Bu yıl geçmiş sezonlardan farklı olarak yeni mecralara yelken açabileceğini Lefke takımı da  anlamış olmalı. Bundan birkaç yıl önce Çetinkaya ile kupa finalini oynadıkları sezonki gibi istikrarlı bir çizgi çizmeye başladılar. Genç fakat tecrübeli bir futbolcu yapısına sahip takıma dışarıdan bakıldığı zaman uyumlu olduklarını söylemek mümkün.

Sezonun ilk maçındaki o agresif ve asabi tavırlardan da uzaklaşınca hem sonuca giden hem de göze hoş gelen bir oyun oynamaya başladılar. Bu performanslarını bu şekilde devam ettirirlerse Lefkoşa takımları ile birlikte zirve mücadelesi vermemeleri için hiç bir sebep göremiyorum. Rakipleri kim olursa olsun Karadağ’a gelen her rakip Lefke’den çekindiğini gizlemiyor.

Dün Lefke’nin rakibi Mormenekşe dört eksikle maça çıkmanın sıkıntısını yaşadı. İlk onbirde oynayan dört oyuncunun yokluğuyla sahaya çıkan bir takımı Lefke karşısında motive etmek kolay değil. Maçtan önce soyunma odasında hocaları her ne kadar çıkın oynayın dese de ve skor ne olursa olsun kart görmeyiniz uyarısı yapsa da

Mormenekşe takım olarak oyuna ürkek başladı ve daha neyin ne olduğunu anlamadan kalesinde ilk golü gördü. Bununla da kalmadı daha maçın başında Kaan kırmızı kart görerek takımını on kişi bıraktı. Korktuğu başına gelen ve planları alt üst olan Eralp hoca yine de defansa gömülüp fark yememe düşüncesi yerine açık oynamayı seçti.

Oyunun başında bulduğu gollerle skor avantajını eline geçiren Lefke, rakibinin on kişi kalmasıyla oyun üstünlüğünü de ele geçirdi. Orta alandan Arif Öztürk ile oyun kuran Lefke, rakibi Mormenekşe üzerine gittiği zaman hem soldan Kemal hem de sağdan Smart’ın bindirmeleri ile bir anda rakip alanda çabuk çoğalarak pozisyonlar buldu.

Oturmuş bir kadro yapısına sahip olan Lefke’de yedek kulübesine dün Cahit gibi, Aziz gibi, Buğra gibi kaliteli ayakların olduğunu gördük. Hoca bazı hafta oyuna Cahit’le başlarken bazı hafta da Kemal ile başlıyor. Yorgunluk olduğu zaman da alternatif olarak diğerini oyuna sürüyor. Ali Özbahar oyundan çıktıktan sonra orta alandan Yakup sağ beke kayıp onun boşalttığı bölgeyi de oyuna giren Aziz doldurdu. Çok da gerekli bir değişiklik miydi? Bana göre değildi ancak yedek kulübesindeki etkili ayakların da motivasyonunu bozmamak ve olası bir kırgınlığa fırsat vermemek adına olumlu bir düşünceydi.