Öncelikle yeni futbol sezonunun, ülke futboluna hayırlı olmasını, fair- play kurallarına uygun, spor ahlakına yakışır bir sezon yaşamamızı diliyorum.

Sezonun ilk maçlarından bir tanesi olan derbide, geçen yılın lig şampiyonu ile kupa şampiyonu karşı karşıya geldi. Karşılaşmada, ezeli rekabetin yanı sıra takımların şampiyonluk iddiasında olmaları maçın önemini bir o kadar daha artırmıştır.

Geç sezona oranla takımlar, bu sezon yaptıkları yabancı ve TC uyruklu transferlerle, futbola ayrı bir kalite ve zevk getirecektir. Özellikle Türkiye’den gelen tecrübeli ve profesyonel oyuncular hem lig’in kalitesini artıracak ve hem de futbol severleri tribünlere taşıyacak görüşündeyim.

Gelelim haftanı önemli maçına. Elbette her iki takım da üç puan için mücadele etmiştir. Geçen hafta Çetinkaya’nın Kaymaklı karşısında elde ettiği galibiyet maç öncesinde sahaya daha moralli çıksa da, lig öncesi iki önemli kupayı kaybeden Kaymaklı bundan ders almışa benziyordu. Her zaman söylediğim bir gerçek vardır. Hazırlık ve kupa maçları lig için ölçü sayılmaz.

Dünkü karşılaşmada bunun bir emsaliydi. Oynanan oyun çok da tatmin etmese de, bence sahanın yıldızı Jeffrey’di. Mükemmel fiziği ve topa hâkimiyeti ile takımını sürükleyen ve üç puanı almasında önemli rol oynayan bir oyuncuydu. Ertaç, topla 4-5 kez buluşmasına rağmen iki gol atıp, ne kadar yetenekli bir golcü olduğunu kanıtlamıştır. Debola zekâsı ve kıvrak hareketleri ile yine göz doldurdu. Çağan, sprinter yapısı ile Cerdic  ile çok iyi mücadele etti. Serhan bana göre yanlış yerde oynamasına rağmen iki gol atıp verilen görevi yerine getirdi. Ama kim ne derse desin, ülkenin en iyi iki stoperlerine sahip Çetinkaya’nın bu kardeşleri savunmada oynatmaması bana göre haradır. Bu gün Serhan iki tane gol atmış olabilir ama üç tane de gol yiyen bir savunması vardır. Bence Serhan Serkan kardeşler önlü arkalı oynatılsa, Çetinkaya üç gol yemez. 

Maçın İlk yarısında her iki takım da ortaya pek bir şey koyamadı. Oyunu kontrolü daha çok  Kaymaklı’da görünse de, hatlar arasında önemli kopukluklar vardı. Serkan’ın kendi kalesine attığı golün dışında akılda kalan tek hareket yoktu.

Bu kadar paraların harcandığı bir lig’de takımların ortaya bir şey koyamaması, futbolumuz adına üzücü bir gerçektir. Her iki takımın da yabancıları ellerinden geleni yaparken yerli oyuncularımızın büyük bir bölümü sahada ne yaptığını bilmez bir durumda idiler. Kaldı ki her iki takım da liglerimizin iyi iki takımlarındandır.

Örneğin Çetinkaya’nın Türkiye’den transfer ettiği Fatih bana göre çok forumsuz ve ilk değişmesi gereken oyuncuydu. İyi bir oyuncu olabilir ama dünkü maçta doksan dakika boyunca tek olumlu hareketini göremedim. Aksine, Fatih dururken, Tunç’un oyundan alınması çok yanlıştı. Tunç oyundan çıktıktan sonra savunma dengesi bozuldu ve Kaymaklı’nın üçüncü golü geldi. Ayrıca Esin ve Ertan da çok etkili olamadılar. Çetinkaya’da her zamanki gibi canla başla mücadele eden oyuncular, Serkan, Serhan, Batsi ve Cerdic’di.

Her iki futbol adına bekleneni veremedi. Kanatları iyi kullanamadılar. Forvetteki golcü oyunculara istedikleri toplar atılamadı. Daha çok bireysel yeteneklerin ortaya çıktığı bir maç oldu. Oyunun geneline baktığımızda, galibiyete daha çok yakın olan taraf oyunu da kazanan taraftı.

Oyunun 8 dakika geç başlaması bana göre ligin açılış maçında olmaması gereken bir durumdu. Sponsor firma şölen düzenleyebilir. Başbakan başlama vuruşu da yapabilir. Ancak oyun zamanında başlar. Eğer bir seremoni yapılacaksa, zaman, ona göre ayarlanır ve futbolcular sahada yaklaşık on dakika bekletilmezdi.