'Kırılma noktası'
‘Güvenlik’ gerekçesiyle Türkiye’ye alınmayan KKTC Cumhurbaşkanlığı eski Basın ve İletişim Koordinatörü Ali Bizden’in ardından, Kıbrıslı Araştırmacı Yazar Ahmet Cavit An’ın da girişine izin verilmemesi, gözleri ‘yasaklı listesine’ çevirdi.
Ayşe GÜLER
‘Güvenlik’ gerekçesiyle Türkiye’ye alınmayan KKTC Cumhurbaşkanlığı eski Basın ve İletişim Koordinatörü Ali Bizden’in ardından, Kıbrıslı Araştırmacı Yazar Ahmet Cavit An’ın da girişine izin verilmemesi, gözleri ‘yasaklı listesine’ çevirdi.
Her iki isim, detaylı açıklama için Kıbrıs’taki Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği’ne yönlendirilse de henüz bilgi paylaşımı yapılmadı.
Bilgi almak için aradığımız Polis Basın Subaylığı da resmi açıklama yapılmazken, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı İsmet Korukoğlu ise geçtiğimiz gün yapılan açıklamaya ek bir bilgi vermenin mümkün olmadığını, istişarelerin sürdüğünü belirtti.
Öte yandan 'milli güvenliğe aykırı davranış' ithamı nedeniyle Türkiye’ye girişinin yasaklandığını, İstanbul Sabiha Gökçen Havaalanı’ndaki pasaport kontrolü sırasında öğrenen Bizden ise Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’dan görüşme talep etti.
Bir haftalık sürede hem Bizden, hem de An’ın Türkiye’ye alınmaması, akıllara ‘sır’ gibi saklanan yasaklı listesinde kimlerin olup olmadığı sorusunu da getirdi.
Barolar Birliği Başkanı, Avukat Hasan Esendağlı konuyla ilgili endişelerini dile getirdi, Türkiye’nin KKTC vatandaşlarına yönelik yaklaşımını ‘dikkat çekici’ ve ‘kırılma noktası’ olarak değerlendirdi.
Esendağlı, KKTC’deki yetkililerin yaşananlarla ilgili herhangi bir girişim yapmayarak, sessiz kalmalarından duyduğu kaygıyı da dile getirerek, konunun takipçisi olacaklarını aktardı.
Liste Eylül ayında oluşturuldu…
Bizden ve An’ın verdiği bilgiler dikkate alındığında ‘yasaklı listesine’ yönelik kararın geçtiğimiz yıl, Eylül ayında alındığı görüldü.
‘Giriş yasağı’ listesinin Ekim ayında gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde oluşturulması da dikkat çekti.
Türkiye’ye giriş izni verilmeyen Kıbrıslı Araştırmacı Yazar Ahmet Cavit An, YENİDÜZEN’e konuştu:
“Giriş yasağı varsa, bu kararı kim aldı?”
Türkiye’ye giriş izni verilmeyen Kıbrıslı Araştırmacı Yazar Ahmet Cavit An, YENİDÜZEN’e konuştu, “Yaşanılanları düşünce ve fikir özgürlüğü anlamında değerlendirmek gerekiyor. Hakkımda giriş yasağı var denildi, ülkeye alınmadım. Bana kabul edilemeyen yolcu formu gösterildi, 10-15 gerekçe vardı” dedi.
An, “Giriş yasağı varsa, bunu kim aldı? Başkalarına da bu karar alındıysa neden duyurulmaz?” diye sordu.
Giriş yasağı ile ilgili gerekli bilginin TC Lefkoşa Büyükelçiliği tarafından verileceğinin ifade edildiğini söyleyen An, “Yasağın gerekçesini söylesinler, elçilik bize açıklasın” şeklinde konuştu.
An, şöyle devam etti: Türkiye’ye giriş yasağına yönelik kararın Eylül ayında alındığı ifade edildi. Ali Bizden ile aynı tarihler…
Bu olayı fikir ve düşünce özgürlüğü değerlendirmek gerekiyor.
Türkiye’ye bir giriş yasağı daha
Bizden: Tatar’ın değerlendirmelerini dinlemek istiyorum
Öte yandan KKTC Cumhurbaşkanlığı eski Basın ve İletişim Koordinatörü Ali Bizden, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’dan görüşme talep ettiğini açıkladı.
Bizden, görüşme talebinin kabul edilmesi halinde Türkiye’ye girişinin yasaklanmasına yönelik düşüncelerini ileteceğini ve Tatar’ın bu konudaki değerlendirmesini dinlemek istediğini belirtti.
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Bizden, şöyle dedi: Ersin Tatar ile görüşme talebimi kendilerinin Cumhurbaşkanlığındaki özel asistanına az önce ilettim. Kabul etmeleri durumunda kabul edilemez durum hakkındaki düşüncelerimi iletip kendilerinin düşünce ve değerlendirmelerini dinleyeceğim. KKTC Cumhurbaşkanlığına kabulüm mümkün değilse de bana bildirmelerini rica ettim.
Bizden: Tatar’dan görüşme talep ettim
Barolar Birliği Başkanı, Avukat Hasan Esendağlı:
“Endişeliyim, kırılma noktası…”
Barolar Birliği Başkanı, Avukat Hasan Esendağlı, Ali Bizden’den sonra Ahmet Cavit An’ın da Türkiye’ye girişinin yasaklanmasıyla, Türkiye’deki hükümetin bazı Kıbrıslı Türklere yönelik, daha sistemli denilecek bir uygulama içinde olduğunu gösterdiğini belirtti.
Türkiye’nin KKTC vatandaşlarına yönelik yaklaşımını ‘dikkat çekici’ ve ‘kırılma noktası’ olarak değerlendiren Esendağlı, bu konuda endişe taşıdığını aktardı.
Esendağlı, KKTC’deki yetkililerin yaşananlarla ilgili herhangi bir girişim yapmayarak, sessiz kalmalarından duyduğu kaygıyı da dile getirdi.
“Türkiye, KKTC’nin resmi ilişki içerisinde olduğu tek ülke. Oradan da KKTC vatandaşlarına milli güvenlik tehdidi gerekçesiyle engel konulması, özellikle dünyaya erişim noktasında sıkıntı olan KKTC’li vatandaşlar açısından ciddi bir olaydır” şeklinde konuşan Esendağlı, hem sebeplerini hem de sonuçlarını takip edeceklerini aktardı.
“Türkiye, ifade özgürlüğü açısından sorunlu…”
“Türkiye Cumhuriyeti, düşünce ve ifade özgürlüğü anlamında sorunlu bir yer” diyen Esendağlı,
orada TC vatandaşlarına yönelik uygulamaların bunu gösterdiğini kaydetti.
Esendağlı, “Artık idrak etmemiz gereken şey, bu yaklaşımın KKTC’de de muhalif unsur olarak gördükleri ne sirayet edeceği noktasıdır” dedi.
Türkiye’nin KKTC’deki muhalif seslere olumsuz bir yaklaşımı olduğunu dile getiren Esendağlı, ilk kez böyle bir tavır içerisine girildiğini belirtti.
Esendağlı, “Her devletin kendi egemenliği altındaki ülkeye girişleri düzenleme noktasında yetkisi var. Bu yetkinin kullanış şekli anlamında buradan yapılacak eleştirilerin çok anlamı olmaz” dedi.
Dışişleri Bakanlığı, Ali Bizden'in Türkiye'ye girişine izin verilmemesi üzerine gerekli girişimlerin yapıldığını, istişarelerin devam ettiğini açıkladı.
Dışişleri'nden yapılan açıklama şöyle:
Cumhurbaşkanlığı Basın ve İletişim eski Koordinatörü Ali Bizden’in 6 Temmuz 2021 tarihinde İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanında Türkiye Cumhuriyeti’ne giriş yapmasına müsaade edilmemesinin öğrenilmesi üzerine, Bakanlığımız ile Ankara Büyükelçiliğimiz ve İstanbul Başkonsolosluğumuz Türkiye Cumhuriyeti ilgili makamları nezdinde gerekli girişimleri yapmıştır. Vatandaşımızın durumuna ilişkin Türkiye Cumhuriyeti ilgili makamları ile istişare devam etmektedir.