Kıbrıs’ın yerel tatlarını gelecek nesillere taşıyor
Mantı, pirohu, hellimli, börek ve gözleme çeşitleri, bulgur köftesi, samsı, sini katmeri gibi bilindik yerel tatları sofralara taşıyan HAMUR, kapılarını ADRES okuyucularına açtı.
Fehime ALASYA
Kendine özgü müşterileri arttırarak ve devamlılığını koruyarak, emin adımlarla büyüyen bir işletme Hamur Restoran...
Hamur Restoran işletmecisi Fatoş Gürşan, Hamur’un kapılarını ADRES okuyucularına açtı.
Genç işletmeci Fatoş Gürşan, Hamur’un kuruluş aşamasından itibaren işlerin içerisinde olduğunu anlatıyor.
Küçük bir aile işletmesi olan Hamur Restoran, anne Hülya Çavuşoğlu’nun evde, aile ve arkadaşlarına açtığı böreklerle başlayarak, Kıbrıs’ın damak tadında yer edinen bir işletmeye dönüşmüş.
Kadın girişimci olarak, daha önce hiç yapılmayan bir üretime başlamanın verdiği endişe, yerini zamanla öz güvene bırakmış. Hamur’un böreklerini seven daimi müşterileri, aileyi yeni dükkânında da yalnız bırakmamış. Her geçen gün katlanarak artan müşteri kitlesi ile bu günlere gelen Hamur, birçok hamur çeşidini menüsünde barındırıyor.
Geçmiş yılları ADRES okuyucuları ile anımsayan Fatoş Gürcan, kendisinden ve Hamur’un kuruluş yıllarından şöyle söz ediyor;
“1977 doğumluyum, 1997 yılından beridir de Hamur’dayım. 1995 yılında faaliyete başladık, 2003 yılından beridir de bu mekândayız. Hamur bir aile işletmesidir. Annem, babam ve erkek kardeşim ile ailece bu işe başladık. Annemin fikriydi, önce evde hamur işi yapmakla başladı. Aileye, arkadaş ve çevresiyle hamur işi yapmaya başladı. Ev işleriyle birlikte giderek daha da yorulan annem, evdeki mutfak hayatından, iş ortamına atılarak devam etme kararı aldı. Biz Kıbrıslılar börek ve hamur işini de seviyoruz, bu yerler de yaygın değildi, neredeyse yoktu, müşterilerimizin desteğiyle de bugünlere dek geldik. Mantı, pirohu, hellimli, kıymalı, norlu, ıspanaklı börekler, gözleme çeşitleri, bulgur köftesi, samsı, sini katmeri gibi daha bilindik tatları sofralara taşıyoruz.
Kendi kendimizle rekabet eden bir işletmeyiz. Her geçen gün daha iyi olmak için çaba sarf ediyoruz.”
“ERTESİ GÜNE SAKLANAN ÜRÜN YOK”
Paket servisi ile de müşterilerin ayaklarına hizmet sağlayan işletme, haftanın altı günü akşam sekize dek çalışıyor. Günlük ürün bulunduran işletmede, aylık üretim oranlarının günlük potansiyel ve müşteri durumuna göre değiştiğine değinen Gürşan, "Her an her şey mutfağımızda hazırlanır, ertesi güne saklanan veya buzluklarda barındırılan ürünlerimiz yoktur. İşler kimi ay daha iyi, kimi ay daha kötü gidiyor. Tam olarak işlerimizin yoğun olduğu veya düşük olduğu dönemler var diyemiyoruz. Geçmiş yıllarda yaz ayları işlerimiz düşüyordu fakat son birkaç yıldır yerli ve yabancı turist veya yaz okulu öğrencilerine göre bu durum da değişti. Tamamen plansız bir denge üzerine kuruluyuz diyebilirim” diyor.
“ADALETİN OLDUĞU YERDE İNSANIN CANI YANMAZ DERLER...”
Sektördeki zorluklara da değinen Gürşan, gıda, yiyecek sektörünün çok kolay bir iş olarak görüldüğünü anlatıp, bu konudaki ön yargıların doğruyu yansıtmadığına değindi. Gürşan, "Pastanın dilimleri her geçen gün daha da küçülüyor. Taklitlerimiz giderek çoğalıyor. Zaman zaman bu durumdan dolayı işlerimizde kıyaslama olsa da daimi müşterilerimiz bizi desteklemeye devam ediyor. Kimsenin işimi elimden aldığı için yakındığım olmadı, her zaman işimin kalitesi araştırılıp irdelenildiği zaman kalite farkımız ortaya çıkmıştır.
Ekonomik sıkıntılardan dolayı evde hamur işi yapıp marketlerde satan kişiler çoğaldı. Marketler de yemek sektörüne girdi. Çalışan bir kişinin marketten her şeyini alıp çıkması onun da kolayına gidiyor. Ama bunlar bizim işimize köstek oluyor. Her yerde bir sistemsizlik var. Adaletin olduğu yerde insanın canı yanmaz derler...
Evde kaçak üretim yapanlar vergisini ödemezken biz burada düzenli ödüyoruz, bu başlı başına haksızlıktır. Devletin bu konulara el atması gerekiyor. Devlet insanları vergi ödemeye teşvik etmeli, ödeyenleri onore etmeli, insanları dürüst olmaya teşvik etmeli, dürüstsüzlüğe değil...”
“İNSANLARIN ALIM GÜCÜ DÜŞTÜ”
Ekonomik durumlarının dövizin etkisiyle de dara düştüğünü anlatan Gürşan, "Kira ödüyoruz, işçi çalıştırıyoruz, giderlerimiz arttı. İnsanların alım gücü düştü, bu da işlerimizi zayıflattı, tüm bunlar bizleri doğrudan etkiliyor" diyerek her kesimin dövizden etkilendiğine dikkat çekiyor.
Restoranın her köşesinde Kıbrıs’a ve Kıbrıs tarihine ilişkin detaylar görmek mümkün
Restoran, engellilere karşı da büyük bir duyarlılık içinde
Menüde yer alan onlarca çeşit, Kıbrıs lezzetini nesilden nesle taşıyor…