Kıbrıs Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği  (KTMMOB) Genel Başkanı Seran Aysal, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi mimarına verilen istisnai yurttaşlığa ilişkin Bakanlar Kurulu’na yazılı ihbar gönderdiklerini açıkladı.

Kıbrıs Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği Genel Başkanı Seran Aysal, katıldığı TV programlarında KKTC vatandaşlığına alınan “Külliye mimarı” ile ilgili tepkilerinin devam edeceğini dile getirdi.

Kıbrıs Türk Barolar Birliği, Kıbrıs Türk Tabipler Birliği ve Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin, istisnai yurttaşlığa ilişkin kararla ilgili Bakanlar Kurulu’na yazılı ihbar gönderdiğini de kaydeden Aysal, “İptal edilmediği takdirde dava yoluyla iptal edileceği bildirildi” ifadelerini kullanıldı.

Ülke gündeminin ‘Külliye’ olmadığını; halkın gündeminin eve ekmek götürme, işsiz kalmama derdi olduğuna vurgu yapan Başkan Seran Aysal, “Yaptığımız araştırma ve netleştirilen bilgiler sonrası hükümet edenler marifetiyle topluma ve meslektaşlarımıza yapılan saygısızlığı, yok saymayı, hukuksuzluğu, toplumun aklıyla dalga geçercesine yapılmış istisnai vatandaşlığı asla kabul etmeyeceğiz” dedi.

 “Bu yapılan camiamız tarafından asla unutulmayacak”

Başbakan’ın da, vatandaş yapılanın da “mimar” olduğuna değinen Aysal, mimarlık mesleğinin ilk kez iki mimar iş birliğinde hile, hurda ve hukuksuzluk ile bir arada anıldığını söyledi.

Mimarlık mesleğinin hiç bu kadar küçük düşürülmediğini, böylesi bir yasa dışı ve usulsüzlükler serisiyle anılmadığını belirten Aysal, “Bu yapılan camiamız tarafından asla unutulmayacaktır” dedi.

“Uydurma gerekçelerle vatandaşlık değersizleştiriliyor”

Yasaların verdiği tüm yetkileri sonuna kadar kullanacaklarını, bunu toplum için yapacaklarının da altını çizen Aysal, ‘Aidiyet’ duygusunun köreltilmesine izin vermeyeceklerini kaydetti.  Hükümet tarafından vatandaşlığın değersizleştirildiğine de dikkat çeken Aysal, “Tüm bunlar ne uğruna? Vatandaş eve ekmek götürme, işsizlik, sağlık ve hayatını idame ettirme derdinde” ifadelerini kullanarak vatandaşına bütçe ve benzeri bahaneleri öne sürerek sağlık hizmeti sunamadığı, sahip çıkamadığı için başka ülkelerde yaşama umudu arattıran, başka hükümetlerin insafına ve yardımına muhtaç kalan hükümet edenlerin, yüz milyonlar harcanarak inşa edilecek ‘Külliye’ için her türlü hukuksuzluğa imza atıp toplumu hiçe saydığını söyledi.

“Her karşılaştığınız meslektaşınızın gözünde kendi insanına güvenmemenin karşılığını, yok saymayı ve hiçleştirmenin yanında topluma ve mesleğe saygısızlığınızın yansımasını göreceksiniz!” diyen Aysal, verilen istisnai vatandaşlıkların yasa içerisinde olmayan uydurma gerekçelerle yasalmış gibi dağıtıldığını kaydetti.

Aysal: “Siyasi partiler istisnai vatandaşlıkları dava etmelidir”

Halkın sabrını test edercesine hukuksuz gerekçelerle istisnai vatandaşlığın adeta dağıtıldığını belirten Aysal, tüm örgütlerin, mecliste temsil edilen ve edilmeyen tüm siyasi partileri toplumsal sorumluluk almaya ve halk adına dava açmaya davet etti. İstisnai vatandaşlığın raydan çıktığını, sürdürülebilir olmadığını etkin denetim yapılması ve bu sesin yükseltmesi gerektiğini kaydetti.

“Yaşananlar toplumsal özgüveni yok etmek amaçlıdır”

Katıldığı programlarda usulsüz ve hukuksuz istisnai vatandaşlığın yanında ‘külliye’ konusunu da değerlendirdiklerini kaydeden Başkan Seran Aysal, “idarecilerin toplumsal özgüveni yok etmek için attıkları adımları, mesleklere yapılan itibarsızlaştırma çalışmalarını, usulsüz ve hukuksuz istisnai vatandaşlıkları sorgulamaya ve sorgulatmaya devam edeceğiz. Derin usulsüzlük ve seri hukuksuzluğu anlatmaya devam edileceğini, bu yapılanları hak etmeyen meslektaşlarımla ve kabul etmeyen her bir birey ile birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Hukuk devleti ilkeleri ile yaşamak ve kendi kararlarını verebilmek toplumumuzun hakkıdır” dedi.