1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. “Kayıplar Komitesi’ni ACİL göreve çağırıyorum...”
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

“Kayıplar Komitesi’ni ACİL göreve çağırıyorum...”

A+A-

“Kayıp” Nesip Hasan’ın oğlu Fuat Nalcıoğlu, Kayıplar Komitesi’ne çağrıda bulunarak, tehlike altına giren, babası ile Cafer Bahaddin’in olası gömü yerinde acil kazı yapmalarını istedi.

Önceki gün bu sayfalarda yayımlanan Fasula’daki olası gömü yerinin burada bulunan yolun çatlaması ve yarılması sonucu tehlike altına girmiş olduğu yönündeki yazımızla ilgili olarak Fuat Nalcıoğlu bize bir elektronik posta göndererek şöyle dedi:

“Sevgili babacığım Nesip Hasan Galliga, çocukluk yılları yoksulluk içinde geçen birisi olarak, gençlik yıllarında gece gündüz çok çalışarak biz ailesine ortalama iyi bir yaşam kurmuş birisiydi. Dürüsttü, çalışkandı, vatanını, milletini ve ailesini seven birisiydi. Derken bir gün, hem de en mutlu gününde, ilk evladını evlendireceği gece, canını vermeye hazır olduğu milletinden ve teşkilatından bir grup çapulcu tarafından, suçsuz ve günahsız bir şekilde vurulmuştur. Bu vahim ve trajik vurulma olayı yetmezmiş gibi, bu çapulcu grup, sevgili babacığımı yaralı vaziyette oradan alıp “kayıp” etmişlerdir.

48 yıl önce, suçsuz ve günahsız yere vurulan ve yaralı vaziyette iken alınıp götürülüp “kayıp” edilen sevgili babacığım Nesip Hasan Galliga’yı bulma ihtimaline bu kadar yanaşmışken, onu tekrardan sonsuza dek “kaybetme” beni, 48 yıldır kocasının dönmesini bekleyen anneciğimi ve tüm ailemizi kahretmektedir. Acımız büyüktür ve tarifsizdir. Asli görevi kayıplarımızı bulmak olan Kayıp Şahıslar Komitesi’ni ACİL göreve çağırıyorum.

Ve sevgili babacığımın ve sevgili köylümüz Cafer Bahaddin’in muhtemel gömü yerinde ACİL kazı yapmaya davet ediyorum...”

2 Nisan 1966’da “Teşkilat” tarafından öldürülerek “kayıp” edilen Stavrokonnolu Nesip Hasan ile Cafer Bahaddin’in gömülü olduğu söylenen Fasula’daki mağaralarda, Kayıplar Komitesi tarafından 2010 yılında kazılar yürütülmüş, bazı insan kalıntılarına ulaşılmış ancak bunların antik bir gömü olduğu ortaya çıkmıştı.

“Kayıp” Nesip Hasan’ın oğlu Fuat Nalcıoğlu, bunun üzerine o günleri yaşamış olan başka şahitler bularak araştırmalarını derinleştirmiş ve Kayıplar Komitesi’ne, Fasula’da daha önce kazı yapılmış olan alandan çok da uzak olmayan bir noktayı, iki “kayıp” Kıbrıslıtürk’ün olası gömü yeri olarak göstermişti.

Ancak şimdi bu alan tehlike altına girmiş bulunuyor.

Fasula dışındaki bu olası gömü yerinin üstünden ve yanından bir toprak yol geçiyor ve toprak yol yarılarak çatlamış – eğer bu yol herhangi bir biçimde tamir edilecek olursa, o zaman buradaki olası gömü yeri de yok edilebilecek.

“Kayıp” Nesip Hasan’ın oğlu Fuat Nalcıoğlu, bu olası gömü yerinin tehlike altına girmesiyle ilgili olarak, gerek Kayıplar Komitesi yetkililerini, gerekse Cumhurbaşkanlığı’nı bilgilendirmiş bulunuyor.

Yıllardır babasının nerede gömülü olabileceği hakkında tek başına kesintisiz biçimde araştırma yürüten, o günleri yaşamış ve birşeyler bilebilecek olan şahitlerle bizzat görüşen, bu şahitleri olası gömü yerine götürerek onlardan bilgi alan ve bu bilgileri Kayıplar Komitesi yetkililerine aktaran Fuat Nalcıoğlu, babasından geride kalanları bulma umudunu hiçbir zaman yitirmemiş. Ancak Fuat Nalcıoğlu şimdi bu olası gömü yerinin tehlike altına girmesinden çok kaygılı... Bölgede bu yolun tamir edilmesiyle birlikte, bu olası gömü yerinin yokedilebileceğine inanıyor ve Kayıplar Komitesi’nden acil olarak bir an önce bu alana el atmasını rica ediyor.

Fuat Nalcıoğlu, her yıl “kayıp” babası anısına halen yaşamakta olduğu Akdoğan’da (Lisi) kan bağış kampanyası düzenliyor. Geçen yıl, babasının öldürüldüğü Stavrogonno’daki kahvehanede mevlit okutan ve köylülere helva dağıtan Nalcıoğlu, babasının ve Cafer Bahaddin’in olası gömü yerinde de bir anma toplantısı düzenlemişti. Babasının “kayıp” edildiği tarihin yıldönümünde yapılan Fasula’da olası gömü yerindeki anma toplantısına, Nesip Hasan’ın ailesi ve köylüleri de katılmıştı.

2 Nisan 1966’da Stavrogonno’daki kahvehane baskınında Nesip Hasan ile Cafer Bahaddin vurularak yaralanmışlar, sonra da “kayıp” edilmişlerdi. Kahvehanede bulunan Mustafa Finikeli ise ağır yaralanmış, daha sonra da vefat etmişti.

Bu yazı toplam 2285 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar