Kırmızı kurdeleler havada uçuşurken… İcraat mı dediniz?
41. Hükümetin ‘’100 günlük icraatları’’ olarak anlatılan basın toplantısında Sağlık Bakanlığı’nın icraatları olarak gösterilen ve anlatılan sadece iki icraat vardı. Bunlarla ilgili olarak kamuoyunu bilgilendirme ve aydınlatma ihtiyacı vardır.
Kamu Kurum ve Kuruluşlarında yapılan tüm yatırımlar elbette ki devletindir ve halkın yaşamını kolaylaştırmak için planlanır. Devletin devamlılığı esas alındığında başlanan her projenin bitirilmesi de değişen hükümetlerde yürütmenin asli görevidir.
Elbette ki; işin bir başka yönü de siyasi etiktir. Bir hükümet döneminde yapılanların diğer hükümet döneminde vurgulanması ve projelerin devam ettirildiğinin altının çizilmesi topluma verilecek siyasi güven ve projelerdeki istikrar vurgusudur.
Geçen hafta hükümetin 100 günlük icraatları anlatıldı. Toplumla paylaşılan diğer icra atlara girmeyeceğim ama Sağlık Bakanlığı icraatında gösterilenleri ille ki irdelemek topluma bilgi vermek gerektiği kanaatinde ve sorumluluğundayım.
İcraatlardan birisi Hematoloji Servisinin açılması idi.
Aslında bu icraatın şu anki hükümetle hiçbir ilgisi yoktur. Sadece yeni bakan Hematoloji Servisinin üçüncü katının kırmızı kurdelesini kesti. Onkoloji binası Sayın Ahmet Gulle döneminde başlanmış, büyük oranda tamamlanmış, kalan bölümler de Sayın Faiz Sucuoğlu döneminde bitirilip bina açılmıştır. Ancak hemşire eksikliği nedeniyle Binanın Hematoloji Servisi olan 3. Katı uzun bir süre çalışır hale getirilemedi. 4’lü Erhürman döneminde ise hemşire eksikliği giderildi ve bina açılışa hazır hale getirildi.
Hematoloji servisi ile ilgili esas konuşmamız gereken; 4’lü hükümet döneminde, bölüm içinde restore edilen ve kök hücre için hazırlanan birimdir. Bu birim maalesef boş bekletilmektedir. Kök hücre için gerekli cihazların ihaleleri ve tüm alt yapı hazır olmasına rağmen proje bitirilmedi. Yapılan sadece yeni alınan hemşirelerle 3. Katın kurdelesi kesilerek yeni açılmış gibi gösterildi.
Halbuki Sağlık Bakanlığı kök hücre tedavisi için yurt dışına sevk ettiği hastalara her yıl milyonlarca lira ödemektedir. Hematoloji servisi içinde yer alan kök hücre biriminin bitirilmesi devletin sevklere ödediği paralarda büyük tasarruf sağlayacak hastaların kendi ülkelerinde ve evlerinde tedavisini sağlayacaktır. Kök Hücre gibi çağdaş ve geleceği çok parlak olan bir tedavi protokolünün devlet hastanemizde yapılmasını sağlayacaktır. Ama maalesef bu proje de rafa kaldırıldı.
Asıl bitirilmesi ve hastaların hizmetine sunulması gereken icraat Kök Hücre Birimiydi.
Yine hükümetin 100 günlük icraatlarında gösterdiği bir diğer icraat Cengiz Topel Hastanesi Diyaliz Servisinin açılmasıydı.
Hani gülsem mi ağlasam mı gerçekten bilemiyorum. Sadece hüzünle izliyorum.
Yine 4’lü hükümet döneminde Cengiz Topel Hastanesi projesi hazırlandı. Çok zor bir dönemde diyaliz makineleri alındı. Sadece Cengiz Topel Hastanesi için değil; yıllardır yenilenmeyen diğer hastanelerdeki diyaliz cihazları da alındı. Cengiz Topel Hastanesindeki birimde gerekli restorasyonlar yapıldı. İki hekim ve dört hemşire eğitildi. Bazı mefruşatlar ve katkılar da Diyaliz Derneği tarafından yapıldı ve birim tamamen açılmaya hazır hale getirildi. Hükümet değişikliği sırasında hasta alımına henüz başlanmadığı için birimin açılışının uygun olmayacağı düşünülerek kurdelesi kesilmedi.
Yeni gelen hükümet bu icraatı da maalesef kendileri yapmış gibi topluma sundular. Halbuki yaptıkları sadece kırmızı kurdele kesmekti. Emek verip projeyi bitirenlerin isimlerini ağızlarına bile almadılar.
Devlet ve siyaset kurumu ancak belli bir saygı ve etik kurallar çerçevesinde yönetilirse siyasete ve birbirimize duyduğumuz sevgi ve saygıyı artırabileceğiz.
Keşke Sağlık Bakanlığı’nın 100 günlük icraatlarında alkışlayacağımız yeni bir proje veya bitirilmiş bir icraat görebilseydik.
Hem Lefkoşa Hematoloji servisinde hem de Cengiz Topel Diyaliz Servisinde sağlık hizmeti alan tüm hastalarımıza şifa diliyorum ve sağlık çalışanlarının emeği önünde saygıyla eğiliyorum.
Unutmayalım ki sağlık; siyaset kurumunun çok üzerindedir ve hepimize gereklidir.