Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Kıbrıs Türk demokrasisinin onlarca yıl geriye gittiğini söyledi. CTP lideri Tufan Erhürman, BRT’de katıldığı “Burası Önemli” programında Levent Kutay’ın sorularını yanıtladı.

Ulusal Birlik Partisi’nin şu anda bir icraat hükümeti kurma çabası içerisinde olduğunu söyleyen Erhürman, kendilerinin böyle bir hükümet modeli içerisinde yer almayacaklarını söyledi.

Ülkede baş döndürücü bir hızla gündemin değiştiğini vurgulayan Erhürman, “Gerçekten artık bu işin ciddiyeti falan da kalmadı. Yani ben Sayın Faiz Sucuoğlu’nun adaylığını açıklamasına saygı duyarım ama bütün bunlar niye yaşandı o zaman? Eğer Ersan Saner’e hükümeti kurma görevi verilecekse, neden UBP Kurultayı beklendi? Neden UBP Kurultayı’nın 2’nci turu yapılmadı ve bununla ilgili doyurucu açıklama yapılmadı? Başkan seçilemeyen kurultayın ardından, Ersan Saner başkan vekili olarak hükümeti kurma çalışmalarına başladıktan sonra, nasıl oluyor da yeniden çok adaylı bir kurultaya gidiliyor? Bu kadar ciddiyetin ortadan kalktığı, neyin ne olduğunun anlaşılmadığı böyle bir ortam olabilir mi?” sorularını sordu.

Ülkede siyasetin yapısının DNA’sının bozulduğunu söyleyen Erhürman, “Biz elimizden geldiğince ciddiyetle, sorumluluk duygusu içerisinde, teamüllere uygun, saygımızı koruyarak davranmaya çalışıyoruz. Ancak ciddiyet ortadan kalktı. Müdahaleler konusunda artık herkes net, ortada müdahaleler var. Bunun demokrasiye uygun olmadığı konusu, tartışmaya açık değil” dedi.

“ARTIK BU İŞİN ÇİVİSİ ÇIKTI”

Ülkenin aylardır hükümetsiz olduğunu söyleyen Erhürman, “Önce siyaseten yok hükmünde olan bir hükümet vardı. Sonra hukuken yok hükmüne gelen bir hükümet oldu. Bunda Sayın Ersin Tatar’ın sorumluluğu dibine kadardır. Orada gösterilen ciddiyetsizlik ve sorumsuzluktur ülkeyi bu duruma getiren. Çünkü Ersin Tatar bir vekil atamaya bile tenezzül etmedi. Şimdi de birileri bize sorumluluk ve ciddiyet çağrısı yapıyor. Biz elimizi taşın altına koyma teklifini, pandeminin başında yaptık. Artık bu işin çivisi çıktı ve bu noktadan sonra toparlanabilir bir süreç değil” dedi. Kıbrıs Türk demokrasisinin onlarca yıl geriye gittiğini de söyleyen Erhürman, “Şu anda yaşananlar hepimize saygısızlıktır, sadece bize değil. Bu bugüne kadar bu ülke siyasetindeki ciddiyetsizliğin doruğudur. Bir ülkenin demokrasisiyle bu kadar oynanmaz. Ne yaptığımızı bilmiyoruz” dedi.

 

“MARAŞ ULUSLARARASI HUKUKA UYGUN OLARAK AÇILMALI”

Kapalı Maraş konusunda da açıklamalarda bulunan Erhürman, “Biz diyoruz ki, Maraş açılmalı ve uluslararası hukuka uygun olarak açılmalı. Birinci kademe, Maraş askeri bölge olmaktan Bakanlar Kurulu kararıyla çıkarılmalı. Çünkü 2005 yılındaki Taşınmaz Mal Komisyonu Yasası, askeri bölgelerde mal iadesini ‘imkansız’ kılıyor. Dolayısıyla iadenin önünü açmak için, önce askeri bölge olmaktan çıkarmalısınız. Sonra da BM’ye başvuracaksınız ve yönetimle ilgili unsuru görüşeceksiniz. Bizim söylediğimiz uluslararası hukuka uygun model budur” dedi.

Kendilerine Maraş konusunda bilgi verilmediğinin de altını çizen Erhürman, “Konya Belediyesi kadar bilgi almak konusunda hakkımız yok mu? Böyle bir şey olabilir mi? Meclis’in haberi olmayacak, ana muhalefetin haberi olmayacak. Bakanlar Kurulu’nda kendisinin uhdesine verilmiş olan bu konudan Dışişleri Bakanı’nın haberi olmayacak. Bu yüzden hükümet düşecek, Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin hiç haberi olmayacak ve hala devam edecek bu süreç?” diye sordu.