Murat OBENLER

Dünyanın küresel ısınma ile boğuştuğu ve onu etkilerini gerek şehirlerde, gerek kırsalda birçok farklı alanda hissettiğimiz bu günlerde Emin Alper’in yazıp yönettiği  “Kurak Günler” sinemaseverleri kişisel, yerel yönetim, toplumsal, politik ve çevresel açılardan konuyu düşünmeye çağırıyor.

Selahattin Paşalı, Ekin Koç, Hatice Aslan, Erol Babaoğlu, Erdem Şenocak, Selin Yeninci, Sinan Demirer,

Nizam Namidar,Ali Seçkiner Alıcı ve Eylül Ersöz’un başlıca rolleri oynadığı bol ödüllü film yarıştığı

59. Antalya Altın Portakal Film Festivali‘nde En İyi Yönetmen dahil olmak üzere dokuz ödül kazanma başarısını gösterdi.

İlginç destek tartışması sürüyor

Filme destek veren Türkiye Cumhuriyeti Turizm ve Kültür  Bakanlığı’nın senaryoda değişiklik yapıldığı gerekçesiyle parasal desteğini faiziyle geri istediği Kurak Günler, 30 Aralık Cuma günü Lefkoşa Kaymaklı Macro Cineplex’de vizyona giriyor. Filmin Türkiye’nin bireysel ve toplumsal bir yüzleşmesi olduğunu düşünen birçok sinema yazarı da konuya dikkat çekerken sinemaseverler hem kişisel hayatlarıyla ilgili hem ülkemizle hem Türkiye ile ilgili hem de dünyanın endişeli gidişatı ile ilgili bir senaryo ile karşılaşacaklar.

Yer altı su kaynağı ve yaklaşan yerel seçimler öncesi polarize olan kasaba halkı

Filmin resmi dağıtımcısı filmin konusu ile ilgili şunları yazıyor: “ Çiçeği burnunda bir savcı olan Emre'nin tayini Yanıklar kasabasına çıkar. İşini büyük bir ciddiyetle yapmaya çalışan Emre, Belediye Başkanı Selim Bey ve kasaba halkı tarafından saygıyla karşılanır. Yer altı suyunun kullanılması çevre kurulları ve mahkemelerce yasaklanması kasabada ciddi bir sorun yaratır. Selim Bey de büyük borularla yer altı sularını kasabaya bağlayacak olan büyük projesini hayata geçirmeye çalışır. Ancak Selim, yerel bir gazete sahibi olan Murat başta olmak üzere ciddi bir muhalefetle karşı karşıya kalır. Murat, Emre'yi belediye başkanına karşı kışkırtmaya çalışsa da Emre olaylara temkinli yaklaşır. Kısa bir süre sonra yapılacak olan yerel seçimlerde taraf olmaktan kaçınmaya çalışan Emre, ona karşı yükselen sesler sonucu kendisini zor bir durumun içinde bulur. Çok geçmeden Emre, bir kısır döngü içine hapsolur.”