Lezbiyen, gey, biseksüel ve transgender (LGBTİ+)  bireylerin toplum içinde kabul edilebilirliğinin ölçüldüğü uluslararası bir araştırmada, Kıbrıs’ın kuzeyi 5.59’luk bir oranla Kıbrıs Cumhuriyeti ve Türkiye’nin üzerinde yer aldı.

Williams Cinsel Yönelim ve Cinsiyet Kimliği Yasası ve Kamu Politikası Enstitüsü tarafından belli aralıklarla yapılan ve sonuncusu Kasım 2021’de yayınlanan araştırmada 175 ülkede LGBTİ+’ların toplum içerisinde kabul edilebilirlikleri ölçüldü.

Araştırmaya göre, İzlanda (9.78), Norveç (9.38), Hollanda (9.46), Kanada (9.02) ve İsveç (9.18) LGBTİ+ bireylerin en çok benimsendiği ülkeler arasında yer aldı.

Kıbrıs’ın kuzeyinin de dahil edildiği araştırmaya göre, Kuzey Kıbrıs’ta LGBTİ+ kabul edilebilirlik oranı 5.59 olarak tespit edildi. Buna göre Kıbrıs’ın kuzeyi 175 ülke arasında 46’ncı sırada yer aldı.

Kıbrıs’ın kuzeyinin üzerinde ise 5.69’luk bir oranla İsrail dikkat çekti..

Araştırmaya göre Kıbrıs Cumhuriyeti ise 5.16’lık bir oran ile 58’inci sıraya yerleşti.

Siyasi iktidarın sık sık LGBTİ+’lara yönelik nefret söylemi ve hedef göstermeleriyle gündeme gelen Türkiye ise sıralamada 3.94’lük bir oranla 90’ıncı oldu.

LGBTİ+’ların kabul edilebilirliğinin en kötü olduğu ülkeler ise Azerbaycan, Tacikistan ve Zimbabwe, Somali gibi Afrika ülkeleri öne çıktı. 

Dolmacı: “İnsan haklarına erişim açısından önemli”

Kuir Kıbrıs Derneği’nden Erman Dolmacı uzun yıllardır adanın kuzeyinde verilen mücadelenin LGBTİ+’ların insan haklarına erişmesi ve görünürlüğünün artması adına çok önemli olduğunu ifade etti.

YENİDÜZEN’e raporu değerlendiren Dolmacı, verilerin iyiye işaret ettiğini fakat yeterli olmadığını kaydetti, toplumsal kabulün yıllar içerisinde daha iyiye gitmesini temenni ettiğini söyledi.

Dolmacı, Kuir Kıbrıs’ın bu hedefle mücadeleye devam edeceğini belirtti.

Dolmacı şöyle konuştu: “Günümüzde LGBTİ+’lara yönelik ayrımcılık ve şiddet tüm dünyada olduğu gibi adanın kuzeyinde de varlığını sürdürmekte fakat Kuir Kıbrıs Derneği her geçen gün daha emin adımlarla ayrımcılığın sonlanması ve insan haklarına eşit erişim için kararlı adımlarla ilerliyor.”

Araştırmanın tam metni için tıklayınız!