Kıbrıslı bir belleği yitirirken...
Bener Hoca'yı aslında Limasollu olması nedeniyle, çok önceden tanımalıydım...
Ama küçüktük...
Öğrencisi olamadık yani...
Sonra biz Girne'ye göç ettik, o İskele'ye...
Böyle olunca önce kitaplarından tanıdım Bener Hoca'yı, sonra KIBRIS gazetesinde...
10 seneye yakın birlikte çalıştık...
Çok güzeldi...
* * *
Tam bir 'kayıt tutucu'ydu Bener Hoca, Kıbrıslı bir bellekti.
Örneğin konuşurken bir deyim mi çıktı ağzınızdan, hemen defterini açar 'karınca duası' gibi el yazısıyla not düşerdi.
Birisinin özgeçmişi mi yayınlandı, kitap mı çıkardı bir başkası, bıkmadan usanmadan not ederdi hoca...
* * *
Gün boyunca başı masaya sokulu, sigarası elinden hiç düşmeden, sararmış bıyıklarının örttüğü dudaklarında kahvesini eriterek yazar, yazar, yazardı...
Harman sigara içerdi...
Ve bu meret fena kokardı, söylenirdik biz durmadan...
Hoca mızır adamdı, korkardık da laf etmeye...
Ama Bener Hoca kalın çerçeveli ve camlı gözlüklerinin altında kalan kısılı gözleriyle öyküler yazar, bulmacalar hazırlar, sanat sayfaları derler, sözcükler biriktirir, arada bizim haberlerdeki imla hatalarına da bakardı.
Yorulunca ayağa kalkar, duman bulutunun arasından başını çıkarır, bir eli cebinde volta atar, yeni çıkacak kitabını anlatırdı.
Bener Hakkı Hakeri'nin en az 10 kitabı vardı genelde, baskıya hazır.
Ama ne basacak para olurdu, ne de yayınevi bulunurdu kolay kolay.
Kıbrıs Türk Ansiklopedisi'nin kaçıncı cildine ulaştı bilemiyorum, "Sanatçı Yazarlar Sözlüğü"nde ise herhalde daha kapsamlısına sahip olan yoktu.
* * *
En son geliştirdiği metod şuydu ki, kitaplarını bilgisayarda yazıyor, çıktı alıyor, fotokopi çekiyor, kişiye özel ciltliyor ve satıyordu...
"Tıpkı Basım Kitap"la böyle tanıştım.
Abonelerinden biriydim çünkü...
"Yeni bir kitabın var" diye arardı, gider alırdım.
Bu nedenle kütüphanemde, hiçbir kitapçıda olmayan, aslında basılmamış Bener Hakkı kitapları vardır.
Nasıl daha bir özel, daha bir önemlidir şimdi benim için...
* * *
Kıbrıslı Türkler çok önemli bir belleğini yitirdi.
Umarım, geride bıraktığı eserlere sahip çıkılır, üretimleri kaynak eser olarak kütüphanelere kazandırılır.
Folklorumuza, edebiyatımıza, yazın dünyamıza katkıları hak ettiği değeri bulur.
Çünkü Bener Hakkı Hakeriler yaşatıldıkça, Kıbrıslı Türk yaşayacak, bu 'yetim' toplum var olacaktır aslında...