Geçişler resmen işkenceye dönüştü!

Özellikle Kermiya – Metehan – Aydemet!

Aynı noktadan bahsediyoruz...

Üç ismi var burasının...

Lefkoşa’daki tek araçlı geçiş kapısı...

Lefkoşa’daki üç kapıdan biri...

-*-*-

Lefkoşa en az üç kapı daha istiyor...

Aç Alayköy’den bir tane...

Haspolat’tan da bir tane...

-*-*-

Dışişleri Bakanı “gerek yok” diyor...

Belli ki O’nun tek derdi, Anavatanı!

Anavatan ne derse o!

-*-*-

Peki Anavatan’ın değerli yöneticilerinin, sidikli Kıbrıslı Türklerin Kermiya’da otomobil içinde 3 saat beklemesi çok mu umurunda?

Değil tabii ki!

-*-*-

Peki bizim yöneticiler?

Kendi toplumundan bu kadar nefret eden başka bir hükümet var mı?

-*-*-

Var!

Kıbrıs Cumhuriyeti hükümeti!

-*-*-

Al birini vur ötekine!

Geçişleri kolaylaştırıp insanlarını rahatlatmalarını beklediklerimizin; anavatanları uğruna bu ülkenin iki toplumunu bir birine kırdırtanlar olduğunu da unutmamak lazım ki o da ayrı bir mesele!

Diploma sahtecilerimiz ve alay konusu itibarımız!

KKTC Meclisi 2025 Bütçesi’nde “Eğitim”i konuştuğu saatlerde, bir emekli üniversite hocamız, Lefkoşa’nın güney tarafında bir üniversitede, part time ders verme konusunda bir mülakatta ya da toplantıdaydı...

-*-*-

Hocaya mülakatta tabii ki sordular; “CV’nizi okuduk ama yine de soralım, nerelerde eğitim aldınız...?”

-*-*-

Hoca cevap vermeden, toplantıdaki bir “şakacı” karakter, “Sahte devletin sahte diploma dağıtan üniversitesinden değil herhalde...” dedi!

-*-*-

Bu ve benzer “şakalar” çok sık yapılıyor...

Hocamız, “bu bir rastlantı belki ama aynı gün, iki farklı yerde daha, mesleğimle alakalı sohbet açıldı, yapılan şakalar aynı aşağılayıcı şekildeydi!”...

-*-*-

Sahte diploma!

-*-*-

Ersin Tatar, bu konuda bizim gibi konuyu yazanları ya da sık sık dile getirenleri suçluyor!

Bir kez bile, sahte diploma satan üniversitenin kime ait olduğunu – sahtelemeyi kimin yaptığını  ve bizi Dünya’ya kimin rezil ettiğini söyleyemedi!

Dünya’nın sorunları…

Yapay Zeka motorlarından birine geçtiğimiz gün sordum; “Dünya’nın yaşadığı sorunlar nelerdir?”…

-*-*-

Hani biz bu sorunların neresindeyiz?

Ne kadar tedbir alıyoruz!

-*-*-

Örneğin “deprem riski”nden söz ediliyor ama ülkede en basit anlamda dahi tedbir yok…

“Olsun, bakarız”lardayız!

-*-*-

Bir de Meclis’imiz şu anda 2025 Bütçesi ile uğraşıyor; bir yığın sorun ve sıkıntı var; hükümet onlara çözüm üretemiyor, para yok, bütçe açık, Anavatan’ın da belli ki zerre umurunda değil; çünkü umurunda olsa bu salya hükümet beş dakika bile o koltuklarda oturamayacak!

-*-*-

Neyse!

Yapay Zeka bana Dünya’nın şu anda “derdi” olan on başlık sıraladı…

Mesela birincisi İklim Değişikliği…

Atmosferdeki karbon dioksit seviyelerinin artması, havaların ısınması ve iklim sistemlerinin bozulması gibi sonuçlar doğuran bu birinci mesele ile ilgili KKTC’de hiç bir tedbir alınmıyor, en küçük bir kıl kıpırdatma yok!

-*-*-

Dünya, “Ormanların Tahrip Edilmesi” ile de boğuşuyor… Çünkü mesela yapay zekaya göre “…  Ormanlar, yaşam alanları ve çevre sağlığı açısından kritik öneme sahiptir… Ancak, ormanlar ağır çevresel hasar görmekte ve bu da türlerin soyu tükenmesine yol açabilir…”

KKTC’de ormanlarımız çok ciddi şekilde çam kese böceği istilasındadır ve bu konuda dört – beş yıldır yine kıl kıpırdatılmamaktadır!

-*-*-

“Aşırı Nüfus Artışı” da Dünya’nın sorunları arasındadır çünkü yapay zekaya göre, “… Dünya nüfusun hızla artması, kaynakların tükenmesine ve yaşam kalitesinin düşmesine yol açabilir”…

KKTC’de en ciddi “faul” bu alandadır…

Belki de KKTC, tüm Dünya’da tanınmış ya da tanınmamış – sahte veya yasal nüfusunu bilmeyen tek devlettir… Ve hiç bir hesap, hiç bir proje, hiç bir plan tutarlı değildir…

-*-*-

Dünya, “Toprak Degradasyonu” diye bir sorunla da uğraşıyor… Bu sorun da şuymuş: “… Toprak erozyonu ve verimlilik kaybı, tarım üretimini etkileyerek gıda güvenliğini tehdit eder”…

Bizde mi?

Biz toprağı sadece çalıyoruz, satıyoruz veya kirletiyoruz!

-*-*-

Kirlilik demişken, “Hava Kirliliği” de Dünya’nın sıkıntısı…

Özellikle son yıllarda Meteoroloji sık sık “toz taşınımı” diye uyarıda bulunuyor… Nedir toz taşınımı? “… havayı kirletebilecek ve sağlığımızı tehdit edebilecek” bir olaydır…

Tedbir mi?

Düşünmedik bile!

-*-*-

Dünya’da bir başka önemli sorun, “Güvenlik ve Savaşlar”…

Maşaallah Anavatanımızla birlikte, bu konuda hep kışkırtan, tehdit eden taraftayız ve ne yazık ki barış için en küçük bir gayretimiz de yok! Hatta barış için gayret gösterenlerin tümüne birden “hain” diyen bir yapımız söz konusu…

-*-*-

Dünya’nın ve KKTC’nin en önemli sıkıntılarından biri de “Enerji Krizi…

Çok şey yapabiliriz… Özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı, enerji verimliliği, var olan üretimin sağlamlaştırılması gibi konulara hiç kafa yormuyoruz; Türkiye’den bir şirkete açıkçası “.ıçımızı” teslim etmiş durumdayız!

-*-*-

Bir çok ülkede ciddi sıkıntı olan “Sağlık Sorunları” elbette bizde de var!

Ama bizde çalışan bir sağlık sistemi olmadığı gibi, devlet bu alanda çoğalan nüfusa kesinlikle yetmiyor! Yoksul insanların ülkedeki en büyük sorunu bu ve bu sorun çözümsüz!

-*-*-

“Ekonomik Fırsat Eksikliği ve İşsizlik” de Dünya’nın ciddi sıkıntıları içerisinde…

Bizde mi?

Bizde bu sıkıntılar, tam anlamıyla rüzgara teslim!

Nasıl ve ne taraftan eserse!

-*-*-

Ve gerek Dünya’nın gerekse KKTC’nin en büyük sorunlarından biri… Uyuşturucu Bağımlılığı ve Ticareti…

Sıfır tedbir, sıfır siyaset, sıfır çaba!