Ülke yönetimi iflas etmiş durumda.

Bunu ben söylemiyorum. Bizzat kendileri itiraf ettiler.

Cumhurbaşkanı da, Başbakan da, Sağlık Bakanı da aynı şeyi söylüyor: “Herkes kendine baksın.”

Bu ne demek?

“Biz dükkanı kapattık” demek.

“Yönetemiyoruz” demek.

“Devlet mevlet yok ortada” demek.

Teşekkür ederiz.

En azından itiraf ettiniz.

Kabul ettiniz.

“Bu saatten sonra size bir şey olursa sorumlusu sizsiniz” diyorlar halka…

Başka bir anlamı yok bunun.

Göz göre göre felakete sürüklediler hepimizi ve şimdi “Ölen ölecek, kalan sağlar bizimdir” demeye getiriyorlar.

Ellerini yıkayıp sorumluluktan yağ gibi suyun üstüne çıkmayı deniyorlar.

Herkes aptal ya!..

Öyle düşünüyorlar.

Ama değil. Bu halk her şeyi çok iyi gördü, izledi ve bir köşeye yazdı.

***

Açık ve seçiktir. Vaka sayısının patlama nedeni hükümetin vurdumduymazlığı, bilime ve akla değil, çıkar gruplarına göre hareket etmesidir.

Şimdilerde kimileri ‘timsah gözyaşı’ döküyor.

Kimileri de ‘ahkam’ kesip duruyor.

Kedi gibi her koşulda dört ayak üstüne düşmeyi deniyorlar.

Daha üç gün öncesine kadar ‘ekonomi ekonomi’ diyerek zart zurt edenler sanki kendileri değimli gibi!..

En akıllı onlar ya…

Ekonomi tamam oldu bu şekilde değil mi?

‘E’si kalmadı ekonominin sayenizde…

Hükümet şakşakçıları, dalkavukları sizi!..

Bu tip ‘çıkar grubu orijinli’ yanlış yönlendirmeleri de arkasına rüzgar eden beceriksizler ve umursuzlar hükümeti hepimizi ölümle burun buruna getirdi.

Alın, buyurun, ‘eseriniz’le övünün şimdi!

***

İş çığırından çıkmış durumdadır.

Artık gidilecek köyün minarelerini görmek için dürbüne ihtiyaç yoktur.

Eğer virüsün yayılma hızı düşürülemezse kitlesel ölümlerle karşı karşıya kalacağız.

İnsanlar hastalanacak ve tedavi görmeyecek.

Doktor, hemşire, yatak, ambulans, ilaç bulamayacak.

Durum vahimdir.

Hükümette ise sanki ‘normal yaşam’ devam ediyormuşçasına gaylesiz bir hava hakimdir.

Birileri bu ‘rüya alemi’nden Başbakan’ı ve hükümeti uyandırmak zorunadır.

Dün yaşanan ‘PCR testi izdihamı’ da, ‘sokağa çıkma yasağı’nın uygulatılamamasının önemli nedenlerinden biri koordinasyon ve yönetim boşluğudur.

Salgınla mücadele ‘başsız’dır.

Derhal ‘kriz yönetimi’ oluşmalıdır.

Hemen şimdi!..

Yarın çok geç olabilir.