Girne Limanı’ndaki bina ve çevresindeki alanın devriyle ilgili yaptığımız yayınlardan Turizm Eski Müsteşarı Kemal Deniz Dana rahatsız oldu, basın açıklaması yaptı, daha da battı!..

Üstelik biz haberimizde kendisine de söz vermiş, hatta ilgili bakan Faiz Sucuoğlu’na da mikrofon uzatmıştık.
Bakan “Ben bilmem Dana bilir” diyerek topu Dana’ya atmıştı.
Belli ki Sayın Bakan’ın bu konuyla ilgisi yok, olay Dana’nın marifeti (!)
Neyse…
Dün bir açıklama yaptı Müsteşar Dana.
Diyor ki “manipülasyon yapıyorlar”…
Neymiş manipülasyon diye baktım, kendisi ne demiş okudum, e aynı şey!..
Şimdi gelin tek tek ele alalım.
                                                           ***
Dana, limandaki eski “gümrük binası” olarak bilinen bina ve çevresinin KİRALANMADIĞINI, SÜRELİ KULLANIM HAKKI SÖZLEŞMESİ ile devredildiğini söylüyor!..
Nasıl yani, ne demek istiyor?
‘Süreli kullanım’ ile ‘kiralama’ aynı şey değil mi?
Sonuçta belli bir süreliğine o binanın bir kısmını ve binanın çevresini özel bir şahsa devretmediniz mi?
Evet devrettiniz!..
O zaman kelime oyunlarına ne gerek var, anlamadım.
Sonuçta bina ve çevresi YASADIŞI bir şekilde özel bir şahsa devredildi.
Neden yasadışı olduğuna geleceğiz.
Bu Dana’nın ilk yanlışı…
Devam edelim…
Haberi yaptığımız gün bize yaptığı açıklamada binadaki bir odanın kullanım hakkının devredildiğini kabul eden Dana dünkü açıklamasında ise “ilgili şahsa binadaki tuvaletlere bakım yapılması için devredildiği” söyledi.
Dana dünkü açıklamasında yapılan sözleşmenin “bina ile hiçbir alakası olmadığını” iddia ediyor ama sözleşmenin eklerinde yer alan krokide sarı ile işaretlenen kiralanan alanların gösterildiği belgede ise, hem bina hem de bina çevresinin işaretlendiği açıkça görülüyor.
Buna ek olarak yapılan sözleşmede de bina içinde kiralanan alana ilişkin detaylar da yazıyor üstelik!
Yani Dana ne demek istiyor?
Binanın bir kısmının kiralanması ile tümünün devredilmesi arasında bir bağ mı kuruyor?
Bir yandan “yapılan sözleşme ve devir bina ile ilgili değil” derken diğer yandan da binanın bir kısmının ve çevresinin devredildiği söylemesi nasıl açıklanır?
Dana açıklamasında  “Gazetede belgenin bütünü yayınlanmayıp da sadece imzaların yayınlanmasının sebebi, imzaların sanki de Girne Antik Liman’daki iki katlı binanın kira sözleşmesine atılan imzalarmış gibi algılanmasını sağlama amaçlı yapılan bir algı operasyonudur” diyor.
İşte bu kocaman bir yalandır.
Zira, hem belgenin tümünde, hem de eklerinde binanın bir kısmı ve çevresinin kullanım hakkının devredildiği ile ilgili detaylar vardır.
Bunu kendisi de çok iyi biliyor.
Devam edelim.
Dana diyor ki “Binanın zemin katında atıl halde bulunan duş ve tuvaletlerin, temizlik ve bakımını gerçekleştirmesi için kamu alanının ilgili işletmecinin kullanımına vermiş olup…”
Yani bu cümle “Biz bu binanın bir kısmını devrettik” anlamını taşımıyor mu? Kaldı ki tuvalet ve duşlar da krokide verildi olarak işaretlenen kamu alanları…
Başka ne diyor devamla, bakın:
“Yine binanın zemin katında yer alan ve 8 metrekareden daha büyük olmayan ve şuanda bakanlık tarafından ofis olarak kullanılan bir odanın, bir bölümünün tuvaletlerin temizliğinde kullanılacak temizlik malzemelerinin muhafaza edilmesi amacıyla kullanılması uygun görülmüştür”
E şimdi demezler mi adama, “Sayın Dana limanda başka bir tuvalet varsa bize ver, önüne de masa sandalye sıralar kebap içki satar tuvaletleri de temizleriz”
                                                           ***
Gelelim en can alıcı noktaya!..
İlgili tüzük limandaki bir işletmeye alan kullanım hakkı için ‘iz düşüm’ şartı koşuyor.
Yani, ilgili şirket kiralayacağı alanın yanı başında olmalı.
Sözünü ettiğimiz devirde ise söz konusu şirketin binası ile kiralanan alan arasında 3-4 işletme var.
Yani durum tüzüğe de aykırı!..
Kısacası Dana aslında manipülasyonu kendisi yapıyor.
Zira yapılan devir hem tüzüğe hem de yasaya aykırı, bunu gizlemeye çalışıyor, laf kalabalığı arasında sözüm ona kendisini savunuyor.
Kamuoyu algısını yönetme bizim bileceğimiz iş değildir sevgili müsteşar!
Bizler belgelerle haberimizi yaptık, yayınladık.
Bu devrin yasal olmadığını belgeler ışığında kanıtladık.
Bu çirkinlikten şimdiki Turizm Bakanı da rahatsızdır!..
Ancak limanın en güzel yerinde, paha biçilmez değere sahip bu binanın bir kısmı ve çevresinin devri hem yatçıları rahatsız etmiştir, hem yasayı ve tüzüğü ayaklar altına almıştır, hem de DP'li Turizm Bakanı'nı isyan ettirmiştir.
Neler yaşanacak göreceğiz.