YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç, KKTC'de bulunan ve ÖSYM kılavuzunda yer alan üniversitelerin rektörlerini YÖK’e davet etti. Davet üzerine gerçekleştirilen toplantının içeriği hem YÖK’ün resmi web sitesinde hem de birçok basın yayın organın da yer aldı…

Yapılan açıklamada; Doğu Akdeniz, Girne, Girne Amerikan, Kıbrıs Amerikan, Kıbrıs İlim, Kıbrıs Sosyal Bilimler, Lefke Avrupa, Uluslararası Kıbrıs ve Yakın Doğu Üniversiteleri katıldığı toplantıda şu iki konu üzerinde önemle durulduğu belirtildi:

• KKTC üniversitelere, terör örgütleriyle ilişkili öğrenci veya öğretim üyesi sızmalarına karşı tedbirlerin alınması…
• KKTC üniversitelerin eğitim öğretim niteliğinin daha ileri noktalara çekilmesi…

YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç’ın açıklamalarının satır aralarından; çok uzun süredir bu sayfada okuduğunuz birçok konunun da tartışıldığı anlayabiliyoruz. Açıklamanın satır aralarını her beraber okumaya çalışalım…

Başkan Saraç: “Türkiye'deki üniversiteler tarafından ihraç edilen öğretim üyelerinin KKTC'deki üniversitelerde istihdam edilmesinin doğru olmadığını, buna dikkat etmeleri gerektiği konusunda rektörlere uyarıda bulunduk.”

Ülkemizdeki üniversitelerin çok ciddi bir öğretim elemanı eksikliği olduğu aşikar. 80 bin üzerinde üniversite öğrencisine sahip olmamıza karşın üniversitelerimizdeki öğretim elemanı sayısı 2 bine ulaşamadı bile… Bu durumun eğitim kalitesini olumsuz etkilediği ortada. Böyle bir ortamda Türkiye’deki birçok üniversiteden çeşitli nedenlerle ihraç edilen ve açıkta kalan öğretim elemanlarının ilk adreslerinin ülkemizdeki üniversiteler olacağını da tahmin etmek zor değil… Başkan Saraç, işte bu durumdan rahatsızlığını açıkça dile getiriyor…

Başkan Saraç: “KKTC'de üniversitelerin kurulma süreci farklı, üniversiteler yasa ile kurulmuyor, bu nedenle de şirketler hızlı şekilde özel üniversite kurabiliyor.”

Bu durumun sürdürülebilir olmadığını bu sayfada da sıklıkla okumuşsunuzdur. YÖK Başkanı Saraç da aynı sıkıntıyı dile getiriyor. Bu durumu değiştirmemiz gerektiğinin zamanı çoktan geldi de geçti bile…

Bu sene ilk defa “KKTC'deki yükseköğretim kurumları değerlendirme raporu” hazırlattıklarını bildiren Saraç, "Bu, YÖK'ün bu üniversitelerin değerlendirilmesine yönelik hazırladığı ilk rapor. Fakat her yıl bu raporlar yenilenecek.”

Geçtiğimiz hafta DAÜ’nün ilk 1000 üniversite listesinde yer aldığını ve bu durumun takdir edilmesi gerektiğini söylemiştik. Ancak ne yazık ki 18 aktif üniversitemiz olduğu düşünüldüğünde DAÜ’nün dışındaki üniversitelerin böyle bir gaileleri bile olmaması, sadece ekonomik bir sektör olarak faaliyet göstermeleri ciddi bir sorun olarak kaşımızda duruyor. İşte bu durum YÖK’ü de rahatsız etmiş olmalı ki; “KKTC’deki üniversiteleri için değerlendirme raporu hazırlama kararı almaya götürdü… Hem de bundan sonra her yıl…”

Sözün Özü

Aslında bütün bunları bizim yapmamız gerekmiyor mu? Bunları ve daha fazlasını... Örneğin; hâlâ herkes tarafından bilinen, açık, şeffaf ve amacı anlaşılır bir yükseköğretim politikamız yok. Ne yazık ki eğitime bir sektör olarak bakıyoruz. Yükseköğretimi ve üniversiteleri, gelir getiren bir meta olarak görüyoruz. Bilim yapmak, teknoloji üretmek neredeyse hiç konuşmadığımız şeyler…  Ne yazık ki ciddi şekilde kalite sorunumuz var. Öğretim elemanı, üniversitelerin kurulması, öğrenci seçimi gibi çözmemiz gereken problemlerimiz var.

Ancak bütün bunları biz çözmeliyiz,  başka kimse değil… Çözümü başka yerden beklemek de kabul edilebilir değil…

Sahi YÖDAK ne iş yapıyordu bu ülkede… Ülkemizdeki yükseköğretimin planlanması, değerlendirilmesi, kalite ve verimliliğinin artırılması bu kurumun görevi değil miydi?

---------------------------------------

Aklınızda Bulunsun
 

Öğretmen Önemlidir Statüleri Geliştirilmelidir

Üç eğitim sendikası (KTOS, KTOEÖS, DAÜ-SEN), “5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü” her yıl olduğu gibi bu yıl da ortak bir etkinlikle kutlayacak.

5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü için Eğitim Enternasyonali (EI) tarafından bu yıl için belirlenen tema “Öğretmen Önemlidir Statüleri Geliştirilmelidir” oldu. Özellikle ülkemiz öğretmenleri için tam yerini bulmuş bir tema olduğunu söyleyebilirim. Kimi zaman siyasilerin kabul edilemez tutumları, kimi zaman da sendikal anlayışlardaki sıkıntılardan kaynaklanan nedenlerle ne yazık ki her geçen an ülkemizdeki öğretmenlerin mesleki statüsü erozyona uğruyor… Dilerim bu yılki 5 Ekim, bu statü erozyonun fark edilmesine vesile olur.

Öğretmenler önemlidir. Çünkü o sınıfa girdiğinde ayağa kalktığımız kişidir… Tüm öğretmenlerin 5 Ekim Dünya Öğretmenler günü şimdiden kutlu olsun.

------------------------------------------

Sıra Dışı Okullar

Merhamet ve Yaratıcılık

Sıra dışı okullara devam ediyoruz. Bu haftaki okulumuz yine ABD’den… New York’ta bulunan okulu sıra dışı yapan unsur, okuldaki temel anlayışının merhamet ve yaratıcık üzerine kurulmuş olması… Bu okul öğrencileri; merhamet ve yaratıcılığa teşvik ediyor.

  Bu okulun kurucuları, okulun bir oyun alanı gibi olması gerektiğine, öğrencilerin bu şekilde öğrenmeye daha çok zaman ayıracaklarına inanıyor. 2. ve 8. sınıfa kadar öğrencileri alan okul, geri dönüşüm, 3 boyutlu New York şehri modelleri yaratma ve daha pek çok eğlenceli aktiviteyle öğrencilerin ilgisini uyandırıyor.