Fehime ALASYA
COVID-19 salgını nedeniyle 10 Mart’tan itibaren eğitime ara verdiklerini ifade eden Eğitim bakanı Nazım Çavuşoğlu, geride kalan ve ‘kayıp dönem’ olarak nitelendirilen eksikliklerin yeni eğitim yılında telafi edileceğini kaydetti, online eğitimin kayıpları telafi edemediğini söyledi. 

2020-2021 öğretim yılını 15 gün önceden açmayı planladıklarını dile getiren Çavuşoğlu, eğitim günleri ile haftalık ders saatlerinin uzayacağını, bazı faaliyetlerin sürelerinin kısalacağını ve kayıpların bir yıla yayılarak giderileceğini anlattı.

Tüm planlamaların salgının seyrine göre devam edeceğini kaydeden Çavuşoğlu, olası ikinci dalgaya da hazırlık yaptıklarını anlattı.

Salgının ilk günlerinde bunun kısa bir ara olacağını düşündüklerini, ardından ise sürecin uzadığını ve buna hazırlıksız yakalanıldığını kaydeden Çavuşoğlu, “Bunun uzun bir zaman dilimine yayılacağı ortaya çıkınca biz de diğer ülkeler gibi uzaktan eğitim ve online eğitime yöneldik. Tüm hazırlıksızlığımıza rağmen, tüm öğretmen arkadaşların seferberlik ilan ederek büyük bir çaba ile bu alanda çok ciddi yol kat ettik. Ülkemize bu yeni nesil eğitim sisteminde katkılarda bulundular. Ülke altyapısı ve eğitim açısından bu eğitimlere hazır değildik ama buna rağmen büyük yol kat ettik.” dedi.  

“Her ev internet veya cihaz altyapısına sahip değildi…”

Yarı dönemde yapılan yeni nesil uygulamaların eğitimde kayıplar vermeye yetmediğini dile getiren Çavuşoğlu, uzaktan eğitim ve online eğitim sistemini tamamen eğitim destek sistemi olarak değerlendirdiklerini ve öğrencileri bu dönemlerden sorumlu tutmadıklarını kaydetti.

Salgın sürecini ve bu süreçte yapılan çalışmaları yorumlayan Çavuşoğlu, özetle şunları dile getirdi:

“Süreç ilerledikçe eğitim kayıplarının çoğaldığı ve bunun online eğitimle, fırsat eşitliği de yaratarak telafi etmemizin çok olanaklı olmadığını fark ettik. Bu yeni nesil eğitim sistemini tamamen eğitim destek sistemi olarak ve eğitim kayıplarını en aza indirgemek maksatlı değerlendirdik ve öğrencilerimizi bu dönemlerden sorumlu tutmadık. Bu süreçte fırsat eşitsizlikleri de ortaya çıktı. Buradaki fırsat eşitsizliği sebepleri herkesin aynı gelir seviyesine sahip olmamasından kaynaklandı. Her ev internet veya cihaz altyapısına sahip değildi. Bu nedenle bu eşitsizliği ortadan kaldırmak için BRT ekranlarından yayın yapmayı öngördük. Tüm bunlar ülkemiz için de yeni adımlardı ve murat ettiğimiz hedeflere ulaşmadık. Bu tecrübe ile artık bu sistemden kopmamamız gerektiği ve devam etmemiz gerektiği gerçeğiyle yüz yüze kaldık. Bu bağlamda gelecek yıl bu konuda daha iyi olmak için öğretmenlerimize online eğitim nasıl verilir eğitimi veriyoruz. Kısa sürede çok yol kat ettik ama daha çok yolumuz var. Bu bağlamda yapılan çalışmalarımız da herhangi bir ikinci dalga durumuna karşı tedbirdir.

Eğer ikinci dalga gelirse bizler online eğitimde, eğitim verme noktasında çok daha iyi bir noktada olabiliriz. Her evde bir bilgisayarın veya tabletin olması için de ayrıca çalışmalarımız var. Türkiye’de olan bir istemin benzerini burada da yapmak istiyoruz, projesini hazırladık ve Türkiye’ye sunmuştuk ama salgın nedeniyle hayata geçiremedik. Bunu da öğrencilerimize kazandırırsak o zaman ikinci dalga hazırlıklarımız da daha çok ileriye gitmiş olacak. Sıkıntılarımızı aşacağız.”

“2. Dalga gelmezse kayıplarımızı tamamen telafi edeceğiz”

Bu süreçte en büyük sıkıntının eğitim kayıplarının telafisi olduğuna değinen Çavuşoğlu, bununla ilgili 2020-2021 öğretim yılında telafiye yöneleceğini kaydetti.

Yeni yılda eğitim-öğrenim süresini uzatarak, müfredata 10 Mart’ta bırakılan yerden devam ederek, bunu bir yıla yayarak giderileceğini belirten Çavuşoğlu, “2. Dalga gelmezse 2020-2021 yılında eğitim kayıplarımızı tamamen telafi edeceğiz. Hem süre hem de okul saati olarak her türlü çalışmayı yaptık, bunları uzatarak telafilere yöneleceğiz.” dedi.

Eğitim günleri, haftalık ders saatleri uzayacak, faaliyet süreleri kısalacak, kayıplar giderilecek

Akademik takvim çalışmalarının ve müfredat organizesinin başladığını vurgulayan Çavuşoğlu, “2020-2021 yılında mutlaka okulun açık olduğu eğitim günleri uzayacak, okulun açık olduğu günler içinde törenler veya diğer faaliyetlerin süreleri daraltılarak zaman kazanılacak, öğleden sonraya dersler kaydırılacak, haftalık ders saatleri uzatılacak ve kaybımızın tümü giderilecek.” dedi.

İlk ders zilinin 1 Eylül’de çalışması öngörülüyor

Gelecek öğretim yılı öğrenciler için ilk ders zilinin en geç 1 Eylül’de çalmasının hedeflendiğini işaret eden Çavuşoğlu, “Gelecek öğretim yılını 15 gün önceden açmayı planlıyoruz. Tüm bunlarla ilgili sendikalarla da birlikte çalışmalarımız sürüyor. Böylelikle 10 Mart’tan bıraktığımız müfredat kayıplarını bir yıla yayıp tamamlayacağız, yeter ki sağlığımız yerinde olsun.” dedi.

Sınıf Geçme Tüzüğü…

Gündemde olan Sınıf Geçme Tüzüğü ile ilgili de birkaç gün içerisinde detaylı açıklama yapılacağını ifade eden Çavuşoğlu, “Sınıf Geçme Tüzüğü içeriğini değiştirdik, bu da ilerleyen günlerde açıklanacak. Sınıf geçme sistemi bu döneme has bir sistem olacak ve geçici bir düzenleme yapacağız. Bunu da gelecek hafta yayımlamayı planlıyoruz. Tüzük çalışmalarımız tamamlandı ama burada hukuki yol izlenecek ve gelecek hafta umarım yayımlanacak. Mezuniyetler, bütünlemelerle ilgili yeni düzenlemeler yaptık. Bunlar Bakanlar Kurulu’na sunulacak, Savcılığa gönderdik, onun görüşü bekleniyor. Bu konuyla ilgili ilerleyen günlerde daha detaylı açıklama yapılacaktır.” şeklinde konuştu.