Kıbrıs Türk Futbolu Çifte Milliyetçiliğin Mağduru
Kıbrıs futboluna ilişkin yapılan araştırmalar, Kıbrıs adasının 19’uncu yüzyılın sonunda futbol ile tanıştığını ve Kıbrıs’a futbolun İngiliz askerleri tarafından getirildiğini teyit etmektedir.
• Kıbrıs futbolunda iki ayrı lig nasıl ve ne zaman oluştu?
• Kıbrıs Türk futbolunun dış temaslarını kim ve neden engelledi?
Burhan ERASLAN
Kıbrıs Türk futbolunun önünün yeniden açılması veya Kıbrıs futbolunun yeniden birleştirilmesi tartışmalarının yoğun olarak devam ettiği ve bu konuda adım atılabilmesi için iki toplumlu platformlarda da çeşitli önerilerin gündeme getirildiği bu günlerde, Kıbrıs’ın futbol tarihini hafızalarda tazelemenin yani geçmiş yaşanmışlıklara göz atmanın yararlı olabileceğini düşündük. Bu düşünceden hareketle, çeşitli soruların yanıtlarını açığa çıkarmak ve paylaşmak üzere bu çalışmamızı gerçekleştirdik.
Kıbrıs’ta futbol önce öğrenciler arasında yaygınlaşır
Kıbrıs futboluna ilişkin yapılan araştırmalar, Kıbrıs adasının 19’uncu yüzyılın sonunda futbol ile tanıştığını ve Kıbrıs’a futbolun İngiliz askerleri tarafından getirildiğini teyit etmektedir. Bilindiği gibi İngilizler Kıbrıs’a 1878 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun adayı İngiltere’ye kiralamasıyla gelmişlerdi.
1878 yılı itibarıyla İngiliz askerleri aracılığıyla Kıbrıs’a gelen futbol; öncelikle 1900 yılında kurulmuş olan Lefkoşa İngiliz Okulu ve 1908 yılında kurulmuş olan Larnaka Amerikan Akademisi ile 1862 yılından beri Rüştiye Mektebi adıyla eğitim veren bugünkü ismiyle Lefkoşa Türk Lisesi’nde kabul görmüş ve öğrencilerin karşılaşmaları aracılığıyla yaygınlaşmıştır.
Adada futbol toplumlararası dostluğun aracı olur
İlk Kıbrıs Rum futbol kulübünün 1900 yılında, ilk Kıbrıs Türk futbol kulübünün ise Lefkoşa Türk Futbol Ocağı adıyla 1910 yılında kurulduğu açığa çıkarılmış bulunmaktadır. (Bakınız Yücel Hatay’ın “Dünden Bugüne Sporumuz” adlı kitabı.)
Futbolun Toplumlararası dostluğun bir aracı olarak kabul gördüğü ve bu anlamda da yaygınlaşmayı sürdürdüğü, 1914 yılı itibarı ile Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum takımlarının futbol karşılaşmaları yaptıkları çeşitli kaynaklarca da saptanmış bulunmaktadır. 1916 yılında Lefkoşa Türk Futbol Ocağı takımının İngiliz, Rum ve Ermeniler’den oluşan karma takıma karşı galip geldiği de kayıtlara geçmiş bulunmaktadır.
1934 Yılında Kıbrıs Futbol Federasyonu KOP Kurulur
1934 yılı Kıbrıs Futbolu için yeni bir dönemin başlangıcıdır. Kıbrıs Futbol Federasyonu kurulmuştur. Federasyonun kısa adı Rumca kelimelerin baş harflerinden oluşmakta ve KOP olarak ifade edilmektedir.
Bugünkü adı Çetinkaya Türk Spor Kulübü olan Lefkoşa Türk Spor Kulübü de KOP’un kurucu üyesidir.
Futbolda İdeolojik Kırılma: Solcu kulüpler KOP’tan atılır
İkici Dünya Savaşı sonrasında Kıbrıs adasında da sağ ideoloji ile sol ideoloji arasındaki rekabet yükselişe geçer.
Rum toplumuna egemen sağ ideoloji; popüler bir nitelik kazanmış olan ve Kıbrıs adasındaki Rum, Türk, Ermeni, Maronit tüm toplumlar üzerinde etkili bir rolü olabileceğini kanıtlayan futbol üzerinde de egemenliğini kurmak istemektedir.
1934 yılında kurulan Kıbrıs Futbol Federasyonu (KOP), 1948 yılında, ada henüz İngiliz sömürge yönetiminde olmasına rağmen Kıbrıs adası adına Uluslararası Futbol Federasyonu FİFA’ya tam üye kabul edilir. KOP artık kendini kanıtlamış, dünyaca tanınmıştır.
Tam da KOP’un uluslararası tanınmasının gerçekleştiği yıl Kıbrıs futbolunda ilk çatlak meydana gelir. Kendilerini Solcu veya Komünist olarak tanımlayan futbol kulüpleri Federasyondan atılırlar.
Kıbrıs Futbol Federasyonu’ndan (KOP) ihraç edilen Solcu kulüpler doğal olarak bir araya gelerek Kıbrıs Amatör Futbol Federasyonu (KEPO) adında yeni bir federasyon kurarlar. Beş yıl süreyle bu federasyona üye takımlar ayrı bir lig oluşturarak futbol faaliyetlerini sürdürürler. Solcu, Komünist olarak nitelendirilen futbol takımları ancak 5 yıl sonra tekrardan KOP’a dönerler.
Futbol’da çifte milliyetçiliğin damgası: Kalıcı ayrılık
1950-1954 yılları arasında Kıbrıs futbolunda birlikte uluslararası temsiliyet görülür. Bu dönemde oluşturulan Kıbrıs Karması takımında Türk, Rum ve Ermeni futbolcular birlikte top koştururlar. 1950’de Lübnan ve 1954’de İsrail’de gerçekleştirilen maçlarda Türk sporcular da yer alır.
1951 yılında Çetinkaya Türk Spor Kulübü, Türk-Rum ortak liginde, lig şampiyonu olur. 1952 ve 1954 yıllarında ise iki kez kupa şampiyonu olur.
1952, 1953 ve 1955 yıllarında 3 kez Pakkos Şildine imza koyan Çetinkaya şildin sahibi olur. (Pakkos Şildi, Rum Spor Kulübü Apoel’in genç yaşta aniden ölen Pakkos soyadlı futbolcusunun anısına, KOP tarafından düzenlenen bir turnuva idi.)
Bu arada Birinci Lig’deki tek Kıbrıs Türk takımının yanısıra ikinci ligte ise Mağusa Türk Gücü, Doğan Türk Birliği, Gençlik Gücü ve Demirspor olmak üzere 4 Kıbrıs Türk takımı daha yer almaktaydı.
1954 yılındaki kupa maçlarında Birinci Lig takımı Çetinkaya’nın yanısıra ikinci ligde mücadele etmekte olan diğer 4 takımla birlikte 5 Kıbrıs Türk takımı temsil edilmekte ve mücadele etmekteydi. Özellikle Çetinkaya’nın başarılarından da anlaşılacağı gibi Kıbrıs Türk futbolu sürekli bir yükselişte idi. Doğal olarak futbolun Kıbrıs Türk Toplumundaki popülaritesi de giderek artmaktaydı. Çetinkaya, Kıbrıslı Türklerin milli takımı gibiydi. Ancak, 1955’e gelindiğinde bu film koparılır…
1955 yılı Nisan ayında Rum-Yunan milliyetçiliğine dayalı aşırı sağcı EOKA adlı yer altı teşkilatının, ENOSİS (Yunanistan’la birleşme) hedefiyle başlattığı terör eylemleri İngiliz sömürge idaresinin yanı sıra, Kıbrıslı Türkleri de hedef aldığından Kıbrıslı Türk futbolcular can güvenliği açısından sahalara çıkamaz duruma gelmişlerdir.
Böylelikle, Kıbrıslı Türk futbol takımları sahalara çıkmadıkları gerekçesiyle Federasyondan ve Liglerden ihraç edilmişlerdir.
Ancak öyle anlaşılıyor ki, Kıbrıs Futbol Federasyonu KOP’tan ve liglerden ihraç edilmek Kıbrıs Türk Toplumunda erki elinde bulunduran güçleri çok da rahatsız etmemişti. Nitekim bir süre sonra Kıbrıs Türk Toplumu’na egemen güçler, tüm alanlarda bölünmeyi ve Rumların ENOSİS siyasetine karşı TAKSİM (Adanın yarısını Türkiye’ye bağlama) siyasetini gündeme getirmişlerdir. Dolayısıyla, ihraç edilmeye karşı duruş geliştirmek yerine aynı yıl içinde, 30 Ekim 1955’de toplanan Kıbrıs Türk Spor Kongresi, Kıbrıs Türk Spor Teşkilatı’nın kurulmasını onaylamıştır.
Kıbrıs Türk Spor Teşkilatı’nın kurulması
Adı Spor Kongresi olmakla birlikte gerçekte bu kongre Kıbrıs Türk toplumuna egemen güçlerin topladığı siyasi bir kongre idi ve iki toplumlu futbol federasyonunun bölünmesine ilişkin siyasi bir karar üretiyordu.
(Futbolumuzda Yarım Asır adlı kitabında Yücel Hatay Spor Kongresine ilişkin şu bilgileri aktarıyor: “1934 yılında Kıbrıs Türkleri’nin de kurucusu olduğu ve Rumlar’ın egemen olduğu Kıbrıs Futbol Federasyonu’nun, Türk futbol takımlarını dışlamasından sonra kendi aramızda ayrı bir örgüt kurmak gereği doğmuştu. Bunun üzerine 23 Ekim 1955’te oluşturulan Kıbrıs Türk Spor Teşkilatı Geçici Komisyonu’nun kararıyla 30 Ekim 1955’te Kıbrıs Türk Spor Kongresi toplandı. Kıbrıs’taki Türk kulüp, kurum ve kuruluşların katıldığı kongrede, Kıbrıs Türk Spor Teşkilatı’nın kurulması kararı alındı.”)
Bu kongreyle birlikte Kıbrıs Türk Futbol takımları, Kıbrıs Türk Ligini oluştururlar ve 40 takımla birinci ve ikinci lig olmak üzere lig maçlarını başlatırlar.
Futbol, Kıbrıs Türk Toplumunda da o denli popülerdir ki, ortak ligte 5 takımla temsil edilirken altı ay gibi kısa süre içinde 40 takımlı Kıbrıs Türk Ligi oluşturulmuştur.
Bu gelişmelerle Kıbrıs’ta ortak Futbol Federasyonu ve ortak futbol liginin sonuna gelinmiş olur. Adada, artık iki ayrı Futbol Federasyonu ve iki ayrı futbol ligi vardır.
5 Nisan 1959’da Larnaka’da toplanan genel kurulda, Kıbrıs Türk Spor Teşkilatı ismi, Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu olarak değiştirilir.
Kuruluşuyla birlikte, Türkiye Futbol Federasyonu ile iyi ilişkiler içerisine girilir ve Türkiye’den çeşitli kulüblerin futbol takımları ve Milli Takım da gelerek Kıbrıs Türk takımlarıyla maç yapar. Türkiye’den bazı antrenörler Kıbrıs Türk takımlarında görev alır. Kıbrıs Türk futbol takımlarıysa, Türkiye’de özel maçlar oynarlar ve bazı turnuvalara katılırlar.
Uluslararası Futbol Federasyonu FİFA’ya üye olabilmek için müracaatlar, görüşmeler yapılır, ancak sonuç alınamaz.
Liglere beş sezon ara verilir
1960’ta bağımsız Kıbrıs Cumhuriyeti devleti kurulur. 1962 yılında ise, yalnızca Rum futbol takımlarından oluşmakta olan Kıbrıs Futbol Federasyonu KOP’un, UEFA’ya üyeliği de onaylanır. Böylelikle KOP, yeni Kıbrıs Cumhuriyeti devletinin Avrupa’daki temsiliyetini de elde etmiş olur.
Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu ise Kıbrıs Türk liglerinin organizatörüdür. 21 Aralık 1963’te Kıbrıs’ta toplumlararası çatışmaların başlaması üzerine Kıbrıs Türk liglerine 5 sezon ara verilir. Ancak yine de Kıbrıslı Türk kulüpler arasında, daha dar bölgelerle sınırlı kalmak koşulu ile futbol maçları devam etmektedir. Bu dönemde top koşturan gençlerin hemen hepsi de mücahittir ve futbol onlar için popülaritesini kaybetmeyen sosyal bir etkinliktir.
1968-1969 sezonundan itibaren yeniden lig yarışına girilirken 1969 yılından itibaren de antrenörlerin eğitimine başlanır. 1972 yılında ve daha sonraki yıllarda da Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu FİFA’ya üyelik müracaatında bulunur ancak olumlu yanıt alamaz. 1974 Yunan darbesi ve ardından gerçekleşen Türk askeri müdahalesi Kıbrıs’ta futbol için de yeni bir dönemi başlatır.
Kıbrıs Türk Futbolunun Dış Temaslarına FİFA’dan 1975’te izin 1983’te Yasak
1975 yılında Kıbrıs’ın kuzeyinde Kıbrıs Türk Federe Devleti ilan edilir. Kıbrıs Türk Federe Devleti, Kurucu Meclisini de oluşturarak demokratik rejimin ilk adımını atar. Federe Devletin Anayasası için çalışmalar başlatılır. Kurucu Meclis, Anayasa’nın halkoyuna gideceğini ve erken genel seçimlerle parlamentonun yenileneceğini duyurur.
Kıbrıs Türk Federe Devleti, Kıbrıs’ta barışın tesis edilmesi ve iki toplumlu Federal Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurulmasını hedeflediğini ilan eder.
İşte bu ortamda FİFA, Kıbrıs Türk Futbol takımlarının dış temaslarına yeşil ışık yakar ve dış temaslar konusunda
Kıbrıs Türk Futbol Federasyonunun önünü açar. Kıbrıs Türk Federe Devleti’ni temsilen futbolcularımız 1980 yılında İzmir’de İslam Ülkeleri Spor Oyunları’na katılır.
Ancak 1983 yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilanı ve BM Güvenlik Konseyi’nin KKTC’nin ilanını yasadışı ilan etmesiyle, FİFA da Kıbrıs Türk takımlarına verdiği özel dış temas iznini iptal eder ve Kıbrıs Türk futbolu yeniden izole edilmişlik sürecine girer.
Böylelikle, 1975 yılında dış temaslar için Kıbrıs Türk futbol takımlarına özel izin veren FİFA, 1983 yılında KKTC’nin ilanını gerekçe yaparak bu izni iptal eder. Kıbrıs Türk sporuna uygulanan ambargo nedeniyle, dış temaslarda Türkiye’yle de maç yapamaz hale gelinir. Şu anda Kıbrıs Türk Futbol takımları, Türkiye Futbol takımları ile de maç yapamazlar, bu dostluk maçı ve hatta antrenman maçı bile olsa!..