1. HABERLER

  2. ARŞİV

  3. LAÜ’de 'kanlı çete' kavgası mı?
LAÜ’de kanlı çete kavgası mı?

LAÜ’de 'kanlı çete' kavgası mı?

Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ)’nde neler oluyor? YDÜ’deki öğrenci olayları halen sıcakken, LAÜ’de geçtiğimiz hafta öğrenciler arasında “kanlı” bir hesaplaşma yapıldığı iddiaları var. Bana ulaşan iddialar şu yönde, aynen ak

A+A-

 

 

Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ)’nde neler oluyor? YDÜ’deki öğrenci olayları halen sıcakken, LAÜ’de geçtiğimiz hafta öğrenciler arasında “kanlı” bir hesaplaşma yapıldığı iddiaları var.

Bana ulaşan iddialar şu yönde, aynen aktarıyorum:

“Yurtların, TC Yurtlar ve Krediler Müdürlüğü’ne kiralanmasının ardından yurtlarda ‘çeteleşme’ aldı başını gitti. Olaysız bir gün geçmezken, son yaşanan olay sonrası, öğrenciler okulda kayıtlarını sildirme noktasına geldi. Hatta bazı öğrenciler kayıtlarını sildirdi.

Geçtiğimiz hafta yurttun koridorunda kan izleri görüldü. Kan izleri takip edilince tuvalette karşılaşılan manzara ürkütücüydü. Her taraf kan içerisinde adeta kan gölüne dönüşmüştü.

Olay bazı çetelerin öğrencileri abluka altına almasından ve haraç istemesinden kaynaklandı. Aslında bu ilk kez olmuyordu. Sürekli bu yönde kavgalar yaşanıyor. Çeteler öğrencileri haraca bağladı, buna karşı duran öğrencilerle ise kanlı bir hesaplaşma yaşandı.

Olay LAÜ yönetiminin bilgisinde, LAÜ Mütevelli Heyeti’nin de… Ancak olayın duyulmaması için çaba sarf edildi. Hatta olay polise dahi intikal ettirilmedi.

Şimdi okulda bir korku havası var. Öğrenciler tedirgin. LAÜ yönetimi de bunun için önlem almıyor, olaylara sessiz kalıyor.”

Anlatanlar ‘bunlar iddia değil, gerçek bizzat olayı görenler oldu’ dese de biz yine de iddia olarak size aktardık, LAÜ yönetiminden ve LAÜ Mütevelli Heyeti’nden iddialara açıklama bekliyoruz.

Çünkü ortada çok ciddi bir iddia söz konusu…

 


 

UBP’li meclis üyelerinden Bulutoğluları’na tepki

 

 Lefkoşa Belediyesi, belediye meclis toplantısı vardı önceki gece… Ancak toplantı, CTP meclis üyelerinin katılımı ile ancak toplanabildi. Çünkü UBP Meclis üyeleri, ‘mazeretsiz’ toplantıya katılmadı.

Bir süreden beridir, UBP’li belediye meclis üyelerinin, Bulutoğluları’na karşı içten içe olan tepkisi geçtiğimiz gece ortaya çıktı.

 

 


 

Çavuşoğlu, Cezaevi Müdürü’nü azarladı…

 

 

Cezaevi Müdürü Salahi Hoca, İçişleri Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nu fena halde öfkelendirmiş. Dün mesai saatleri içinde Çavuşoğlu, bugün Meclis komitesinde görüşülecek İçişleri Bakanlığı Bütçesi içerisinde yer alan Cezaevi bütçesi konusunda görüşme yapmak istediği Hoca’ya bir türlü ulaşamamış.

Hoca, telefonlarına cevap vermemiş, kısa bir araştırma yapan bakanlık ise Hoca’nın tarla sürdüğünü öğrenmiş.

Bunun üzerine sinirlenen Çavuşoğlu, Hoca’ya ulaştığında ise fena halde azarlamış.

 


 

Kıbrıslı Türk kimliği ve inanç meselesi

 

“Zaten bu ülkede bir üniversite bünyesinde İlahiyat Fakültesi oluşturulmuşken;

dileyenin bu fakültede, hem de yüksek tahsil düzeyinde bir ilahiyat eğitimi

almasına olanak tanınmışken;

Bunu bir meslek okulu bünyesindeki tedrisatın içine çekmeye ne gerek vardı, onu anlamak mümkün değil…

Haa… Mevcut iktidar sahipleri;

 “Biz bu Kıbrıslı Türk kimliğinin bir başka şekle dönüştürülmesinden yanayız” diyorlarsa da;

Hiç kıvırmaya çalışmasınlar boş yere…

Çıksınlar ve söylesinler açık açık ne murat ettiklerini…

Ve tepkilere de katlansınlar artık…

Empoze edilen her şeyin, iktidarlar için de bir bedeli olur çünkü…

Bu iktidarın payına düşen bir bedel de olacaktır elbette…”

Ali TEKMAN


Vicdanlı ya da vicdansız ama bir hak!

“Erkek olsaydım ve beni askere almak için zorlasalardı ben de ölümüne mücadele ederdim. Vicdani retçi dediklerinden olurdum yani…

Bir insanı düşmanım olsa bile öldürmem ben, öldüremem…

Askerliğin öngördüğü şekilde bir hiyerarşik ve statüsel yapılandırmayı ahlâki ve doğru bulmuyorum.

İdeolojik ya da dini inançlar gereği insan sevgisini, kardeşliği, sağduyuyu her fırsatta vurgulayıp sonra da o ülkenin silahlı birliklerinde olmayı anlamlandıramıyorum.

Onun yerine ülkemdeki çevre felaketlerine dur demek için çalışmak isterdim askerlik yapmak yerine mesela…”

Çiğdem DÜRÜST

(Not: Dün teknik bir hata sonucu Çiğdem Dürüst’ün köşe yazısı hatalı yayınlandı. Hem Dürüst’ten hem okuyuculardan özür diliyorum.)

 


Barışı hayal etmek bizden sonraki bütün kuşakları bu tutsaklıktan da kurtarmak demek aslında...
Küçücük omuzlarına yüklediğimiz savaş faturasının bütün acı ve gözyaşından, kanından, barutundan arındırmak demek geleceklerini...
Gülümsetmek demek! Barışı hayal etmek, yeni resimler, yeni sesler, müzikler de hayal etmek demek...

Hürmüs Kayakan’ın profilinden

"Bence artık kendinize gelin. Çünkü parlatıcıyla aydınlanmaz gelecek, fon çekince düzelmez hayat ve fondotenle kapanmaz yaralar"

Cemaliye Eraslan’ın profilinden


 
“KKTC yurttaşlarının kumarhanelere girmesine her zaman karşı çıktık ve çıkmaya devam ediyoruz. UBP hükümetinin getirdiği yasa tasarısına ret oyu vereceğimizi basın tarafından sorulan soru üzerine ilk günden açıklamıştık. Buna rağmen CTP-BG’yle ilgili farklı bir imaj yaratmaya çalışmak siyasi etikle bağdaşmaz”
 
Özkan Yorgancıoğlu (CTP Genel Başkanı)

 
 
“Bugüne kadar yapmış olduğunuz gibi devletinize sahip çıkınız. Hangi siyasi parti ve dünya görüşüne sahip olursanız olun hepinizi kucaklıyorum. Siz KKTC vatandaşısınız ve sizin Anavatanınınız Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Bu değişmez. Bu bizim ana varlığımız. Bunu tartıştıramayız”
Kemal Dürüst (Eğitim Bakanı)
 

 
TBMM’nin zengin menüsü Facebook’ta olay oldu.
 

Balık hafızası!!

 

 

 

 

 

 

Bu haber toplam 2517 defa okunmuştur