Korkma! Çözüm iyidir! İste!
Reklamcılık, halkla ilişkiler ve medya ile ilişkiler; “gazetecilik” mesleğinin yakın akrabalarıdır…
Satacağınız bir ürününüz mü var?
Siyasi partinize oy mu istiyorsunuz?
Yaptığınız bir iş veya eylemin “iyi bir şey” olduğunu mu anlatacaksınız?
Reklamınız ve reklamcınız etkili olmalı…
Halkla ilişkiler çok çok önemli…
Ve medya ile ilişkilerinizi “mükemmel” seviyeye çekmelisiniz…
-*-*-
Bu konu nereden mi aklıma geldi?
Efendim, KKTC’nin turizmle alakalı reklamı yapılacak…
Yenidüzen gazetesinde okudum…
KKTC Hükümeti, ülke turizmini Türkiye ve İngiltere’de tanıtmak için 10 milyon TL’lik bir reklam anlaşması yapmış…
Yani yaklaşık 210 bin Sterlin veya 250 bin Euro eden bir ücretten söz ediyoruz…
-*-*-
Bu para bir ülkenin tanıtımı adına çok mu yüksek?
Sanmam!
Hatta çok düşük bir miktar olduğu düşüncesindeyim…
-*-*-
Ancak burada “iyi niyet” önemli!
KKTC Hükümeti bu reklamı “gerçekten ülke turizmini tanıtmak için” mi verdi yoksa birilerine “mamma” mı dağıttı?
Mübarek Ramazan gününde Allah’ın adını bu pis işlere karıştırmak gibi olmasın ama “Allah’ı getirin, yanına bütün İslam Dini büyüklerini şahit olarak dizin, tümü birden bana ‘Sevgili kul, evet bu iş iyi niyetle yapılmıştır, hamma mamma humma işi yoktur’ deseler, inanamam!
Neden inanmam?
Çünkü bu hükümet, bugüne kadar hayırlı – iyi – doğru hiçbir şey yapmadı da ondan!
Üzgünüm ama böyle!
-*-*-
Ama reklam gerçekten önemli ve büyük bir ihtiyaç!
Ancaaaaak!
Reklamını yapacağınız “ürün” için gerekli olan şartlardan bir tanesi “ürünün yasal olması” değil mi?
-*-*-
Çok abartılı bir örnek verecek olursam; “… En iyi, en kaliteli, en ucuz kokain bizde, gel vatandaş gel” diye bir reklam yapabilir misiniz?
-*-*-
Ne mi demek istedim?
Demek istediğim, “KKTC Turizmi” yasal değildir ve yasallaştırılması gerekmektedir…
Yani?
Yannisi Nigolisi yok!
Yanni ve Nigoli ile anlaşma var!
-*-*-
Kıbrıs sorunu çözülürse yani anlaşırsak, ihya olur muyuz?
Oluruz!
Hiç de reklama gerek olmaz!
Dünya’nın gözü buralarda olur!
KKTC, görmediği, göremeyeceği kadar turist dolar!
-*-*-
Ve aynı zamanda yapacağımız tüm reklam yatırımları, harcayacağımız tek kuruş para da “hesap verebilir, şeffaf” bir denetim görür!
Kimse de kimseden şüphelenmez!
“Bunlar kesin bu parayı kırıştı” diye düşünmez!
-*-*-
Haaa gerçekten 10 milyon TL, İngiltere ve Türkiye’yi kapsayacak bir etkili reklam kampanyası için “çok fazla” değildir!
Ama çözüm ve barış halinde, bu reklamın ülkeye getirebileceği turist sayısı, bin kat artar!
-*-*-
Para ile alakalı size bir örnek vermek istiyorum…
Merit Grubu’nun bir yöneticisi ile sohbet etmiştim…
Birleşik Arap Emirlikleri’nde, bir önemli havaalanına yakın bölgede, sadece bir adet yol kenarı tabelası için ödedikleri para miktarı, bizim devletin ödediği ya da ödeyeceği açıklayan miktarın en az iki katıydı…
-*-*-
Devlet, şirket, otel içinde bulunduğumuz stresli, sıkıntılı, yasadışı – korsan durumda reklam maksatlı harcamasını yapar; karşılığını zor alır ya da hiç almaz!
Ama Kıbrıs’ta çözüm halinde, özellikle turizmde harcanacak her 10 milyon, 10 milyar olarak geri dönecektir!
-*-*-
Korkuyorsunuz!
Bir, pis işlerinizden mammanız kesilecek!
Korkuyorsunuz!
Yaptığınız yanlışlar ve işlediğiniz suçlar karşınıza çıkabilir!
Korkmayın!
Selahattin Demirtaş’ın, Kürt sorunu için önerisiydi, “korkmayın, barışı isteyin…”
Burada da geçerlidir bu; yediniz yiyeceğiniz kadar, artık yeter; korkmayın, çözüm isteyin ve doyun gayrı!
Turizm turizm turizm ve tabii ki çözüm!
Kıbrıs Cumhuriyeti Turizm Bakan Yardımcısı Kostas Koumis, 2024’te turizm gelirinde rekor kırdıklarını açıkladı… Ülkeye 4 milyondan fazla ziyaretçi geldiğini ve gelirin 3 milyar Euro’yu aştığını açıkladı…
-*-*-
Bakan Yardımcısı, Sigma Tv’ye yaptığı açıklamada, bu büyümenin, Almanya’dan yapılan uçuşlarda yüzde 9’luk önemli bir artış olmasına bağladı… Ayrıca 6 rotada daha uçuş sayısının artırılmasını örnek verdi…
-*-*-
Öteki yazımızla bağlamak için bu yazıyı ya da bu haberi “hatırlatmak” veya “gözünüze sokmak” istedim…
-*-*-
Neymiş?
Almanya’dan Kıbrıs’a yapılan örneğin her yüz uçuşa dokuz tane daha eklenmiş!
Ayrıca 6 ülkeden Kıbrıs’a gelen uçak sayısında da artış olmuş!
-*-*-
Peki bizde?
Bizde bu durum sıkıntılı!
Uçuş yasağıydı, doğrudan uçuş sıkıntısıydı, yasadışı devletti, işgaldi, istilaydı, yalandı, dolandı derken; KKTC tarihinin gelmiş geçmiş en büyük yatırımı olan ve evet görkemli bir yapısı bulunan Ercan Havaalanı’nın “dış hatlar terminali” ile “transit yolcu terminali” çürüsün mü?
-*-*-
Biz Larnaka’dan uçmaya, “çok özür dilerim ama” aralarında tetikçi ya da hırsızı bolca bulunanlar ise Ercan’dan gelmeye – gitmeye devam mı etsin?
-*-*-
Haaa bir de bazıları “casinolar kapatılsın” diyor; kardeşim, casinolar kapanırsa, Ercan’a günde yarım uçak bile gelmeyecek… K bu da ayrı bir önemli mesele!
-*-*-
Ayrıca biliyor musunuz; Kıbrıs Cumhuriyeti’nde son 10 yılda turist sayısı 2 milyondan 4 milyona çıktı!
Bunun en büyük avantajlarından birini “iş arayanlar” gördü!
Hem de hangi iş arayanlar?
Kıbrıslı Türk iş arayanlar tabii ki!
-*-*-
Aya Napa’da – Protaras’ta bu sene yazda çalışacak Kıbrıslı Türk sayısı daha da artacak!
Anladık mı yoksa anlamadık mı?
Hala hamaset mi?
Ebedi hamaset mi?
Egemen eşit devlet mi demiştiniz bir de?
Hade be o yanı!
Gönyeli ovalarında geçen akşamüzeri… Ay doğuyor… Umarım son kalan ovalar da betonlaşmaz… Bu ülkede her yer çok güzeldir… Değerini bilene, çalma – çırpma – ganimetleme hayali kurmayana… İyi Pazarlar efendim…