“Kıbrıs Türk toplumu çağdaşlık ve laiklikten taviz vermeyecek”
Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Genel Sekreteri Ömer Akkanat, “Kıbrıs Türk toplumu çağdaşlık ve laiklikten taviz vermeyecek” dedi.
Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Genel Sekreteri Ömer Akkanat, “Kıbrıs Türk toplumu çağdaşlık ve laiklikten taviz vermeyecek” dedi.
Akkanat yaptığı yazılı açıklamada, Kıbrıs Türk toplumunun keyifliliğin egemen olmaması için kendisini hukukla sınırlayarak bir hukuk devleti oluşumu için mücadele ettiğini, eğitimde, bilime dayalı çağdaş ve laik bir yapı tesis etmek için çalıştığını kaydetti.
Akkanat, “Ülkemizde sosyal ve ekonomik yapı hızla değiştirilirken ilgililer sessiz kalmakta, tesis edilen kural ve yasalara rağmen erozyona uğratılmaktadır” iddiasında bulundu.
Anayasa Mahkemesi’nin ülkede Din İşleri Komisyonu'nun Kur'an kursu düzenlemek ve hafızlık belgesi vermek gibi yetkilerini Anayasa'ya aykırı bulduğunu anımsatan Akkanat, buna rağmen TC Lefkoşa Büyükelçiliği’nin, Evkaf ve Din İşleri Dairesi eliyle kurs düzenlendiğini iddia etti.
“Kurslara ilgiyi artırmak için pandemi hiçe sayılarak, öğrenciler kurs süresince, günde iki kez camiye çağrılarak cemaat ile namaz karşılığı bisiklet sözü verilmektedir” diyen Akkanat, “bu kabul edilebilir değil” ifadesini kullandı.
Akkanat, şöyle devam etti:
“Her yıl ısrarla düzenlenen kamplar, içeriği artırılarak kendilerince özendirici hale getirilmiştir. İkinci eğitim yılını da, sağlık nedeni ile evinde geçirmek zorunda kalan aileler ve gençler üzerinden planlar öngörülmektedir. Ülkedeki birçok alan gibi eğitimin de zarar gördüğü bir gerçektir. Bugün hala aşılamada yol alamayanlar ülkemizde 3 bin 750 öğrenciyi risk altına sokmak istemektedir. Yapılmak istenenlerin hangi bilimsel gerçeklik üzerinden kurgulandığını sormaktayız.”
“Bilimin üstünlüğünde çağdaş eğitimler alan gençlere ihtiyaç var"
Akkanat, bu yüzyılda, dinin gücünden faydalanmak isteyenlerin hedef ve amaçlarına hizmet eden nesiller değil, bilimin üstünlüğünde çağdaş eğitimler alan gençlere ihtiyaç duyulduğunu belirtti.
Eğitim ve öğretimin, öğrenciyi hem akademik, hem duygusal ve sosyal hem de fiziksel yönden en üst düzeyde geliştirmeyi hedeflemesi gerektiğini kaydeden Akkanat, insanın; zihin, beden ve duyguların uyumlu birleşiminden oluşan bir bütün olduğunu belirtti.
Bu nedenle, “bütünsel eğitimin” insana en uygun eğitim sistemi olduğunu söyleyen Akkanat, çocukların nitelikli, iyi ve değerli bireylere dönüşmesinin ancak onların tüm yönlerinin dengeli ve bütünlüklü şekilde gelişmesiyle mümkün olabileceğini kaydetti.
Akkanat, eğitimin, teşvik edici ve özendirici olması gerektiğini ifade etti.