Avrupa Parlamentosu Üyesi Niyazi Kızılyürek, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’e mektup göndererek Kıbrıs’ın geleceğine dair derin kaygılarını paylaştı.

Kızılyürek, von der Leyen’e gönderdiği mektupta adanın kuzeyinde gerçekleşen seçimlerin ardından Türkiye'nin Birleşik Federal Kıbrıs'ı destekleyen ve iki devletli çözüme karşı çıkan Kıbrıslı Türklere karşı hasmane tutumunun her gün daha kötüye gittiğini ve Kıbrıslı Türk Federalistlerin baskı altına alınırken, ayrılıkçı milliyetçilerin Türk Hükümeti’nin desteği ile cesaretlendirildiğini vurguladı.

Kızılyürek Türkiye’nin kendi vatandaşları için Avrupa’da serbest dolaşım istediği bir dönemde iki Kıbrıslı Türk muhalifin Türkiye'ye girmesine izin verilmemesinin ve AB vatandaşı Kıbrıslı Türklere seyahat yasağı getirmesinin elbette KABUL EDİLMEZ olduğunu vurguladı.

Kızılyürek’in Avrupa Komisyonunu Başkanı Ursula von der Leyen’e gönderdiği mektubun tamamı şöyledir:

Sayın Başkan Von der Leyen,

Size bu satırları kendini Birleşik Federal Kıbrıs çatısı altında Kıbrıs toplumlarının huzur ve barış içerisinde birlikte yaşamasına adamış, son Avrupa Parlamentosu seçimlerinde (2019) Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türklerin oyları ile seçilmiş bir Milletvekili olarak yazıyorum.

Size derin endişelerimi ifade etmek istiyorum. Türk Hükümeti’nin Kıbrıs Türk toplumunun içişlerine müdahaleleri ve Maraş’daki girişimleri beni ciddi anlamda endişelendiriyor.

Türkiye'nin Kıbrıs Türk toplumunun içişlerine açıkça müdahale ettiği bilinen bir gerçektir. Bununla birlikte, geçtiğimiz yıl, 11 Ekim 2020'de yapılan seçimlerde, Federal Kıbrıs'a inanan Kıbrıs Türk lideri Mustafa Akıncı'yı değiştirmek için Türk hükümetinin emsalsiz müdahalelerine tanıklık ettik.

Seçimlerin ardından Türkiye'nin Birleşik Federal Kıbrıs'ı destekleyen ve iki devletli çözüme karşı çıkan Kıbrıslı Türklere karşı düşmanca tutumu ne yazık ki her gün daha kötüye gitmektedir. Kıbrıslı Türk Federalistler baskı altına alınırken, ayrılıkçı milliyetçiler Türk Hükümeti’nin desteği ile cesaretlendiriliyorlar.

İki hafta önce Türkiye Cumhuriyeti, iki Kıbrıslı Türk muhalif entelektüelin Türkiye'ye girmesini yasakladı. Konu hakkında henüz resmi bir açıklama yapılmamasına rağmen, eski Kıbrıs Türk Liderin Basın Danışmanı Ali Bizden ve Dr. Ahmet Cavit An'ın Türkiye'ye girmesine izin verilmedi.

Ne gariptir ki, Türkiye kendi vatandaşları için Avrupa’da serbest dolaşım istediği bir dönemde AB vatandaşı Kıbrıslı Türklere seyahat yasağı getirmektedir. Ve bu elbette KABUL EDİLMEZDİR!

Sayın Başkan, Kıbrıs'ın ve Kıbrıs Türk toplumunun geleceği konusunda çok endişeliyim. Türkiye, Kıbrıs'ı sonsuza dek bölmeyi hedeflerken Kıbrıs'ın kuzeyini her geçen gün, daha fazla arka bahçesine dönüştürmekte ve Kıbrıs’ı temelli olarak bölmeyi hedeflemektedir. Bunlara ek olarak,Maraş'ta Birleşmiş Milletler’in kararlarını açıkça ihlal etmektedir.

Maraş ile ilgili gelişmeleri yakından takip ettiğinizi biliyorum. Size hatırlatmak isterim ki, Maraş’ın Türk idaresi altında açılması, adanın birleşmesine dair bütün umutları tüketecektir.

Sayın Başkan, bu satırlarla bir Kıbrıslı olarak ülkeme dair kaygılarımı, bir Avrupalı olarak da AB üyesi bir devletin temelli bölünme tehlikesi içinde olduğu endişesini sizinle paylaşmak istedim.

Eminim ki, Avrupalılar olarak hepimizin bu küçük adayı birleştirmek ve AB üyesi bir devlette kalıcı barışı sağlamak için daha fazlasını yapmamız gerektiği konusunda benimle hemfikiriz.

Dostane Selamlarımla,