1. YAZARLAR

  2. Serhat İncirli

  3. KKTC Demokrasisi ve gabbar turşusu!
Serhat İncirli

Serhat İncirli

KKTC Demokrasisi ve gabbar turşusu!

A+A-

KKTC Meclis Başkanı seçildi mi, seçilmedi mi?

Çift mühürlerin ikisi kutu dışındaydı ama öteki kutu içindeydi!

Demek ki geçerlidir!

Öyleyse, haydi hep beraber, Ziya Öztürkler’i “seçilmiş” kabul edelim mi diyorsunuz?

-*-*-

Efendim, bu akşam (14 Kasım Perşembe) KKTC Meclis Başkanı sıfatı ile Ziya Öztürkler’in “15 Kasım Resepsiyonu” var!

-*-*-

TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve beraberindeki heyet, tabii ki TC Lefkoşa Büyükelçisi eminim resepsiyona katılacaklar…

-*-*-

En önemlisi ise her resepsiyona, protokol gereği “Yüksek Mahkeme Başkanı”mız ve “Başsavcı”mızın da davet ediliyor olması…

-*-*-

Bu resepsiyona Mahkeme Başkanı ve Başsavcı katılır ve Öztürkler’in elini sıkıp “Bayramınız Kutlu olsun Sayın Başkan” derse…

-*-*-

Yani gitsen vay, gitmesen vay!

-*-*-

Çok zor!

Gerçekten bu ülkede yaşamak çok zor!

-*-*-

KKTC’de demokrasi, gabbar turşusudur…

Bizim alışık olduğumuz turşunun sirke içerisinde hazırlanmasıdır…

Ama tuzlu suyla yapanlar olduğu da açıktır!

Yersek!


Örnek alalım!

welby-yazi-2-fotosu.jpg

İngiltere Kilisesi, 1970’lerden bu yana süregelen istismar skandallarıyla yüzleşiyor. Anglikan Cemaati’nin ruhani lideri Justin Welby, kilisenin çocuk kamplarını 50 yl boyunca yöneten John Smyth’in yüzü bulan cinsel istismarlarıyla ilgili tespitleri zamanında yetkililere bildirmediği gerekçesiyle artan baskılar nedeniyle görevinden ayrıldı.

-*-*-

Canterbury Başpiskoposu Justin Welby, kilisede yaşanan ve 1970’lerden beri devam eden cinsel istismar vakalarına ilişkin soruşturmaların ardından istifa etti…

-*-*-

“Cinsel istismarı yapan ben miyim?” diye sormadı!

İstismarcıyı uzun süredir “tanıyor” olması istifa etmesi için yeterli oldu!

-*-*-

Anglikan kilisesi içindeki çocuklara yönelik Hristiyan bakanlığında aktif olarak yer alan , Iwerne Trust’ın başkanı Kanada doğumlu İngiliz avukat  John Smyth’in 1970’lerden itibaren yüzlerce çocuğa yönelik fiziksel, cinsel ve psikolojik istismar yaptığı ortaya çıkmıştı.

-*-*-

İngiltere Kilisesi tarafından yayımlanan 251 sayfalık bağımsız rapor, Welby’nin 2013 yılında Başpiskopos olduğu dönemde John Smyth’in suçlarını öğrendiğini ve “öğrenmesine rağmen” gerekli adımları atmadığını gösteriyor. Smyth, yaz kamplarında reşit olmayanlara yönelik cinsel ve fiziksel saldırılarda bulunduğu ve istismarların İngiltere, Zimbabve ve Güney Afrika’da 1970’lerden beri sürdüğü belirlenmişti…

-*-*-

Smyth’in istismarları 2017 yılına kadar kamuoyuna açıklanmadı. Raporda, kilisenin 1982 yılında Smyth’in istismarlarını öğrendiği, ancak bu bilgileri sistematik olarak gizlediği belirtildi. Welby, bu dönemle alakalı olarak istismar iddialarını “yeterince enerjik bir şekilde takip etmediğini” kabul etti, ancak görevini bir süre daha sürdürdü.

-*-*-

Smyth’in kurbanları, kilise yönetiminin yıllarca süren kayıtsızlığına karşı tepkilerini dile getirdi. Kilise içinde de tepkiler büyüdü. Newcastle Piskoposu Helen-Ann Hartley, Welby’nin görevde kalmasının artık mümkün olmadığını belirtti. Kilisenin ulusal meclis üyeleri arasında başlatılan bir dilekçede, Welby’nin “ruhban sınıfının güvenini kaybettiği” ifade edildi.

-*-*-

Salı günü gazetelerin tümünde manşette “İstifa et Welby” yazıldı ve Başpiskopos, Salı akşamını beklemedi; istifasını açıkladı…

-*-*-

Bu arada sapık istismarcı John Smyth’in 1970’lerden itibaren İngiltere, Zimbabve ve Güney Afrika’da en az 115 çocuğu ve genci istismar ettiği ortaya çıktı. Kilise, 1982 yılında Smyth’in istismarlarını öğrendiği halde bu bilgileri kamuoyundan gizledi. Rapor, bu dönemdeki yetkililerin, bulguları “aktif bir şekilde örtbas ettiklerini” belirtti.

-*-*-

Smyth, 1984 yılında Zimbabve’ye taşındı ve istismarlarına orada da devam etti. Güney Afrika’da 2018’deki ölümüne kadar aynı eylemleri sürdürdüğü tespit edildi. Smyth’in istismarları, 2017 yılında Channel 4 televizyonunun yaptığı bir soruşturma ile kamuoyuna duyuruldu. Hampshire polisi bu süreçte Smyth’i sorgulamaya hazırlanırken, istismarcı avukatın ölümü soruşturmayı sonlandırdı.

-*-*-

Welby, “Kiliseyi seviyorum ve ona hizmet etmek benim için bir onurdu. Ancak kilisenin çıkarları doğrultusunda istifa etmem gerektiğini düşünüyorum” diyerek görevden ayrıldığını açıkladı.

-*-*-

King’s College Cambridge’in şapel dekanı Stephen Cherry, Welby’nin artık kiliseyi temsil edecek bir güvene sahip olmadığını ifade etti: “Mağdurlara kulak vermeme geçmişi, Başpiskopos’un bu makamın gerektirdiği temsil yeteneğini kaybettiğini gösteriyor.” dedi.

-*-*-

Welby’nin istifası, İngiltere Kilisesi içinde uzun süredir konuşulan cinsel istismar davalarına yönelik hesap verebilirlik eksikliği tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Bu olay, kilise içinde sistematik bir reformun gerekliliğine dair çağrıları güçlendirdi.

-*-*-

Anglikan Kilisesi ya da İngiltere Kilisesi, Protestan inancın bir bölümü şeklinde faaliyet yürütüyor…

Kilise tarihinde yani bin 427 yıldan beri herhangi bir Başpiskopos’un istifasına rastlanmıyor…

Justin Welby, 12 yıldır, kilisenin 105’in Başpikoposu olarak görevdeydi…

-*-*-

Bu koskocaman haberi sizlerle niye paylaştım?

Belki örnek alırız diye tabii ki!

Sorumluluk üstlenip istifa etmeyi, “yapılması gereken onurlu bir hareket” olarak kabul etmeyi öğreniriz diye!

Bu yazı toplam 1329 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar