Haftanın maçı olarak değerlendirilen Yenicami- DTB karşılaşması,  çok güzel bir zemin ve çok bir havada oynandı.
       

      Karşılaşmanın 7.dakikasında gelen penaltı golü, futbol adına güzel başlayan ortamı önemli ölçüde gerdi. Kenneth'in düşürülmesi yüzde yüz penaltı idi. Bu penaltıya itiraz etmek ve oyunu germek yanlıştı.

             Hâlbuki oyun, futbol adına gayet güzel başlamıştı. Penaltı öncesi oluşan pozisyona itiraz ettiğini söyleyen kenar yönetim, aşırı bir şekilde itirazlarını sürdürünce hakemin kontrolünü elinde kaçırmasına neden oldu. O andan itibaren her iki takımın lehine ve aleyhine birçok hatalı kararlar verildi. Ancak 42. dakikada gelişen bir faul neticesinde, DTB’den kaleci Ozan Mercan ve yabancı oyuncusu İyoyi Believe kırmızı kartla oyun dışında kalınca dengeler değişti.

             Yenicami oyunun genelinde topa hâkim ve kendinden emin bir biçimde oynamaya çalıştı. Birçok gol pozisyonuna girdi ve ilk devrede bulduğu iki gol ile de oyundaki etkinliğini elinde tutmaya çalıştı.

             Futbolda kenar yönetimlerin rolü çok önemlidir. Onların tavırları hem tribünleri hem de futbolcuları etkiler. Sakin oldukları zaman tepkiler sakin, hırçın oldukları zaman tepkiler hırçın olur. Dünkü maçta DTB kenar yönetimi penaltı olayından dolayı aşırı gerginlik ve tepki gösterince, oyuncular da bundan olumsuz etkilendiler.

            Maçın ilk devresinin sonunda gelen iki kırmızı kartla, Doğan'ın ikinci devreye havlu atacağı düşünülürken, ikinci devredeki oyunları ile adeta alkışı takdiri hak ettiler.

             Demek ki 7.dakikadaki penaltıya bu kadar tepki gösterilmeseydi, her şey tersine dönebilirdi. Doğan futbolcularının ikinci devrede ortaya koyduğu oyun bunu düşünmemize neden oldu.

           Yenicami güçlü ve tecrübeli bir takım. Üstelik de bu sezonun şampiyonluk yolundaki en güçlü ekibi. Yenicami ile oynarken tedbiri elden bırakmamak ve oyun disiplininden uzaklaşmamak lazım. Nasıl ki ikinci devre 9 kişi olmalarına rağmen gol bulmuşlardır, oyundan kopmayıp 11 kişi ile maça devam etmiş olsalardı, sonuç farklı olabilirdi.

             Sporun ruhunda, iki önemli unsur vardır. Biri, rakibini küçümsemeyeceksin, ikincisi oyun disiplininden uzaklaşmayacaksın. 9 kişi kalan rakip karşısında, rahat ve duygusal oynarsanız, kalenizde golü de görürsünüz. 9 kişi kalan bir takıma, fazla pas yaparak yormanız gerekirken, ayağınızda fazla top tutarak topu ezerseniz, fark yapacağınız maçta oyunu uzun bir süre sıkıntılı geçirmek zorunda kalırsınız. Yenicami ikinci devrede adeta çuvalladı. Sanki 9 kişi oynayan taraf onlardı. Bütün takım bir anda motivasyonlarını kaybetmiş, saha içerisinde ne yaptığını bilmeyen bir takım görüntüsüne büründü.

Esin'in penaltı golünü attıktan sonra spor yazarlarına, formsuz olmasından dolayı kendisine yöneltilen eleştirilere cevap şeklindeki hareketi hoş değildi. Esin yetenekli ve iyi bir futbolcu. Zaman zaman form düşüklüğü olacaktır. Spor yazarı abileri de kendisini eleştirecektir. Nasıl ki iyi oynadığında aynı spor yazarı abileri kendisini göklere çıkartıyor, kötü oynadığında da eleştireceklerdir elbette. Ama sen hiçbir zaman spor yazarı abilerine karşı öyle bir hareket yapmayacaksın.

Buna karşın DTB futbolcularının dirençleri, mücadeleci ve azimli oyunları,  tüm sporseverlerin takdirini kazanmaya yetti. Gençliğin vermiş olduğu dinamizm ve hırs, ikinci yarıda kendilerini ayakta tutan en büyük unsurdu. Yoruldular ama yılmadılar. Mağlup olmalarına rağmen, gösterdikleri üstün performanstan dolayı kendilerini kutluyorum.