İnsanı kurt ya da köpeğe benzetmek doğru mu?
Değil tabii ki!

-*-*-

Kurt, Türk siyasetinde, siyasi geleneğinde “Bozkurt” adıyla sembolleştirilmiş ve “Türk milliyetçiliğinin” en birincil sembolü olmuştur… 

-*-*-

Avrupa Futbol Şampiyonası’nda Merih Demiral adlı Türk futbolcunun el işareti ile “Bozkurt” gösterisi yapması günlük yaşantımızda bu sembolün ve “Bozkurt”un daha çok tartışılır olmasını sağladı…

-*-*-

Bozkurt sembolü, Kıbrıs Türk toplumu içerisinde – eskiler daha iyi bilir – TMT ve Mücahit adıyla da özdeşleşmiştir… 

-*-*-

Bozkurt, yani köpekgiler familyasının en güçlü bireyi olan “kurt”, özgürlüğüne düşkün bir hayvandır… 
Bağımsız yaşar ama “kendi içinde” birliktir…

-*-*-

Türk kültürü veya Türkçülük öğretisine göre kurt, “hürriyeti elinden alınırsa isyan eder, kurtulmak için de gerekirse ölür…”

-*-*-

Bozkurt, gücün de sembolüdür… 

-*-*-

Asla ehlileşmez…
Ehlileştirilemez…

-*-*-

Çok tedbirlidir… 
Her an düşmanla karşılaşacak gibi hareket eder…

-*-*-

Eşini, yavrularını, etrafındakileri korur, aç kalmamaları için hayatını feda eder… 
Bu konuda dişi kurt da erkeğiyle eşittir…

-*-*-

Kurt, eşine sadıktır…
Tek eşlidir… 

-*-*-

Kurt, öğretendir…
Yavrularına en az iki yıl eğitim verir… 

-*-*-

Hasta, yaralı, yaşlı kurtlara, avlanamadıkları zaman yardım eden bir hayvandır kurt… 

-*-*-

Asla atık veya artık yemez…
Temiz bir hayvandır… 
Temiz olmayan suyu içmez…
Yavrularına da bunları öğretir… 

-*-*-

Atalarından öğrendiklerini uygular, yani töresine bağlıdır… 
Kural dışına çıkmaz…
Kendi kuralları, yasa gibidir, anayasa gibidir… 

-*-*-

Kurt, köpekgiller ailesinin en iri üyesidir…

-*-*-

Köpekgiller…
Bu ailenin, “köpek” adıyla anılan yüzlerce farklı türü, karışımdan oluşmuş binlerce, on binlerce farklı cinsi olmakla birlikte; “köpekler” asla kurt gibi değildir…

-*-*-

Evet köpekler de sadıktır, avcıdır, bekçidir, çobandır veya süs maksatlıdır ama kurt değildir…

-*-*-

Kurtlara çok benzeyen ve hatta “kurt köpeği” denilen çok cins olmakla birlikte, dediğim gibi, bir köpek asla kurt olamaz…

-*-*-

Tilkiler ve çakallar da “köpekgiller”dendir!
Ama asla “kurt” değillerdir…

-*-*-

Türk milliyetçiliğinin “Bozkurt” ile birlikte anılması bir “ulusal onur”, “milli erdem”dir!
Ama ne yazık ki; son zamanlarda bu ulusal onur, ya da aynı anlama gelse de “milli erdem”, dejenere olmuştur!

-*-*-

Özellikle ülkemizde “Türk milliyetçiliği” adı altında yapılanlar; mesela KKTC’de döndürülen ihale mafyacılığı, rüşvet, insan kaçakçılığı, sahte diplomacılık gibi “aşağılık ve iğrenç” işleri; “Bozkurt” ile açıklamak, en iyi ihtimalle “Türk milliyetçiliği” ve bunun en kutsal sembolü haline gelen “Bozkurt” karakterine ihanet değil midir?

-*-*-

Bu aşağılık ve iğrenç işler; köpekgillerin öteki türlerinin karakterlerine daha uygun değil midir?

-*-*-

Bozkurt iseniz, bozkurt gibi davranın!
Kimse sizi sadık köpekler gibi kullanmasın, çakallık etmeyin, el alemi tilki kurnazlığıyla aldatmayın!

Filistin – İsrail ve Jersin bey!

Hamas olmasa, Filistinli direnmese, Filistinli tepki vermese, Filistinli “bu memleket Filistin’dir, bizimdir, biz yöneteceğiz” demese, İsrail’in bir dediği iki edilmese, toprakları İsrailli göçmenlerin hizmetine verilse orada savaş çıkar mıydı?

-*-*-

Filistin’i, İsrail’in Büyükelçisi ya da görevlendirdiği iki ya da üç dilbandisi yönetse; savaş çıkar mıydı?

-*-*-

Kıbrıslı Türkler Filistinli; Türkiye de İsrail değil!
Elbette!

-*-*-

İsrail’in yönetmesine, İsrail’in ataması kişilere, İsrail’in egemenliğine “hayır” demeyen Filistin sizce özgür müdür?
Özgür olur muydu?

-*-*-

Benzerlik kuralım mı?
Kurmayalım mı?

-*-*-

Hamas’ı seviyor ve destekliyor muyum?
Asla!
Ama Filistin, Filistin olacaksa…
Neyse!

-*-*-

Şükür, biz uysalız, yağcıyız, yalakayız, sömürülüyor, yönetiliyor olabiliriz ama bombalanmıyoruz!
Şimdilik!
Yaşasın UBP, yaşasın KKTC ya da Kıbrıs Türk Devleti!
Adı her neyse!

-*-*-

UBP neden mi yaşasın?
Meclis’e yeni bir yasa önerisi getiriyorlarmış; “Her KKTC vatandaşının adının ilk harfi 1 Ocak 2025’ten itibaren J harfi ile başlayacak!”…

-*-*-

Mesela “Jersin Tatar!” gibi!

-*-*-

Haaaa tüm UBP’lilere mesajım mı; “Biz o Faiz’i dövdürtmeyecektik!”…

Judith Gerber… 2019 – 2022 yılları arasında Amerika’nın Lefkoşa Büyükelçisi olarak görev yaptı… 2022’de emekli oldu… Ada’dan ayrıldı… Hastalandı ve 4 Mayıs 2024’te Amerika’da yaşamını yitirdi… Gerber, Kıbrıs’ta görev yaptığı süre zarfında, Kuzey Kıbrıs’taki yerel etkinliklere hep katılmaya çalıştı… O dönemdeki Dipkarpaz Belediye Başkanı Suphi Coşkun’u makamında ziyaret etti (fotoğraf) ve “pandemi sürecinde, beldenizde yaşam süren tüm toplumlara eşit davrandınız, bunu takdir ediyoruz, sizi tebrik ediyoruz” dedi… Suphi benim kardeşimdir… Gerçekten başarılı bir başkandı… Şimdiki başkanın kötü bir insan olduğunu söylemek doğru değil… Ancak, bu yazıyı yazma sebebim, Yenierenköy ile birleştirilen Dipkarpaz ve bölgede belediye hizmetlerinin aksadığı şikayetlerinin çoğalması ve ne ilginçtir, Türk milliyetçiliği yaparak – Suphi Coşkun’a Kürt kökenli olması nedeniyle “çirkin propaganda yapan” özellikle iki “siyasi” karakterin, ya sahte diplomadan ya da rüşvetten sanık duruma düşmüş olmasıdır…