Yunanistan’daki yangında onlarca can giderken, yüzlerce de yaralı var.

Bu trajedi yaşanırken, insanlar ölürken, ateşin içinde kalırken, zarar görürken, doğa mahvolurken içindeki kini ortaya çıkaran, sosyal medyada bile bu kini paylaşmaya çekinmeyen bir zihniyet ile aynı havayı soluyoruz.

Belki de bu kafaların soludukları başka bir şey!

Birilerinin çektiği acıdan haz duyan, ‘oh olsun’ diye sevinen, bu hazzın da ölenlerin, acı çekenlerin ‘düşman’ olduğu zannıyla katlandığı bir dünyayı yaşıyoruz ne yazık ki!..

Bu kafaların azalması belki uzun zamanda mümkün ama tükenmesi çok mümkün değil.

Her zaman olacak ne yazık ki...

***

Dün haberini yaptı arkadaşımız… “Gözler ülkeye gelecek öğrenci sayısında” dedi Fehime beklentileri öne çıkararak… Geçen yıl biraz düşmüş, bu yıl da özellikle dövizdeki artış nedeniyle sayının daha da düşmesi beklenebilir.

Peki ama öğrenci sayısı olarak bel bağladığımız bu eğitim sektöründe nicelikten öte nitelik için yapılan çalışmalar var mı?

Evet, üniversitelerimizin içimizden yetişen öğretim üyeleri yanında akademik anlamda uluslararası başarılar edinmiş hocaları da kadrolarına katma gibi uğraşları da var. Ancak bunun dışında bu kadar üniversite sayısının içinde “Ben bu üniversiteyi dünyadaki yeri için seçiyorum” diyebilecek öğrenciyi duyabilecek bir seviyeye gelecek olan var mı diye merak ediyorum.

***

Yerel seçimlerin ardından belediyelerimizde bir rehavet var sanki…

Bu durum tabii ki (tümünü kastetmiyorum ama) eski başkanların seçildiği yerlerde geçerli…

Yeni başkanların olduğu yerlerde ki bu belediyelerin sayısı da fazla değil, yeni bir çalışma programı var gibi…

Bu da tabii ki doğal. Eskiler en azından o yoğun dönemin ardından biraz rahatlık yaşamak ve dinlenmek isterken, yeniler ise vaatlerini ve iddialarını ortaya koymak isteyeceklerdir.

Umarım eskiler de yakında rahatlıklarını üzerlerinden atarlar…

***

Döviz yeniden tepe noktaya çıkarken ceplerdeki TL’ler (eğer varsa) erimeye devam ediyor. Bizde “Euro’ya geçilebilir mi geçilemez mi” tartışmaları sürerken Türkiye’deki seçim öncesi “çift başlılıktan kurtulmak, istikrar için” diyerek gidilen seçim sonuçlarından böyle bir sonuç çıksa bile fayda etmemiş gibi görünüyor.