1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. Kıbrıs deneyimini Suriye için Birleşmiş Milletler’e aktardık...
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

Kıbrıs deneyimini Suriye için Birleşmiş Milletler’e aktardık...

A+A-

10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde, Lefkoşa’da, ara bölgede, Birleşmiş Milletler denetimindeki Ledra Palas otelindeki iki toplumlu faaliyetler için kullanılan noktada, “kayıplar”a ilişkin Kıbrıs deneyimini Suriye için Birleşmiş Milletler’in Suriye’deki Kayıp Şahıslar’la ilgili Uluslararası Bağımsız Enstitüsü yetkililerine aktardık.

10 Aralık 2024 Salı günü, iki toplumlu kayıp yakınları ve savaş mağdurlarının ortak örgütü olan “Birlikte Başarabiliriz”in  lideri Hristos Eftimiu'yla birlikte Birleşmiş Milletler'in Suriye'deki Kayıp Şahıslarla ilgili Uluslararası Bağımsız Enstitüsü'nden  Ugo Cedrangolo ve Reem Hashem'e Kıbrıs'taki "kayıplar"la ilgili çalışmalarımızı sunduk.  “Birlikte Başarabiliriz” lideri Hristos Eftimiu da Kıbrıs’ta iki toplumdan kayıp yakınlarının yıllardır birlikte çalıştığı tek örgütlenmenin faaliyetlerini ve nelerin yaşandığını aktardı.

 

KIBRIS DENEYİMİ...

Birleşmiş Milletler’in Suriye’deki Kayıplar’la ilgili Uluslararası Bağımsız Enstitüsü yetkililerine Kıbrıs'ta "kayıplar"a dair deneyimlerimizle ilgili fotoğraflarla bir sunuş yaptık, ayrıntılı sorularını yanıtladık. Kıbrıs'ta “kayıplar” konusunda yaşananlardan hareketle "Yapılması ve kesinlikle yapılmaması ya da dikkat edilmesi" gereken noktaların altını çizdik çünkü bu Enstitü henüz gelişme aşamasında ve dünyada başka çatışma bölgelerinde yaşanmış olanlardan çeşitli değerli şeyler öğrenme olanağı var.

Enstitü yetkilileri, Kıbrıs'tan önce Kolombiya'da “kayıplar”la ilgili deneyimlere ilişkin yerinde incelemeler yapmışlar, gelen yılın başında da Bosna'da kayıplarla ilgili yaşanmış deneyimleri yerinde dinleyeceklerini aktardılar... Bir süredir temasta olduğumuz Enstitü’nün yanısıra, geçen sene de Suriyeli kayıp yakınlarıyla yine Ledra Palas'taki aynı odada, değerli arkadaşımız Hristalla Yakintu'nun fasilite ettiği toplantıda bir araya gelmiştik. Geçen seneki etkinlikte de Suriyeli kayıp yakınlarının örgüt temsilcileri yaşadıklarını aktarmış, biz de Kıbrıs’ta yaşananları kendilerine anlatmış ve deneyimlerimizi paylaşmıştık.

 

ETKİNLİKLERİMİZDEN ÖRNEKLER

Birleşmiş Milletler’in Suriye’deki Kayıplarla ilgili Bağımsız Enstitüsü yetkililerine etkinliklerimizden ve araştırmalarımızdan örnekler verdik, bu konuda kayıp yakınlarıyla nasıl çalıştımız yönünde somut bilgiler paylaştık...

Enstitü yetkilileriyle toplantımızda, Suriye'de yeni dönemle ilgili umutlarımızı ve kaygılarımızı da dile getirdik, Suriyeli kayıp yakınları için iyi sonuçlar alınmasını diledik ve etnik çizgilerin ötesinde ve taksime rağmen Kıbrıs'ta birlikte çalışıyor olma deneyimimizi paylaşarak kendilerine yardım sözü verdik.

Bu önemli toplantıyı fasilite eden Kayıplar Komitesi’nde BM Üye Vekili (Üçüncü Üye Vekili) Bruce Koepke'ye ve herşeyin aksamadan yapılmasını sağlayan KŞK'dan Bayan Andrea'ya yürekten teşekkür ediyoruz.

oncelikli-sayfa-17-gecen-yil-da-ara-bolgede-ledra-palasta-suriyeden-kayip-yakinlarina-kibristaki-calismalarimizi-anlatmistik.jpg

Geçen yıl da ara bölgede, Ledra Palas'ta Suriye'den kayıp yakınlarına Kıbrıs'taki çalışmalarımızı anlatmıştık...

oncelikli-sayfa-17-soldan-saga-ksk-yetkilisi-bruce-koepke-hristos-eftimiu-bm-enstitusunden-reem-hasim-ve-ugo-cendrangolo-ile-birlikte.jpg

Soldan sağa KŞK yetkilisi Bruce Koepke, Hristos Eftimiu, BM Enstitüsü'nden Reem Haşim ve Ugo Cendrangolo ile birlikte...

sayfa-17-birlikte-basarabiliriz-orgutu-lideri-hristos-eftimiu-ledra-palasta-bir-sunusta-001.jpg

 Birlikte Başarabiliriz örgütü lideri Hristos Eftimiu, Ledra Palas'ta bir sunuşta...

sayfa-17-bmnin-suriyeyle-ilgili-uluslararasi-enstitusunun-yetkililerine-etkinliklerimizden-de-ornekler-sunduk.jpg

BM'nin Suriye'yle ilgili Uluslararası Enstitüsü'nün yetkililerine etkinliklerimizden de örnekler sunduk...


“Suriye’deki çatışmalar nedeniyle 150 bin kişi kayıp edildi...”

Uluslararası Kayıp Şahıslar Komisyonu yaptığı açıklamada, Suriye’deki çatışmalar nedeniyle 150 bin kişinin “kayıp” olduğunu belirtti..

Uluslararası Kayıp Şahıslar Komisyonu tarafından 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde yapılan açıklamada, “Suriye’deki gelişmeler, kayıp yakınlarının umutlarını tazelemiştir. Bazı aileler hiç temas olmaksızın tutuklu bulunan yakınlarıyla buluşmanın sevincini ve rahatlamasını yaşıyor. Önümüzdeki günlerde umarız ki daha fazla sayıda tutuklu serbest bırakılır ve aileleriyle bir araya gelirler ve yine umarız ki adalet ve gerçekle ilgili hakları uzun vadede yerine getirilmiş olur” denildi.  Açıklamayı okurlarımız için özetle derleyip Türkçeleştirdik. Açıklamada devamla şöyle denildi:

***  Suriye’de yaşananlar ışığında, tüm ilgili tarafların işbirliği yapması kaçınılmazdır. Böylesi bir işbirliği, Suriye’de çok büyük sayıdaki kayıplarla ilgili etkili bir sürecin yerleştirilmesini mümkün kılacaktır. Umuluyor ki böylesi bir süreç, genetik bilimini, veritabanı teknolojisini, Suriye’nin yeni yasama ve kurumsal çerçevesi içinde kullanacaktır. Umulan odur ki gerek Suriye içinden, gerekse Suriye dışından yetkililerin desteğini alacaktır ve kayıp yakınlarının da doğrudan taraf olmasıyla ivmeyi sürdürebilecektir.

***  Bugün Uluslararası İnsan Hakları Günü’dür ve Suriye’nin kayıplarında büyük bir adım atılması için bir fırsat penceresi vardır – bu kayıplar arasında çatışmalar nedeniyle kitlesel yerinden edilmeler esnasında ve evinden ve yurtdışından alınarak “kayıp” edilenler vardır.

***  Geçtiğimiz Cuma günü Suriye’deki gelişmeleri dakikası dakikasına izlerken, Uluslararası Kayıp Şahıslar Komisyonu da Lahey’de Suriye’nin kayıp şahıslar konusunda çalışmakta olan uluslararası örgütler ve sivil toplum temsilcileriyle bir konferans düzenlemekteydi. Bu konferanstaki katılımcılardan biri de İltica Eden Kayıp Yakınları Örgütü kurucularından Betül Karbiçha idi ve yaptığı konuşmada kayıp yakınlarının kahıpları hakkında kurbanların öykülerini anlatmaya ihtiyaç duyduklarını belirtti, onbinlerce kayıp Suriyeli’nin başına gelenlerle ilgili anlatılanların başkaları tarafından dikte edilmemesi gerektiğinin altını çizdi.

*** Karbiçha, 20 yaşındaki kızkardeşi Ağustos 2014’te Akdeniz’i Libya’dan yola çıkıp geçerek İtalya’ya giderken “kayıp” olduğu zaman bu örgütü kurmaya karar vermişti. Maysun, o gün “kayıp” olan ve akıbeti bilinmeyen 170 Suriyeli arasındaydı.

***  Karbiçha örgütlerin yıllardır kayıplar hakkında bilgi topladıklarını ancak farklı Suriyeli ve uluslararası örgütler arasında net ve üzerinde uzlaşmaya varılacak bir strateji olmaksızın, bu bilgilerin herhangi bir işe yaramayacağını belirtti.

***  Suriye’de yaşananlar ışığında, tüm ilgili tarafların işbirliği yapması kaçınılmazdır. Böylece çok büyük sayıdaki kayıp şahıslar konusunda etkili bir süreci başlatmak mümkün olabilir böylesi bir işbirliğiyle.

***  Suriye’de adaletin yerine gelebilmesi için adımlar şimdi atılmalıdır – insanların tutuklandığı, tutuklulara yönelik getirilen suçlamaların ya da suçlama yapılmamış olmasının, tutuklama koşullarının ve ölüm koşullarının aydınlatılacağı kanıtların korunması gerekmektedir. Öldürme olaylarının yaşandığı veya diğer insan hakları ihlallerinin yaşanmış olduğu alanlar suç mahallidir. Buraları mühürlenmeli ve ilerleyen dönemde incelenmelidir – gerçeği korumak ve bu suçlardan sorumlu olanları adalete teslim etmek için bu yapılmalıdır.

***  Suriyeli kayıp yakınları ve Suriye’den sivil toplum örgütleriyle birlikte çalışmakta olan Uluslararası Kayıp Şahıslar Komisyonu, Suriye’den 28 bin 200 kayıp şahsın yakını olan 76 bin 200 kişiden veri toplamış durumdadır. ICMP (Uluslararası Kayıp Şahıslar Komisyonu) ayrıca iki tutuklama merkezinin yanısıra 66 yoplu mezar yeri hakkında da raporlar almış durumdadır.  

***  ICMP, tam olarak çalışmaya başladığı zaman Suriye’den Kayıp Şahıslar’la ilgili BM Bağımsız Enstitüsü’yle işbirliğini arttırmaya isteklidir. Ve son günlerde yaşananlara bakıldığında, ICMP gerçeğin ortaya çıkması ve zorla kayıp edilenler ve onların ailelerine yönelik adaleti sağlamak için Suriye’deki tüm ilgili taraflarla çalışmaya da hazırdır.

***  Uluslararası İnsan Hakları Günü’nde etkili eylemlerin hızla yapılabileceğinin altını çizmek önemlidir. Betül Karbiçha çeşitli örgütlerle yıllarca çalışarak kızkardeşinin kayıp edilmesini araştırdı. Onun gibi onbinlerce Suriyeli gerçeği ortaya çıkarmaya çalıştı – hepimizin üstüne düşen şey de yapıcı biçimde ve işbirliğiyle çalışmak ve onlara gerçeği ortaya çıkarmaları ve adaletin yerine gelmesi için yardım etmektir.

***  ICMP anlaşmalara dayalı hükümetler arası bir örgüttür, hükümetlerin ve diğer ilgili tarafların işbirliğini sağlayarak çatışmalar, insan hakları ihlalleri, felaketler, örgütlü suçlar, göçmenlik ve diğer nedenlerden ötürü kayıp edilmiş olanların bulunmasına yardım etmektedir. ICMP’nin Suriye programı Birleşik Krallık ve Almanya tarafından da desteklenmektedir.

sayfa-16-ustteki-habere-resim-001.jpg


Lübnan Kayıplar için Eylem örgütünden çağrı: “Teyit edilmemiş bilgileri paylaşmayacağız...”

Lübnan’dan “Kayıplar için Eylem” (“Act for the Disappeared”) örgütü Suriye’de yaşananlarla ilgili bir açıklama yaparak, Suriye’deki hapishanelerde tutulan Lübnanlı tutuklularla ilgili “sabırlı” olunmasını istedi, tutukluların serbest bırakıldığına dair “teyit edilmemiş bilgileri paylaşmayacaklarını” duyurdu.

Açıklamayı okurlarımız için özetle derleyip Türkçeleştirdik. Açıklamada şöyle denildi:

***  Suriye’deki şimdiki durum karmaşıktır ve gerek yerli gruplar, gerek Uluslararası Kızılhaç Örgütü, gerekse Lübnan Kayıp Şahıslar Ulusal Komisyonu gibi resmi kurumlar için doğru bilgilere ulaşabilmek maksadıyla zaman gerekmektedir.

***  Kamuoyundan bu çerçevenin gerektirdiği duyarlılık ve doğru bilgilere ulaşma ihtiyacını kabul etmesini istiyoruz. Bu durumda bilgi paylaşırken sabır ve temkin gerekiyor. Biz, resmi olmayan ya da güvenilir olmayan kaynaklara dayanan, teyit edilmemiş bilgileri paylaşmayacağız.

***  Dürüst olmalı ve pek çok ailenin sevdiklerine kavuşamayabileceği yönündeki acı gerçekliği kabul etmeliyiz. Medya spekülasyonları ve sabırsızca yapılmış duyurular, sahte umutlara yol açma ve zaten derin acılar içinde olan aileleri yeniden travmatize etme riski taşımaktadır. Bu acı, devam eden bir işkence gibidir ve kayıp yakınlarının acısını, yanlış bilgiler ya da dizginlenmemiş habercilikle arttırmaktan kaçınmamız çok önemlidir...

***  Kamuoyuna ve medyaya da netleşmeden ve resmi bir süreç aktive edilmeden önce teyit edilmemiş bilgileri yaymaktan kaçınmaları çağrısında bulunuyoruz. Bu ölçülü tutum, acı içindeki ailelerin onurunu koruyacak ve gerçeği arama süreçlerinde sorumluluğu sağlayacaktır.

***  Aynı derecede önemli olan bir diğer nokta da herhangi bir gerçeği arama insiyatifinin travmalara duyarlı olması ve akıl sağlığı ve psikososyal destek programlarıyla entegre edilmiş olması gerektiğidir. Bizler travmaya duyarlı bir rehber hazırlamış bulunuyoruz ve son günlerde kayıp yakınlarını elimizden geldiğince dinleyip onları desteklemeye çalışıyoruz. Ancak bu çabanın da daha fazla desteğe ve etkili biçimde daha fazla aileye ulaşabilmek için genişletilmeye ihtiyacı vardır.

***  Tüm ilgili tarafları – hükümet ve hükümet dışı sivil toplum ile medyayı – travma bilgisine sahip yaklaşımlara öncelik tanımaya, kayıp yakınlarına yönelik anlamlı ve destekleyici uygulamalar yapmaya çağırıyoruz. Bu destekleyici çabalar ve bilgi için şu mail adresine yazabilirsiniz:

 

[email protected]

Bu yazı toplam 506 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar