Kıbrıs Mutfağında Garavolli
Bodiride zivaniyası, tabakcıkta da gaynanmış garavoliler… Yanında da zeytinyağı ve sirke ile hazırlanmış sarmısaklı sosu. Bodiriden zivaniyasını içer, diğer taraftan da pironun (çatalın) ucu ile çıkarttığı garavolliyi zeytinyağına ve sirkeye batırarak mez
Zekai Altan
Kıbrıs mutfağı oldukça varsıl bir mutfaktır. Tarihsel süreç içerisinde farklı ülke kültürleri ile etkilenerek biçimlenmiştir. Kıbrıslı Türkler her ne kadar da müslüman olsalar da garavolliyi, yani salyangozu yerler. Tümü olmasa da genelde çok sevenleri ve yiyenleri vardır. Özel bir mezedir. Hatta mezeden de öte çok eskilerde et yerine yeniliyordu. Pilava ve fasulyeye et niyetine ilave edilerek yenirdi. Aynı zamanda Kıbrıs mutfak kültüründe özel bir yere aittir. Lurucina’da (Akıncılar) rahmetli Nafi dedemiz vardı. Özellikle yaz mevsiminde işten geldikten sonra banyosunu yapar, atleti ile kapının önünde sandalyesine oturur, bir ayağını da ikinci bir sandalyeye uzatırdı... İkinci sandalyesi aynı zamanda küçük masa görevini yapıyordu. Hiç unutamadığım bir görüntü. Bodiride zivaniyası, tabakcıkta da gaynanmış garavoliler… Yanında da zeytinyağı ve sirke ile hazırlanmış sarmısaklı sosu. Bodiriden zivaniyasını içer, diğer taraftan da pironun (çatalın) ucu ile çıkarttığı garavolliyi zeytinyağına ve sirkeye batırarak meze olarak yerdi. Bunun keyfine doyulmaz.
LÜZİNYAN KÜLTÜRÜNDEN BİR YİYECEK
Garavolli (salyangoz), er ne kadar da bir Fransız mezesi veya yemeği olsa da Kıbrıs mutfağında önemli bir yere sahiptir. Unutulmamalıdır ki Lüzinyanlar (Fransızlar) bu Ada’yı yaklaşık iki yüz seksen yıl yönetmişlerdir. Ve garavolli de Kıbrıs mutfağına Lüznyanlar’dan gelmiştir. Her ne kadar da “Müslüman mahallesinde salyangoz satılmaz” denilse de Kıbrıslı Türkler garavolliyi veya salyangozu bolca yemektedirler. Özellikle Karpaz Yarımadasındaki köylerde koç olarak bilinen iri büyük olan garavolliler (salyangozlar) tutulup yendiği gibi ticareti de yaygın olarak yapılmaktadır. Küçük olanları yenmemektedir. Hatta garavollileri yakalayıp evlerinin bahçesinde kümes yaparak besleyip zamanı veya mevsimi gelince de meze yapıp yiyenlerden söz edebiliriz. Garavolliler yaklaşık sekiz dokuz çeşiti yapılırken turşusu da özel yapılıp yenmektedir. Salyangozlar 2-3 gün bir sepet içerisinde aç bırakılarak temizlenmeleri sağlanır. Ondan sonra kaynatılarak kabuklarından tek tek çıkartılırlar. Kabuklarından çıkartılan salyangozlar cam kavanozlar içerisindeki sirkeye atılır ve turşusu da hazırlanır.
GARAVOLLİ YEMEK YARIŞMASI
Mehmetçik Belediyesi Balalan Toprak Ana Günü’nde düzenlenen güzel bir yemek yarışması. Yarışmayı düzenleyen dostum Kezban Değirmencioğlu… Çok iyi düşünülen bir yemek yarışması. Spesifik. Bu yarışma aynı zamanda Kıbrıslılar tarafından garavolliye ne kadar ilgi duyulduğunu ve sevildiğinin bir göstergesi oldu. Yarışmaya katılanlar yalnızca Kıbrıs mutfağında yapılan çeşitleri değil, aynı zamanda stilize ederek garavolliyi farklı yemeklerde de kullanarak farklı tatlar yaratmış oldular. Oldukça ilginç ve dikkat çekici bir yarışma oldu. Toprak Ana Etkinliği de işte bu yavaş şehir felsefesinin bir yansıması olduğunun diğer kanıtı oldu. Yarışmada çok değerli jüri üyeleri vardı. Çok sevdiğim hocam Mustafa Şah, aynı dönem OTEM mezunu deneyimli ahçı dostum Ahmet Tavukçu ve diğer dostum ahçı Ahmet Hocalar. Hepsi de bu ülkenin yetiştirdiği birer değer.
GARAVOLLİ YEMEKLERİ
Yarışmaya toplam 17 garavolli yemeği katıldı. Bunlar sırası ile garavolli ile yapılan bulgur köftesi, humuslu garavolli, garavollili fırın makarna, garavollili kadın budu köfte, garavollili molehiya, garavollili el makarnası, yumurtalı garavolli, gaynanmış garavolli, garavollili avcı böreği, garavolli kebabı, garavollili bulgur pilavı ve garavollili magarına yahni. Yarışma sonuçları ise; 1. Havva Altıngüneş Garavollili Yahnili Magarına, 2. Neyre Özsoylu Garavollili Molehiya ve üçüncü yarışmacı da Nuri Arınşan Garavollili Avcı Böreği ile.
İşte Kıbrıs mutfağındaki yaratıcılıklar. Tüm katılanları kutlamak gerekir.