KKTC’ye 2‘nci Kazak kazığı!
Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları Konseyi’nin 10’uncu zirvesi geçtiğimiz yılın Kasım ayı başında Kazakistan’ın başkenti Astana’da gerçekleştirilmişti…
KKTC ve KKTC’nin Cumhurbaşkanı Ersin Tatar bu toplantıya davet edilmemişti…
-*-*-
Kazakistan, Türkiye’nin tüm diplomatik girişimlerine rağmen, KKTC’nin gözlemci olarak dahi katılımına onay vermemişti…
-*-*-
O günlerde “Turkilerden yediğiniz kazıktan dolayı eğri oturacaksanız oturun ama lütfen doğruları söyleyin!” başlıklı yazımızda ne yazmıştık?
Bir hatırlatmak istiyorum:
-*-*-
“… Bekleyelim ya hu biraz da Kazakistan bizi tanıyacak!
Demek ki hala zamanı gelmedi, hemen küsmenin anlamı yok!
Yok canım, rezil falan olmadık; bakın, Sayın Erdoğan yine bizim için konuşma yaptı!
-*-*-
Kazakistan’da, Astana’da yediğimiz golü; ya da Türkilerden yediğimiz kazığı bizim cemaat yumuşatmaya çalışıyor!
Yok be canım, ne tecavüzü, yanağımızdan öptüler sadece; onu da zaten biz çok istedik!
Öp öp öp dedik!
-*-*-
Be arkadaşlar, Turkilerden yediğiniz kazıktan dolayı eğri oturacaksanız oturun ama lütfen doğruları söyleyin!
-*-*-
Bu devletler bizi tanımaz, tanıyamaz, tanıma zamanı diye bir şey de hiç gelmeyecek!
-*-*-
Toplumunuza doğruları söyleyin!
1 – Çözümsüzlük Türkiye’nin çıkarınadır, idare ediyoruz!
2 – Taksimden başka çözüm de istemiyoruz!
Deyin bunları korkmayın, çünkü şu anda içine düştüğünüz ya da düşürüldüğünüz rezil durumdan daha rezil duruma düşmezsiniz!
-*-*-
Evet kiminiz rüşvetten komisyondan köşeyi dönme hevesinde, kiminiz tam makam maskaralığı iştahındasınız anladık ama yeter bu kadar “yenilgi”!
Yeter bu kadar yalan!
Yeter bu kadar hırsızlık!”
-*-*-
O günden bu yana ne tür gelişmeler yaşandı?
Belli ki KKTC adına hiçbir gelişme yaşanmadı…
Hafta sonu Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos Kazakistan’ın başkenti Astana’daydı…
-*-*-
Kombos önce meslektaşı Murat Nurtleu ile bir araya geldi…
Ardından, Cumhurbaşkanı Qasym-Jomart Toquayev (Kasım Cömert Tokayev) tarafından kabul edildi…
Neler konuştular?
Kombos dedi ki, “… iki devlet arasındaki ilişkilerin geliştirilmesini, bölgesel ve küresel konuları konuştuk… Kendilerine Kıbrıs sorunu ile ilgili bilgi verdim…”
-*-*-
Kombos başka ne dedi?
“… Kıbrıs’ta iki devletli bir çözüm kabul edilemez” dedi…
Birlikte basın toplantısı yaptıkları Kazak meslektaşı da, “… hukuka dayalı uluslararası toplum değerlerine bağlı kalacağız” dedi…
-*-*-
Kazakistan ile Kıbrıs arasında doğrudan uçuşlar başlatılacak…
Kıbrıs Cumhuriyeti, Astana’da Büyükelçilik açacak…
Tabii ki Kazakistan da ne yapacak?
O ülkenin bir büyük elçiliği de Lefkoşa’da olacak!
Lefkoşa be arkadaşlar, Lefkoşe değil!
Güney taraf!
Bilmem anlayabildiniz mi değerli yalancı ve de sahtekarlar!
-*-*-
Kısacası, atıp tutmaya gerek yok Sayın Ersin Tatar!
Sağda solda gofdorozluğa gerek yok!
Eşit egemen devlet yok!
Kazakistan hiç yok!
-*-*-
Sen kayıp telefona bak!
Boş ver bu işleri!
Umarım bulunmaz!
İyi saklansın!
-*-*-
Ne demiştik Kazakistan’la alakalı bir diğer yazımızda?
“… Sürekli diplomatik yenilgilerle, 24 saat 7 gün yalanlarla geleceğimizi çalıyorsunuz!
Yeter!”
-*-*-
Diplomatik yenilgilere ve sürekli yalanlara, dibine kadar, her şeyiyle sahte ve usulsüz işler eklenince, egemen eşit KKTC’nin görüntüsü de tam olarak ortaya çıkıyor!
Bu mudur egemen eşit devlet olmak?
-*-*-
Faşistlerimiz belli ki çok üzülmüş!
Bir gazetelerinde dün, “Tokayev ayıp ediyor” diye başlık atıldı!
Niye ayıp etsin ki?
Ayıp eden sizsiniz!
Dibine kadar her şeyiniz sahte!
İnşaat çamuru!
Dün sabah televizyon programını 09.45’te bitirdim…
Konuğum olduğu zaman genelde bu saatte bitiririm…
Çantamı toplayana, ceketimi çıkarana kadar saat 09.50 oldu…
-*-*-
Serkan Soyalan ile birkaç dakika sohbet ettik!
Elimdeki gazeteleri verdim!
Akabinde Cenk Mutluyakalı ile karşılaştım!
-*-*-
“İnşaat Müteahhitleri Birliği’nin basın toplantısı var, bu sabah Kıbrıs Bugün gazetesinde okudum, gidelim mi?” diye sordum…
Sevgili Cenk, “davetli değilim, öyle hop diye gitmem” dedi…
“Ben de davetli değilim, zaten geç kaldım, saat 10.00 oldu” dedim…
-*-*-
Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer’in ne diyeceğini çok merak ediyordum ama Cenk’in de söylediği doğruydu; “davetli değildik”…
-*-*-
Haaa genel davet yapılmış olabilir…
İlla ki şahsıma davet beklerim anlamı çıkmamalı ama Bugün gazetesini görmesem haberim olmayacaktı!
-*-*-
Basın toplantısı yapacak olanlara tavsiyemdir, illa ki köşe yazarı arkadaşların da gelmesini isterseniz, zaten gördüğüm kadarıyla sürekli yazan 10 – 15 köşe yazarı var, telefonlarını da biliyorsunuz, gazetelere, televizyonlara gönderdiğiniz gibi onlara da davetiye gönderirsiniz…
-*-*-
Cafer abim, “benden de bahsetti”, “gelmesini isterdim” dedi…
Şampiyon Melekelerin anıt mezarları ile ilgili dün yazdıklarımı, “kişisel hesaplaşma maksatlı” olarak niteledi…
Hiçbir müteahhit o ihaleye girmemiş…
-*-*-
Çünkü 5’e yapılacak bir ihale 3’e çıkıldı gibi bir açıklama getirdi…
Her aşamasını ailelerle birlikte yaptık dedi…
Çok hassas bir konu!
Asla uzatmak istemem!
-*-*-
Ama, çağır, gelirim Cafer abi!
-*-*-
Sorularımı dün yazmıştım zaten! Keşke adımdan bahsederken, ötekilere de yanıt verseydin!
Neyse!
“Kişisel hesaplaşma” konusunu da çok merak ettim!
Ersin Tatar, KKTC'yi Tanıtma ve Yaşatma Derneği heyetini kabul etti… Herkesin görüşüne saygım sonsuz, yaşatacaklarsa yaşatsınlar, yaşıyorsa tabii ki! Tatar ne dedi? KKTC devletini tanıtmanın herkesin görevi olduğunu söyledi. Beni affet abi! Uğraşamam! Kıbrıs Türklerinin özden gelen müktesep haklarıyla kendi devletini turizm, ekonomi, yükseköğrenim, ticaret gibi münasebetlerde dünyaya anlatma ve tanıtma faaliyetlerinin yoğun bir şekilde sürdüğünü anlattı… Anlattıkça açıldı… KKTC gerçeğini tüm dünyaya anlatmaya devam edeceğiz dedi… Ama en önemlisi, Ada’da ayrı egemenliği olan bir devletin var olduğunu tüm dünyanın artık bildiğini söyledi… Galiba bir tek Türkiye bilmiyor bu gerçeği! Egemenlik oraya bağlı ya! Bu son söylediğine gerçekten çok güldüm… Başarılar dilerim! Tanıtın! Omorfo’da sahte diploma da var!