitesi yetkililerini de bilgilendirmiştik.

 

DEVAM EDECEK

Bu yazı toplam 1956 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar