1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. "Kıbrıslıtürk ve Kıbrıslırumlar, işçi hareketinin tarihine damga vurdu…"
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

"Kıbrıslıtürk ve Kıbrıslırumlar, işçi hareketinin tarihine damga vurdu…"

A+A-

 BASINDAN GÜNCEL…      

voiceoftheisland.com

 

Tünay MERTEKCİ - Voice Of The Island


PEO ( Tüm Kıbrıs İşçi Federasyonu) Merkez Örgütlenme Sekreteri Hristos Tombazos Voice Of The Islan’a özel açıklamalarda bulundu. Tombazos, PEO’nun tarihinden, Kıbrıslı Türklerin PEO tarihindeki yerinden ve PEO’nun şu anki durumundan bahsederek, PEO’nun ne kadar Kıbrıslı Türk üyesi olduğunu da söyledi. Kıbrıslı Rum ve Türklerin ortak mücadeleleriyle, işçi hareketinin tarihine damga vurduğunu belirten Tombazos, “PEO’nun tarihi, Kıbrıs’ın tarihidir” şeklinde konuştu.

Kıbrıslı Türklere yönelik çağrıda bulunan Tombazos, “size PEO’nun hayal ettiğimiz Kıbrıs için mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğinin garantisini vermek istiyorum” şeklinde konuştu.

 

“Liderleri hapsedildi”

PEO’nun (Tüm Kıbrıs İşçi Federasyonu), 1941 yılında Kıbrıs’ta faaliyet gösteren tüm sendikaların birleşerek oluşturulan bir federasyon olduğunu söyleyen PEO Merkez Örgütlenme Sekreteri Hristos Tombazos, 1944 yılında sağ sendika SEK’in, PEO’dan ayrıldığını belirtti.

O zamandan sonra da Kıbrıslı Türk sendikaların oluşturulmaya başlandığına değinen Tombazos. “1946 yılında, yasadışı bir şekilde Tüm Kıbrıs İşçi Sendikasını İngilizler feshetti, tüm liderleri hapse attı ve böylece PEO bugüne kadar gelecek şeklini almış oldu” dedi.

Tombazos, “federasyon olarak bugün PEO, Kıbrıs’ta bulunan tüm alanları ve sektörleri kapsayan 8 sendikal örgütü birleştiriyor” şeklinde konuştu.

 

b.gif

 

“PEO’nun tarihi, Kıbrıs’ın tarihidir”

PEO’nun tarihi aynı zamanda Kıbrıs’ın da tarihi olduğuna dikkat çeken Tombazos, “eğer birisi PEO’nun tarihi hakkında araştırma yaparsa, aynı zamanda Kıbrıs hakkındaki gelişmeleri de kavrayacaktır” dedi.

PEO’nun sadece Kıbrıslı Rum işçilerin oluşturduğu bir federasyon olmadığına vurgu yapan Tombazos, Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türklerin ortak oluşturduğu bir federasyon olduğunu söyledi.

“PEO’nun tarihine bakacak olursak, PEO’nun kuruluş belgelerinde bile birçok Kıbrıslı Türk’ün imzası bulunmaktadır” şeklinde konuşan Tombazos, yapılan bir araştırmada, Kıbrıslı Türklerin PEO’nun tüm alanlarında aktif olarak katılım sağladıklarının da görüldüğünü ifade etti.

 

“Kıbrıslı Türkler mücadelelerde yer aldı”

Tüm bunlara ek olarak Kıbrıs’ta gerçekleşen tüm büyük mücadelelerde, PEO’nun mührünün olduğunu dile getiren Tombazos, bunların içerisinden çoğunun da Kıbrıslı Türk işçilerin mühürleri olduğunu belirtti.

“Örneğin, bu yıl, 1948’deki büyük grev mücadelelerinin, madencilerin ve inşaatçıların mücadelelerinin üzerinden 70 yıl geçti” diyen Tombazos, işçi hareketinin tarihine damga vuran bu mücadelelerin, PEO ve Kıbrıslı Türk işçiler tarafından ortaklaşa verildiğini vurguladı.

Bu mücadeleler sadece işverenlere karşı olmadığını kaydeden Tombazos, “aynı zamanda milliyetçilere, sağ sendikalara karşı, kiliseye karşı ve işçilere baskı uygulayan tüm kurumlara karşı verilen mücadeleydi” dedi.

 

“Mevcut koşullarda hedef ve öncelikler farklı”

Bugün mevcut koşullarda, hedefler ve önceliklerin farklı olduğunu söyleyen Tombazos, “bir işçi hareketi olarak ilk hedefimiz, kapitalist krizin etkileriyle mücadele, işçilerin çektiği ağır yükle mücadele ve toplu iş sözleşmelerin korunmasıdır” dedi.

Aynı zamanda önceliklerinin, barış ve ülkenin yeniden birleşmesiyle çözüm olduğuna dikkat çeken Tombazos, “bu alanlardaki faaliyetler, Kıbrıs Türk sendikalarıyla işbirliği içinde yoğun bir şekilde yaşanmaktadır. Çünkü biliyoruz ki, elde ettiğimiz iyileştirmeler gibi durumlar, ülkemizin bölünmüşlüğünden dolayı kalıcı bir hal alamıyor” dedi.

Bu nedenle eylemlerinin tek boyutlu olmadığını söyleyen Tombazos, “günümüzde yaşadığımız tarihsel bağlamı göz önünde bulundurarak birçok yönden eylemlerimizi ele alıyoruz” şeklinde konuştu.

 

 

aaa.gif

 

“Kıbrıslı Türklerin çoğu inşaatlarda veya yapıcı olarak çalışıyordu”

PEO’nun günümüzde, 65 bin 70 bin arası, çoğu üyesinin özel sektör çalışanlarının oluşturduğu en büyük sendikal örgüt olduğuna dikkat çeken Tombazos, bu durumun da sendikacılığın en zor kısmı olduğuna değindi.  Günümüzde çok sayıda Kıbrıslı Türk işçi üyelerinin bulunmadığına dikkat çeken Tombazos, “sınır kapılarının açıldığı 2004 yılından sonra bu sayı daha fazlaydı” dedi.

Şimdi Kıbrıs’ın güneyine çalışmaya gelen Kıbrıslı Türklerin sayısında azalma olduğuna dikkat çeken Tombazos, 2004’ten sonra Kıbrıs’ın güneyine çalışmaya gelen Kıbrıslı Türklerin çoğunluğunun, inşaat ve yapıcılık işlerinde çalıştığını belirtti.

2013’te yaşanan ekonomik krizden sonra, iş olanaklarının azalmasıyla birlikte, Kıbrıs’ın güneyine gelip çalışanların sayısında da azalma olduğunu vurgulayan Tombazos, “resmi verilere göre, 2004 sonrası dönemde Kıbrıs’ın güneyinde 3 bin – 4 bin Kıbrıslı Türk çalışırken bugün bu sayı 800’den daha azdır” dedi.

 

“Hayal ettiğimiz Kıbrıs için mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz”

“Kıbrıslı Türklere, PEO’nun hayal ettiğimiz Kıbrıs için mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğinin garantisini vermek istiyorum” şeklinde konuşan Tombazos, “PEO, Kıbrıs’ta yaşayan herkes için, Latin, Ermeni, Maronit, Kıbrıslı Türk, Kıbrıslı Rum ve bütün çocuklar için ortak vatan mücadelesinden vazgeçmeyecek” dedi.

Barış mücadelelerinden asla vazgeçmeyeceklerini vurgulayan Tombazos, “çünkü barışın en büyük idealleri olduğuna dikkat çekti.

DEV-İŞ ile birlikte iki toplumlu etkinliklerine son vermeyeceklerini söyleyen Tombazos, “Dünya Sendika Örgütü’ne birlikte katıldığımız diğer Kıbrıslı Türk sendikalar ile KTAMS, KTÖS, KTOEÖS ve DEVİŞ olan faaliyetlerimizi durdurmayacağız. Her yıl 1 Mayıs İşçi Bayramını bu sendikalarla birlikte kutluyoruz. 1 Eylül Dünya Barış günü gibi günlerde birlikte etkinlikler düzenliyoruz. Genel olarak, işimize ve ülkemize yardımcı olabilecek ortak sonuçlar almaktan, görüş alışverişi yapmaktan ve tartışmaktan vazgeçmeyeceğiz” şeklinde konuştu.

 

“Metin hazırladık, iki lidere de verdik”

Örneğin, yeniden birleşmiş Kıbrıs’ı ilgilendiren şekliyle; vatandaşların iş, eğitim, sağlık, siyaset ve sosyal refah eşitliği için sahip olması gereken haklar üzerine bir metin hazırladıklarını ifade eden Tombazos, söz konusu metnin sonuçlarını her iki lidere, Sayın Akıncı ve Anastasiadis’e aktardıklarını belirtti.

“Konuşmamı bitirirken, bu yıl grev dayanışmasının 70’inci yılı dolayısıyla düzenlenecek etkinliğe herkesi davet ediyorum” diyerek çağrıda bulunan Tombazos, “Kıbrıs’ın kuzeyindeki meslektaşlarımızın bu yıl Lefke’de bununla alakalı bir etkinlik düzenlediklerinden haberdarım” dedi.

Özellikle gençlerin bu tip etkinliklere katılıp tarihi öğrenmelerinin gerektiğine dikkat çeken Tombazos, “eğer tarihimizi öğrenmezsek geleceğimiz olmaz” dedi.

(Voice of the Island – Tünay MERTEKÇİ – 19.7.2018)

 

Bu yazı toplam 1980 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar