Zekai Altan

Bana Kuzey Kıbrıs’tan sözlü ve facebook’tan da çok sık sorulan sorular oldu son zamanlarda. Güney Kıbrıs’ta Cyprus Food Museum tarafından “Culunary Art”ta davetli olarak çağrıldım. Kıbrıs Mutfağı Fotoğraf yarışması yapıldı. Yarışmaya konuşmacı ve Kıbrıs Mutfağı üzerine sunum yapmak için davet edildim. Açılış konuşması ile Kıbrıs mutfak kültürüne yönelik kırk beş dakikalık bir sunum. Bana yöneltilen sorular daha çok hangi dilde konuştum, nerde idi, kim çağırdı v.s. Gariptir konferans öncesi bana benzer sorular soruldu. Açıkladım. Konferans süresince de açıklamalarda bulundum. Güney’de bana sorulan soru “Kıbrıs Türk Mutfağını nasıl tanımlarsınız” diye. Ben de böyle bir mutfak oluşmadı, yoktur diye cevap verdim. Benim mutfağım Kıbrıs “Ada” mutfağıdır açıklamasından sonra soruyu örnek fotoğraf ve öykülerle hatta yerinde etimolojik açıklamalar ile de anlatmaya çalıştım.

MUTFAK HEPİMİZİN
Günün sonunda Kıbrıs Mutfağının hepimizin olduğunu kanıtladık. Bugünkü sayfamızda bol fotoğraflı bir sunum yapacağız. Aynı sunumu konferansta yaptık ve şunu söyledik. Bana hangisinin Kıbrıs hangisinin Kıbrıs Türk mutfağı olduğunu söyleyin ve ben de ikna olayım dedikten sonra katılımcılar arasındaki özellikle genç nesil gerçeği öğrenmiş oldu. Ve Ada mutfağının ve kültürünün hepimize ait olduğunu anlattık. Kaldı ki görsel olarak verdiğim örneklerin ne olduğunu bile bilemediler. Unutulduğunun en güzel kanıtlarını gördük. Orta yaşlı dinleyiciler ben anlattık sonra onlar da yavaş yavaş hatırlamaya ve anlattıklarımı onaylamaya başladılar.

KÜLTÜREL YOZLAŞMA
İşin özü şu; “Ulusları baskı altında tutma politikası, onları bölme politikasıdır. Ayrıca bu, halkların bilincini sistemli olarak yozlaştırma politikasıdır.” Kültürel asimilasyon ise, bir kültürün, kendi içindeki azınlık kültürü eritmesi ve kendine benzetmesidir. Asimilasyon normal bir süreçle olabildiği gibi devlet eliyle zorla da olabilir. Olaya bir de kültürel yozlaşma açısından bakacak olursak yabancı kültürlerin olumsuz etkisi ve toplumun kendi öz değerlerine yeterince sahip çıkmaması sonucu meydana gelen kültürel bozulmadır. Kıbrıs’ta çeşitli nedenlerle yaşananlar budur. İşte sunum bu eksende yapıldı. Ve Kıbrıs mutfağının oluşumdaki yemek, tatlı, ekmek ve sebze meyve gibi isimlerin kökeninden ahtabot samarellasına, el makarnası, bannalı pilav, harnıp sucuğu ve paluzesi, hırsız kebabı, hellim, üzüm sucuğu ve şeftali kebabına kadar sunarak anlattık. Ve çıkan sonuç ise Kıbrıs Mutfağına sahip çıkmak.  Biz de bunu yapmaya çalışıyoruz.