Murat OBENLER

Kıbrıs’ın Kuzey ve güneyinden bazı kadın örgütleri “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” için Lefkoşa Arasta Kadınlar Pazarı Meydanı’nda toplanarak hem ortak bildiri okudu hem de şarkılar ve sloganlarla neo liberal politkalara,her türlü sömürüye, ayrımcılığa ve eşitsizliğe karşı ortak ses çıkardılar. Kıbrıstan Sol Hareket, Kıbrıs Bağımsız Feministler, Mesarya Kadınları İnisiyatifi ve Kores Xapolytes ve Türkiye’den Kadın Meclisleri tarafından organize edilen eylemde Türkçe ve Rumca sloganlar atıldı, şarkılar söylendi, pankartlar taşındı ve ortak bildiri iki dilde okundu.

Dayanışmayı büyüterek mücadeleye devam çağrısı yapıldı

Organizasyon komitesinden bir Kıbrıslı Rum ve bir Kıbrıslı Türk kadının okuduğu bildiri şöyle:  “Bugün burada emekçi kadınların mücadele tarihinin kazanımı olan tüm dünya kadınlarının yıllardır süren birlik, dayanışma ve mücadele günü  “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” için toplandık. Bu yıl Kıbrıs’ta 8 Mart’a, kadına yönelik sözel, fiziksel, ekonomik ve psikolojik şiddetin ve kadın cinayetlerinin arttığı, neo-liberal dönüşüm politikaları sonucunda ekonomik krizin etkisinin ağırlaştığı, toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizliklerin, emek sömürüsünün, yoksullaşmanın daha da çok hissedildiği bir dönemde giriyoruz. Bizler, kadınlar ve LGBTI+ bireyler olarak hayatın her alanında sömürülmeye devam ediyor, ayrımcılığa ve eşitsizliğe uğruyoruz. Ancak bağımsız feminist mücadelemize büyük bir kararlılıkla devam ediyoruz! 

Türkiye’de gittikçe kökleşen milliyetçi, eril, dindar, muhafazakar ve kadın ve LGBTI+ düşmanı siyaset, adamızda oluşturulan işgal  ve sömürü düzenindeki iktidarını, yerli işbirlikçilerinin eliyle devam ettiriyor. Bizlere dayatılan protokollerle kamu kurumlarımız işlevsiz hale getiriliyor ve özelleştirmelerin önü açılıyor. Neredeyse her gün TC Devleti’nin bir başka bir kurumu yapımızı düzeltmek için konferans vermeye ve çalıştay düzenlemeye geliyor. Bizlerden, irademize ve demokrasimize müdahale edilmesini, özgürlüğümüzün ve haklarımızın gasp edilmesini, emek sömürüsünü, ekolojik yıkımı, ayrımcılığın her çeşidini, adaletsizlikleri ve şiddeti normalleştirmemiz bekleniyor! Normalleştirmeyeceğiz!  İşte tüm bunların karşısında 8 Mart’ta meydanlarda olacağız!

Daha özgür ve daha eşit bir yaşam için ataerkiye, kapitalizme, işgale, sömürüye baskı ve tahakküm politikalarına karşı kadınlar ve LGBTİ+ bireyler olarak dayanışmayı büyüterek mücadele etmeye devam edeceğiz.  Adamızın bölünmesine ve taksim politikalarına inat, federasyonu ve barışı savunacağız! Birleşik, bağımsız, özgür, bir Kıbrıs’ı kurmak için feminist isyanımızı yükselteceğiz! Savaşların ve militarizmin karşısında durarak dünyada savaşların tamamen yok olması için barışı şiar edinmeye devam edeceğiz!

Bizler isyanımızı örgütlenerek ve büyüterek, eril hegemonyanın hüküm sürdüğü bütün alanlarda, siyasi partilerde, bir türlü demokratikleşmeyen sendikalarda kadınların ve LGBTİ+ların bağımsız, gönüllü, feminist bir duruşla yer almasının önünü açacağız. Yaşasın bağımsız feminist mücadele! Yaşasın kadınlar! Yaşasın özgür, eşit ve bağımsız Kıbrıs!”