Karaağaç (Harça) köy heyeti, Meclis Başkanı Hasan Bozer’i ziyaret ederek “kayıp” milletvekili Cengiz Ratip ve onunla birlikte “kayıp” edilen Turgut Sıtkı’nın naaşlarının bulunması için Meclis’ten uluslararası girişim yapması talebinde bulundu.
Cengiz Ratip ve Turgut Sıtkı’nın naaşlarının bulunması ve ailelerine iadesi için Meclis Başkanı Bozer’den, Kayıplar Komitesi, Birleşmiş Milletler ve Kıbrıslırum yönetimi nezdinde girişim yapılması talebinde bulunan Karaağaç (Harça) köy muhtarlığı, TAK Ajansı’nın haberine göre taleplerini yazılı olarak da Meclis’e sundu. Köy muhtarı Yılmaz Uzuner ve beraberindeki heyet, “kayıp” milletvekili Cengiz Ratip’in anısına köylerine bir büst dikilmesini, Meclis Şeref Salonu’na Ratip’in büyük boy bir resminin asılarak kısa hayat hikayesinin ve “kayıp” edilişinin hikayesinin asılmasını, her Şubat ayında Eğitim Bakanlığı tarafından Ratip adına okullararası kompozisyon ve şiir yarışmaları düzenlenmesini talep etti. Heyet ayrıca, Ratip’in adının bir devlet okulu ya da salona verilmesini de istedi.
14 Şubat 1964’te beraberindeki öğretmen Turgut Sıtkı’yla birlikte Poli’de “kayıp” edilen Cengiz Ratip, Kıbrıslıtürkler’in tek “kayıp” milletvekili olmasına karşın yıllarca adı anılmamış, öyküsüne ancak biz bu sayfalarda geniş yer verdikten ve olası gömü yeri hakkında Kayıplar Komitesi’ni bilgilendirdikten sonra, eski Meclis Başkanı Fatma Ekenoğlu döneminde 14 Şubat tarihinde Meclis’te anılmaya başlanmış, Meclis kütüphanesine de Cengiz Ratip’in adı verilmişti.
Adı bile unutturulan ve toplum belleğinden silinmeye çalışılan “kayıp” milletvekili Cengiz Ratip, Poli’de ve civar köylerde hem Kıbrıslıtürkler, hem de Kıbrıslırumlar arasında sevilen, büyük saygı gören, çatışmaları ve “rehine” durumlarını barış içinde çözme becerisi gösteren önemli bir Kıbrıslıtürk liderdi.
Bu Kıbrıslıtürk lider 1964’te “kayıp” edilmiş olduğu halde yıllar boyunca onun için herhangi bir anma toplantısı düzenlenmemiş, adı bile unutturulmuştu.
Cengiz Ratip anısına son olarak 14 Şubat 2013’te Meclis’te düzenlenen anma toplantısında kızı Emine Pilli, Cengiz Ratip’i unutturmamak ve olası gömü yerini bulabilmek için yürüttüğümüz çabalar nedeniyle bize teşekkür etmiş ancak TAK Ajansı, Cengiz Ratip’in kızı Emine Pilli’nin bu sözlerini ya “beğenmeyerek” sansür etmiş ve bültenine koymamış ya da “dikkatlerinden kaçmış” ve bültene konmamıştı.

------------------

***  Kayıplar Komitesi Kıbrıslırum Üyesi Aristo Aristotelus, Kıbrıs’ın kuzeyinde Kılıçaslan’da (Kondomenos – Kördemen) askeri bölgede yapılan kazılarda altı “kayıp” şahıstan geride kalanların bulunduğunu açıkladı...

“Umarız, başka askeri bölgelerde de kazıların önü açılır...”

Lefkoşa, 27 Şubat 2013 (T.A.K): Otonom Kayıp Şahıslar Komitesi’nin Kılıçarslan (Kondemenos-Kördemen) köyündeki askeri bölgede gerçekleştirdiği kazılarda, 6 kaybın kemik kalıntılarına ulaşıldığı bildirildi.
Alithia gazetesi “6 Kaybın Kalıntıları Tespit Edildi” başlıklı haberinde, Otonom Kayıp Şahıslar Komitesi Kıbrıslırum üyesi Aristos Aristotelus’un, Kılıçarslan köyündeki askeri bölgede gerçekleştirilen kazıların ilk safhasında 6 Kıbrıslırum kaybın kemik kalıntılarının bulunduğunu açıkladığını yazdı.
Habere göre Aristotelus, Kıbrıs’ın kuzeyinde askeri bölgede, 1974’ten beri kayıp olan Kıbrıslırumların kemiklerine ulaşılabilmesi amacıyla ilk kez gerçekleştirilen bu kazıların olumlu bir gelişme olduğunu ve elinde Kıbrıslırum veya Kıbrıslı Türklerin gömülü olduğu bölgelerle ilgili herhangi bir bilgi bulunan kişilere, bu bilgileri komiteye ulaştırması için çağrıda bulundu.
Aristotelus, komitenin şu anda, finansal ihtiyaçlarının belirlenmesi ve çalışmaların daha planlı yürütülmesi amacıyla üç yıllık bir operasyonel program şekillendirmekte olduğunu söyledi.
Kılıçarslan köyünde yapılan kayıp kazılarının, Otonom Kayıp Şahıslar Komitesi’nin çabalarının bir sonucu olduğunu kaydeden Aristotelus, bu gelişmenin, diğer askeri bölgelerdeki kayıp kazılarının yolunu açmasını umut ettiğini dile getirdi.
Daha katedecek yolları bulunduğunu ve bu sürece müdahil tüm taraflardan katkı beklediklerini belirten Aristotelus, komitenin kazı, kimlik tespiti ve kemiklerin iadesiyle ilgili çalışmalarının daha önceki süreçten hızlı ilerlediğini de ifade etti.
Aristotelus, kimlik tespitlerinin gündemde olduğunu ve komiteye bilgi akışının da sürekli olduğunu vurguladı.
Komitedeki Kıbrıslırum üyelerin her hafta toplanarak, ellerine geçen bilgilerin doğruluğu ile kesinliği üzerinde çalıştıklarını söyleyen Aristotelus, yapılan kazılardan sonuç çıkmaması olasılığını en aza indirmek için büyük çaba gösterdiklerini kaydetti.
Habere göre Aristotelus, ekonomik kriz nedeniyle kimlik tespit programı ödeneklerinde herhangi bir kesinti yaşanmamasını umut ettiğini de belirtirken, Eylül ayından Kasım ayı ortalarına kadar, Otonom Kayıp Şahıslar Komitesi’nin yeni bütçesi onaylanana dek, birtakım finansal boşluklar yaşayacaklarını söyledi. Aristotelus, kaynak bulmak için uğraştıklarını ve yeni Kıbrıslırum Yönetimi Başkanı’nı, kayıpların tespit edilmesi çalışmalarının oldukça kritik bir safhada bulunuyor olmasından dolayı detaylı bir şekilde bilgilendireceklerini belirtti.
Avrupa Parlamentosu’ndaki (AP) Kıbrıslırum Milletvekilleri’ne, komitenin çalışmalarının finanse edilmesi için yaptıkları katkıdan dolayı teşekkür eden Aristotelus, 2013-2014 yılı bütçesinin onaylanması öncesinde, bu yöndeki çalışmalarını yoğunlaştırmaları için çağrıda bulundu.
Aristotelus, şimdiye kadar olan çalışmalarda 347’den fazla kaybın kemik kalıntılarının ailelerine tespit edildiğini de anımsattı.
Kıbrıslıtürkler tarafından Larnaka’ya bağlı Tohni (Taşkent), Mari (Tatlısu) ve Zigi (Terazi) köylerinden 44 Kıbrıslı Türk’ün kemik kalıntılarının bulunamadığıyla ilgili suçlamaları da reddeden Aristotelus, söz konusu Kıbrıslıtürkler’in tutuklandıklarını ve iki otobüse bindirildiklerini, o zamandan sonra da ikinci otobüsteki kişilerden bir daha haber alınamadığını iddia etti.
Aristotelus, ilk otobüse bindirilen Kıbrıslıtürkler’in kemik kalıntılarının da Limasol’a bağlı “Yerasa” (Yerasa) köyünde bulunduğunu belirtti.
Habere göre Aristotelus, 44 Kıbrısltürk’ün kemik kalıntılarına ulaşabilmek için çabalarının sürdüğünü de kaydederken, bu kişilerin gömülü bulundukları yerlerle ilgili ellerinde herhangi bir bilgi bulunmadığını iddia etti.
Haber, diğer gazetelerde ise şu başlıklarla aktarıldı:
Haravgi gazetesi: “Askeri Bölgede Kazı Yapılması Olumlu Bir Gelişme”
Simerini gazetesi: “İşgal Bölgelerindeki Araştırmalar Doğru Yönde”
Politis gazetesi: “Sadece Kılıçarslan’da Olmasın”.
(TAK Ajansı Rumca Haber Bülteni’nden – 27.2.2013)