198 eğitim bilimcinin katıldığı 2. Kıbrıs Uluslararası Eğitim Araştırmaları Kongresi tamamlandı. Bu kongreyi diğerlerinden ayıran önemli bir özelliği vardı. KKTC’nin ilk ve tek araştırma ödülü olan “KEMAL YÜCEL ARAŞTIRMA ONUR ÖDÜLÜ” organizasyonunun da kongre kapsamında gerçekleştirilmesi...

Neden “Kemal Yücel Araştırma Ödülü”?
Hocaların hocası olarak tanımlanan Kemal Yücel, eğitimci kimliğinin yanında aynı zamanda da nitelikli bir araştırmacı özelliğine sahipti... Dahası bu organizasyonu gerçekleştirilen Kıbrıs Eğitim Araştırmaları Birliği’nin de üyesiydi…

31 yıllık hizmetten sonra 1970’li yıllarda emekliye ayrılan Kemal Yücel, altı yabancı dil bilmenin avantajıyla 71 yaşında yüksek lisans (master) yapan Kemal Yücel,  ömrünün son gününe kadar araştırma tutkusundan hiç vazgeçmedi… Yarışma ödül töreninde Kemal Yücel’i kısaca anlatan sevgili oğlu Hakkı Yücel’inde dediği gibi “bir araştırma ödülüne özellikle de eğitim araştırması ödülüne “Kemal Yücel” adından farklı bir isim verilemezdi…”

 Ve Kazanan
Elbette bütün ödüllerde olduğu gibi, bu anlamlı ödülünde bir kazananı oldu. Yarışmaya katılan 94 eğitim araştırmasının hepsi de çok değerleydi. Ancak final değerlendirmesine kalan 7 araştırma, Kuzey Kıbrıs’ta da nitelikli çalışmalar yapıldığının en önemli kanıtı gibiydi… İşte bu araştırmaların içinden kazanan, genç bir araştırmacı oldu… Nurdan ÖZREÇBEROĞLU, Kemal Yücel Araştırma Onur Ödülü’nün ilk kazananı oldu.

Mayıs 1990 yılında Güzelyurt’ta doğan Nurdan Özreçberoğlu, Lefke İstiklal İlkokulu’nda başladığı öğrenimine, Lefke Gazi Lisesi ve Güzelyurt Kurtuluş Lisesi’nin ardından Yakın Doğu Üniversitesi Matematik(İng) alanında lisans eğitimini tamamladı. Aynı alanda yüksek lisans mezunu da olan genç araştırması şu anda Lefke Avrupa Üniversitesi, Eğitim Yönetimi ve Denetimi programında doktora öğrenimine devam ediyor…  Bu ödülün onun için ne anlama geldiğini kendi ağzından aktarıyorum:

Öncelikle YENİDÜZEN okurlarına buradan selamlar diliyorum. Ülkemizin gelişerek kendini dünya çapında tanınır hale getirmesini istediğimizi söylerken, aslında tam da bu anlamda yapılan gelişimlere, atılan temellere ayak uydurmalarına yardımcı olarak destek çıkmanın biz vatandaşların yanı sıra eğitimcilerinde dört koldan destek olması beklenmektedir.

Bu hafta içerisinde Düzenlenen 2. Kıbrıs Uluslararası Eğitim Araştırmaları Kongresi de bunlardan birine örnek olarak gösterilebilir. Yapılan kongrelerin önemlilerinden bir kaçının bizim ülkemizde gerçekleşiyor olması da sanırım paha biçilemezdir. Şu an itibariyle ülkemizde ilk ve tek eğitim araştırması ödülü düzenlenmiştir. Düzenlenen bu ödülün ise anlamının ayrı bir önemi bulunmaktadır. KEAB üyelerinden olan merhum saygı değer hocamız Kemal Yücel anısına düzenlenen ödülün manevi değeri bulunmaktadır. Hak veririsiniz ki yarışma denilince ve yarışmanın kazananı denince insan heyecanlanıp, gurur duyabiliyor.

Hal böyle olunca bu yarışmanın manevi değerinin yanı sıra ülkenin ilk ve tek olmasının da ayrı bir gurur kaynağı olduğunun altını çizmek isterim. “İsterseniz ilkokul, isterseniz lise de hoca olun veya isterseniz profesör olun, eğer işinize yüreğini katmıyorsanız ve o alanda kendinizi geliştirmiyorsanız, o işte başarılı olamazsınız.” Kemal hocamızın da dediği gibi bir işte başarılı olabilmek için önce o işe yüreğinizi koyup daha sonrada yeterince kendinizi geliştirip, bakış açınızı genişletmeniz gerekmektedir.

Ödülü benim kazandığım söylendiğinde ayaklarımın yerden kesildiğini hissettim. O an yanımda olan öğretmen arkadaşlarıma sarılarak heyecanımı paylaşırken insanların beni tebrik etmeleri de ayrıca beni gururlandırdı. Böylesi ödülü kazanmak, keyif alarak yaptığım araştırmalarda benim daha da motive olamama katkı sağladığını söyleyebilirim. Yüreğimi koyduğum bu yolda daha da başarılı olmak istiyorum ve bunun için de çalışmalarıma devam edeceğimi söyleyebilirim.

Ayrıca şunları da vurgulamak isterim: Henüz yeni olarak atıldığım akademik ortamda ülkemizdeki eğitim araştırmaları hakkında pek de yeterli bir bilgiye sahip olduğumu söyleyemem. Sadece eğitim üzerinde durulmasının önemli olduğunu ve uygulanan sistemdeki sorunlara yeterli oranda çözümler getirilmediğini düşünüyorum. Yapılan çalışmalara önem verilerek ilgili kurumlarca çözümler ele alınarak bunların irdelenmesi ve uygunluğu açısından düzenlendikten sonra farklı bakış açılarıyla farklı çözümler üretilmesinin gerekliliği düşüncesindeyim.

Gelişen teknolojide yeni neslin eğitimden uzak kalmaması ve onların da istekleri doğrultusunda çözümlerin üretilmesi, ayni zamanda onların da kendilerini önemsemeleriyle birlikte derse olan ilgilerinin artırılması amacıyla programların yeniden düzenlenebileceği düşünülmektedir. Kısaca yapılan araştırmaların dikkate alınarak değerlendirilmesi gerekliliğinin görüşünde olduğumu belirtmek isterim.

Son olarak Kemal Yücel Araştırma Onur Ödülüne layık görülmem beni mutlu ve gururlu kılarken, aileme beni bu günlere getirdikleri ve bana bu gururu yaşattıkları için buradan teşekkür etmek istiyorum. Ayrıca benim her daim yanımda bulunarak bana destek çıkan tüm sevgili hocalarım, siz saygılı KEAB kurucu üyeleri ve beni bu ödüle layık gören jüri üyelerine de teşekkürü bir borç bilirim.

--------

Aklınızda Bulunsun
 

Ülkelerin “Yaratıcılık” Sırası

Kanada Rotman İşletme Okulu’nun bir kuruluşu olan Martin Refah Enstitüsü, 82 ülkenin yaratıcılık endeksini yayımladı. Elbette KKTC bu endekste yok. Ancak paralel bir eğitim sistemi yürüttüğümüz Türkiye’nin ve bugün büyük ekonomik sıkıntılar yaşayan Güney Kıbrıs’ın endeksteki yerine bakarak bizim durumuzla ilgili fikir sahibi olabileceğinizi düşünüyorum.

Endeksin üç boyutu var. “Üç T” adı verilen bu boyutlar;  Yetenek (Talent), Teknoloji (Technology) ve Tolerans (Tolerance). Bu üç boyuttan alınan puanlara göre ülkelerin “Yaratıcılık” endeksindeki puanı ve buna bağlı olarak sırası belirleniyor.

• Yetenek (Talent): Ülkelerdeki üniversite mezunlarının ve yaratıcı iş kollarında çalışanların istihdam içindeki oranın yüksekliği…
• Teknoloji (Technology): Ülkelerin, Ar-Ge harcamalarının milli gelire oranı ve araştırmacı personel ve patent sayılarının yüksekliği…
• Tolerans (Tolerance): Yaşadıkları çevreyi, farklı etnik ve dini kimliklerden gelenlerin ve LGBT bireylerin yaşaması için elverişli olarak görenlerin nüfus içindeki oranının yüksekliği…

Ve sonuç: Yaratıcılık endeksine göre 82 ülke içerisinde Türkiye 68’inci, Güney Kıbrıs 44’üncü… Elbette çalışmada Kuzey Kıbrıs yok. Ancak yerini tahmin etmek pek de zor olmasa gerek…

----------------

Anlayana - Gülmece

Kültür Farkı

Japonlar: “Biri yapabiliyorsa, ben de yapabilirim. Hiç kimse yapamıyorsa, ben yapmalıyım.”

Türkler: “Biri yapabiliyorsa, ben neden yapayım! Hiç kimse yapamıyorsa, ben nasıl yapayım!”