‘Kredi alınamaz, taksit ödenemez’
Türk Lirası'nın aşırı değersizleşmesi, ev ve araba satın alma hayallerini de zora soktu
60 bin Sterlinlik bir dairenin 20 bin Sterlinini peşin ödeyen, 40 bin Sterlinini de TL olarak borçlanan bir vatandaş geçtiğimiz yıl aylık 7 bin 400 TL taksit öderken, bugün borçlansa aylık taksit miktarı 16 bin TL’yi de aştı.
Geçtiğimiz yıl aylık 2 bin TL civarında kredi taksiti ödeyerek araç sahibi olabilen bir vatandaş aynı borçla bu yıl aylık 5 bin 700 TL’yi gözden çıkarmak zorunda…
Fehime ALASYA
Türk Lirası döviz karşısında eridikçe, kredi ile ev ve araba almak da gittikçe zorlaşıyor. Sektör temsilcilerinden alınan bilgiye göre geçtiğimiz yıldan bu yana emlak sektöründeki gayrimenkul fiyatları yerinde saysa da, aşırı değersizleşen TL, ev- araba ev sahibi olma hayallerini neredeyse imkansız hale getirdi.
60 bin Sterlin’lik bir dairenin 20 bin Sterlin’ini ödeyen, 40 bin Sterlin’ini de TL olarak borçlanan bir vatandaş geçtiğimiz yıl aylık 7 bin 400 TL taksit öderken, bugün borçlansa aylık taksit miktarı 16 Bin TL’yi de aşıyor…
Söz konusu aylık taksit oran farkı yeni araç sahibi olmak isteyenlerin de cebini yaktı. Geçtiğimiz yıl aylık 2 bin TL civarında bir borç ödeyerek araç sahibi olabilen vatandaş, bu yıl aylık 5 bin 700 TL’yi gözden çıkarmak zorunda.
Söz konusu taksitler TL olsa dahi altından kalkılmasının imkansız olduğunu belirten emlak ve turizm sektörü ise bu taksit oranlarının ödenemez olduğunu söylüyor.
Piyasadaki taleplerin çok düştüğünü ifade eden sektör temsilcileri, ‘peşin parası olan alabilecek, taksitler ödenmiyor’ görüşünde hemfikir oldu.
1 YIL ARAYLA BÜYÜK FARK
***Günümüz STG kuru: 22 TL
***Geçtiğimiz yıl STG kuru: 10,55 TL
Bir ayda borçlanılan rakamların büyüdüğünü anlatan Emlak Extra Direktörü Ziya Toygan:
“Bir dairede iki ay içinde 245 bin TL fiyat artışı yaşandı”
“Oturdukları yerde insanların borçlandığı rakamlar büyüyor” diyen Emlak Extra Direktörü Ziya Toygan, bir yılı aşkındır sadece peşin satışlarla ev alınabildiğini, artık kimsenin kredi borcuna giremediğini ifade etti.
60 bin Sterlin’lik bir daire satın almak için vatandaşın elinde en az 15, 20 bin Sterlin peşinat olması gerektiğini belirten Toygan, kredi faizlerinin de geçen yıldan bu yıla yükseldiğini anlattı.
Toygan, “40, 45 bin Sterlin borçlanan bir vatandaşın taksiti 13 bin TL’yi buluyor. Bu borç zaten banka tarafından geliri karşılamadığı için verilmiyor, verilse de ödenemiyor.” dedi.
Emlak sektörünün çeşitli indirim veya kampanyalara yöneldiğine de değinen Toygan, günümüzde hiçbir daire ve evin gerçek değerinde satılmadığının da altını çizdi, buna rağmen alıcı olmadığını kaydetti.
Bir dairede iki ay içinde 245 bin TL fiyat artışı
Devlet prosedürünün tamamlanmasını beklerken dahi dövizdeki değişiklikle çok yüksek fiyat farkları oluştuğunu anlatan Toygan, bu durumu şöyle anlattı:
“Bir vatandaş ile apartman dairesi için 35 bin Sterlin’de anlaştık. Kapora verdiklerinde bir Sterlin 14 TL idi. yabancı uyruklu bu kişinin Bakanlar Kurulu’ndan onayı çıkana kadar 2 aylık sürede Sterlin 21 TL oldu. Kapora verdiğinde evde anlaştığımız rakam toplamda 490 bin TL idi, onayı geldiği zaman bu rakam 735 bin TL’ye denk geldi, arada 245 bin TL fark oldu. Gerek emlakçı, gerek müteahhit indirime gitti ama yine de alıcı bundan vazgeçti, daireyi alamadı.”
Türk Lirası borç taksitlerinin altından geliri orta düzey olan kimsenin kalkamayacağını dile getiren Emlak Dünyası Direktörlerinden Ender Meta:
“Artık peşin parası olmayan kimse ev sahibi olamaz”
Peşinat olmayan birinin ev borcuna giremeyeceğini anlatan Meta, peşinatsız bankadan borç alınamayacağının altını çizdi. Peşin parası olmayan kimsenin ev sahibi olamayacağına vurgu yapan Meta, geçen yıl TL borçlanan bir kişi ile bu yıl borçlanan bir kişi arasında uçurum fark olduğunu anlattı.
Birçok kişinin mevcut borcunu ödeyemez duruma geldiğini de dile getiren Meta, daire alımlarının ‘mecburiyetten’ bin bir ekonomik güçlükle yapıldığını belirtti.
60 bin Sterlin’lik bir daire almak isteyen vatandaşın ekonomik olarak hangi süreçten geçtiğini anlatan Meta, durumu şöyle özetliyor: “60 bin 20 bin STG ile daire almak isteyen bir kişinin 20 bin STG ödemesi lazım. Kişi 40 bin STG’yi TL olarak borçlansa 120 ay boyunca 15 bin TL öder. Banka 15 bin TL’lik krediyi 25 bin TL geliri varsa veriyor. Geçen yıl bu borçlanmayı yapsaydı o zaman 5 bin TL civarında ödeme yapacaktı.
Bu borcun altından kimse kalkamaz. Artık peşin parası olmayan kimse ev sahibi olamaz. Çok zor.
Elinde parası olan için ise şimdi yapılan emlak indirimleri çok cazip. Ama satışlar çok kötü. Parası olan dahi yatırım yapmayarak, beklemede kaldı. Mecbur kaldığı için herkes kiralık ev kalmadığı için satın almaya yöneliyor.”
“Döviz farkı geçtiğimiz yıl ev alanları da evinden ediyordu…”
Dövizdeki hareketliliğin geçtiğimiz yıl ev alan müşterilerini nasıl etkilediğini de örneklerle anlatan Meta, şunları dile getirdi: “Geçen yıl 15 ada teslim proje sattık, ev fiyatı 80 bin STG idi, vatandaş 40 bin STG ödedi. Borcu 40 bin STG kaldı, koçan tesliminde ödenecekti.
Evi devredeceğiz adama kimse borç vermiyor. Adama 15 bin TL’lik taksit verilmez çünkü evine giren maaş 17 bin TL.
Orta yol bulmaya çalışıyoruz. Bu adam nasıl geri dönsün? 40 bin STG ödedi. Mutlaka bir çare bulunmalı.”
Oto galerilerin kapısından kimsenin girmediğini dile getiren Üstüner Oto Galeri Direktörü Mustafa Üstüner:
“Bisküvi indirimi yapacaklarına bu sektöre de el atsaydılar”
Ülke ekonomisinde dövizin hareketliliğinin sadece gençler için değil, tüm alıcılar için başlı başına problem olduğunu anlatan Üstüner Oto Galeri Direktörü Mustafa Üstüner, vatandaşın alım gücünün çok düştüğünü anlattı. Fiyatların %50 arttığını, gelirlerin ise daha da kötüleştiğini kaydeden Üstüner, satışlarda çok ciddi düşüşler olduğunu belirtti.
“KDV oranları %5’ten 20’ye çıktı, bu kötü günlerde geri alınır beklentimiz oldu ama alınmadı.” diyen Üstüner, araç gümrüklerinin dahi döviz ile hesaplandığını anlatarak, fiyatların durduk yere arttığını kaydetti.
Galerilerin kapısından kimsenin girmediğini dile getiren Üstüner, “Uluslar arası konteynır taşımacılıkta 100’de 500 arttı, vergiler ve döviz ile fiyatlar çok arttı. Şu an yurt dışından araç getirmeye korkar olduk. Fiyatlar 2 bin STG’den başlayan artışlar oldu, bunun yanında döviz artışı var, bu fark neredeyse %100 gibi hissediliyor. Piyasa durdu, bisküvi indirimi yapacaklarına, sadece kiralar konusuna el atacaklarına bu sektöre de el atsaydılar.”
Vatandaşın yeni bir araç alması bir yana aldığı aracın taksitlerini ödeyemez duruma geldiğini anlatan Top Speed Auto Direktörü Hüseyin Tarlasüren:
“Artık peşin parası olmayan sadece araçlara bakabilir, alamaz…”
Fiyatların dövizin etkisiyle git gide yükselmesiyle en büyük zararı orta düzey vatandaşların gördüğüne vurgu yapan Top Speed Auto Direktörü Hüseyin Tarlasüren, “Artık peşin parası olmayan sadece araçlara bakabilir, alamaz…” yorumunu yaptı.
Üst düzey ekonomik durumu iyi olan yabancı öğrencilerin bir nebze de olsa piyasada hareketlilik sağladığını işaret eden Tarlasüren, yerli vatandaşın alım gücünün çok düştüğünü anlattı.
Vatandaşın yeni bir araç alması bir yana aldığı aracın taksitlerini ödeyemez duruma geldiğini bazı yaşanmışlıklarıyla anlatan Tarlasüren, şöyle devam etti:
“Vatandaşlar aldığı aracın taksitlerini ödeyemez oldu. Alanlar bile aracını geri satmak için geliyor, taksitini ödeyemiyor diye. Vatandaşa verdiği parayı kurtarması için yardımcı olmaya çalışıyoruz. Çok büyük mağduriyetler yaşanıyor. ‘Yardım edin de banka alacağına satalım, paramı geri alayım’ diyen çok kişi var”
Taksit oranlarının ‘ödenemez noktaya’ gelişini değerlendiren ALBANK Genel Müdürü Dr. Ahmet M. Karavelioğlu:
“Kur krizi ekonomik krize dönüşüyor”
Şu anda ‘kur krizi’ yaşandığını ifade eden ALBANK Genel Müdürü Dr. Ahmet M. Karavelioğlu, bunun piyasaya olan etkilerinin talepleri de düşürmesiyle ülkenin ‘ekonomik krize’ doğru sürükleneceğini belirtti.
Taksit oranlarının asgari ücrete geçinen kişiler tarafından ödenemez oluşunu YENİDÜZEN’e değerlendiren Karavelioğlu, “Talepler duracak. Şu anda yaşadığımız kur krizi, bunun ekonomik krize dönüşmemesi gerek. Yeni araba veya ev alınamaması artık bunun ekonomik krize doğru gidildiğinin resmidir.” dedi.